Sevgili
Ağ ellerinde pazar filesi, Karşı kaldırımda karşımda duruyordu. Yeni gelin olmuştu
Gelin oyy oy, güzel oyy oy
Karşı kaldırımda bakışlarımız konuştu.
Döndü baktı !
Kaşlarını eğdi yürüdü !
Eski yaşanmışlıklarımız bana dünden hediye dedi
Yürüdü.
On adım yakınımdaydı.
Ona yürüyemedim ayaklarım tutmadı,
İçimde kilolarca keder oluştu.
Yarım kalanları tamamlamaya geldim desem, Olmaz ?
Sensiz gitmen gerekli ömrü ziyanım desem, olmaz ?
Karşıdan baktı, yüzlerimdeki kederi on adımdan gördü.
Soluğumuz karşı karşıya, yüreği göğsümde
Bakışlarımızdaki umutlar kayboldu, incinen yerinden kırıldı hayat.
Eylül dü yapraklar dökülmeye başladı, senin gönlümden sökülmeye başladığın gibi.
Yanakları sapsarı olmuş, dudakları titriyordu.
Senki Kürt kızı öfken bile okşardı ruhumu.
Ne oldu böyle zaman mı kısaydı, bir ömrün alınyazısına düştük !
Sen düş kurmalarına devam et.
Yüzlerin hangi aynada kaldı.
Zamanı gelince yüzünün aynası dağılır orta yerinden.
Mereküm dağının sarı çiçeği,şimdi Sivas caddelerinde gölgeni mi takip edeceğim ?
Sana olan sevdamı gömdüm yüreğime, bir ben bilirim, birde içimdeki sızılar.!
Sızılarımı, keman dahil hiç bir enstrümanın sesi dindiremez.
Sen sustun, ben sustum.
Ben şaşkın, sen üzgün.
Eylüldü saat beşi geçiyordu.
Kapı açıldı sen aparmandan içeri girdin.
Sende damlalar bende hüzünler kaldı...
KemaL SARIKARTAL
25- Eylül -1980- Sivas
Pulsuz Mektuplar.
Tahta Bavulda.
-------------------
SESİNDEN DÜŞEN HECELER
Adana'da gün batımının ardında vakit çok geç olmakta. Gözlerinin izi düşüyor gözlerime, Ay uzatıyor ışığını yüreğimden yüreğine. Karşı pencerenin kartpostal güzeli oluyorsun.
Akşamın derinliğinde, sol yanıma sevda hüznü bırakıyorsun..
Omuzundan aşağı uzanan sırma saçlı esmer güzeli hep holden sesin gelir.
Haydi aç gönlünü bak, gönülden gönüle mesafeler olmaz. Seni göremeyince karşı penceresi olursun yalnızlığımın
Akşamdan sabaha özlemler birikir.
Evimin batıya bakan penceresini her zaman açık tutuyorum, sesin gelsin odama dolsun diye. Yoksa otuz üçüncü yaşımda sessizliğin tasası düşüyor içime.
Sesinden düşen heceler kulaklarımı hoş ediyor sesini duyamayınca yoruluyorum. Sesin bir nehir sesi, ben o sesle coşuyorum...
KemaL SARIKARTAL
20 Haziran 1986 Adana
Gönderilmemiş kahır mektupları