Güvenli Kalem


Nice Yüzyıllara Türkiye Cumhuriyet'i


Tarih Boyu Devlet ler kurmuş bir milletin mensubu olmaktan her Türk evladı gibi  gurur duyuyorum. Dile kolay binlerce yıllık bir birikim.Tecrübe,gelenek görenek. Küçük boylar dan  büyük devletlere, Selcuklu Devletinden devamı Osmanlı Devleti'ne ve Osmanlı  Devletinden devamı  Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne.Orta Asya da başlayan yolculuğumuzdan bugünlere gelebilmek hiçte  kolay olmadı.Öyle garametli bir milletiz ki başımızdan hiç belalar eksik olmamış.Ve olmuyor da. 

Atalarımız , Anayurdun zorlu coğrafi şartları,kuraklik,salgın ve otlakların azlığı gibi nedenlerle daha iyi yaşam alanları bulmak için göç etmek zorunda kalmişlardı.Ana yurdunu terk edip yeni yaşayacağı yerler bulmak oraya alişmak kolay olmamıştır elbette .Anadoluyu yurt edinen ve bize miras bırakan Atalarımız bu bölgede kalıcı olabilmek için çok bedeller ödemişler.Allah onlardan Razı olsun.Bizlerde Atalarımızdan emanet aldığımız Vatanımızı korumak sonraki nesillere bırakmak için çok bedeller ödedik ödemeye de devam edeceğiz. 

Cumhuriyetimizin 100.yaşını kutladığımız gün İstanbul’da olma şansını da yakalamış oldum.Metropol Şehrimiz,Fatih Sultan Mehmed Han’ın emaneti İstanbulumuz gunler öncesinden 29 Ekim'e hazırlanmıstı bile.Her yer bayraklarımızla donatilmış adeta  gelin gibi süslenmişti.29 Ekim Günü marşlar,kahramanlık şarkıları çalınıp söyleniyor ,aileler çocukları ile birlikte,gençler yaşlılar herkes  törenlerin yapılacağı alanlara gidiyorlardi.Devlet erkanı da da geniş bir katılımla başta Sayın Cumhurbaşkanımız ve bakanlarımız  olmak üzere,Kara,Hava ve Deniz Kuvvet Komutanlarimiz katılmışlardı.Uzun zamandır milli bayram coşkusunu bu derece coşkulu hissettiğimi  hatırlamıyorum..Halkımızın tüm kesimlerini aynı duygularda birleşmiş görmek anlatılmaz bir güzel bir duygu. 

Kutlamaların en can alıcı sahnesi ise kesinlikle Türk donanmasının 100 savaş gemisi ile gerçekleştirdiği tarihinin en büyük resmigeçidini büyük bir onurla,gururla göğsümüz kabararak  izledik. Ardından Türk yıldızların ve solo Türk muhteşem gösterilerini izledik.Hersey çok güzel di Kutlamaları izlemeye gelen herkes ya duygu yoğunluğundan ağlıyor ya elleri patlarcasına alkışlıyordu. 

Cumhuriyetimizin 100.yaşını kutlamanın verdigi bir gurur var elbette ama onun kadar gurur verici bir durumda savunma sanayimizin gelişmesi bu anlamda Dışa bağimliliğimizin azalmasıdır.Savunma alanında son yillarda katettiğimiz mesafe azımsanacak gibi değil.Savunma da yerlilik oranı ilgili kurumlardan öğrendiğimize göre % 80 lere gelmiş durumda.Bu gurur verici bir durum.Her gün yeni bir silahımızin envantere girdiğine tanık oluyoruz.Mevcut hukumetimizin elestirdigim tarafları fazlasıyla var.Kurumsal yozlaşmadan tutun da ,Söylenenlerle saha da uygulananların farklı oluşuna kadar,liyakatsız,bilgisiz,görgüsüz kişilerin kurumların mudüriyet,yönetici makamını boşuna işgal etmeleri gibi.Devletimizin denetim sisteminin neredeyse bitme noktasına gelmesi gibi.Bu  eleştirileri artırabiliriz ama ülkemizin geçirdiği badireleri de gozardı edemeyiz.Kendine muhalefet diyen sırf maaş almak için meclis sıralarıni dolduran gereksizler grubuna ne demeli.onlar en az vatanın başına gelen felaketler kadar tehlikeliler.Suya sabuna dokunmadan ekmek elden su gölden yaşayıp gidiyorlar. Hükümetin en azından yaptığı icraatlar var eksikleri gördüğümüzde onları eleştiriyoruz.Düşmanımiz çok bizi seven yok denecek kadar az. 

Üç tarafı denizlerle,iceride ve dışarıda dört bir tarafı hainlerle çevrili güzel Vatanımızı  sadece sevmek,methiyeler dizmek yetmiyor. Milli Bayramlar da sevinmekle vatanı çok sevmis olunmuyor.Gazi Mustafa Kemal’in fotoğrafını taşımakla onu cok sevmiş olmuyoruz Ya da Anıtkabire gidip saatlerce ayakta beklemekle de Vatanı çok sevmiş olmuyoruz. Millî Bayramlar da elinden bayrak düşmesin ama Vatan icin kılını kipirdatma,Atatürkü cok sevdigini söyle ama devletin menfaatine faydalı birsey yapma,Devletinin güçlü olmasinı isteyeceksin ama faydalı olan icraatlar yapan insanları dışlayacaksın, çalışmalarına engel olacaksın Yok öyle yağma.Vatan icin uykusuz kalacaksın, hayırlı evlatlar yetiştireceksin. Üniversitelerde Ders başı ücret pesinde koşmayacaksın akademisyenim diyerek övünmeyip Devletimize faydalı insanlar yetistireceksin.Yani kısacası reklamı bırakıp hangi mesleği yaparsan yap adam gibi yapacaksın. Bu ülkenin sınırlarında vatanın selameti icin yiğitler şehit oluyor.Sen reklam.pesınde koşarken evlatlar yetim kalıyor.Ama diğer taraftan ulkenin bekası için alınteri dökenler var hayatlarini harcayanlar var gecmişte de günümüzde de Örnek mi  Selçuk Bayraktar  Rahmetli Erdogan Bayraktar,Necmettin Erbakan,Turgut Ozal,Adnan Menderes,Recep Yazicıoglu,Enerji eski bakanimiz Berat AlbayrakTabi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Dünya beşten büyüktür diyerek Emperyalistleri karşısına almaktan çekinmeyen yiğit Devlet adamı.Severiz sevmeyiz ama derdimiz siyaset değil doğruya doğru diyemiyorsak yanlışı eleştiremiyorsak biz ülke olarak bir arpa boyu yol alamayız. 

Hemen her  alanda güçlü olmalıyız Özellikle Askeri alanda savunma sanayinde.Silahını mermisini üretemeyen bir devlet olursanız geçmişte olduğu gibi ithal  aldığınız silahı, bırakın teröriste karşı kulllanmayı,o silahları sadece geçit törenlerinde görürsünüz. 

Cumhuriyetimizin Nice yüzyıllarını kutlamak istiyorsak bölgemizde daha güçlü daha caydırıcı olmak istiyorsak bizden medet uman derman dileyen mazlumların soydaşlarımızın elinden tutmak istiyorsak Düşmanlarımızı iyi tanımalıyız. Çök çalışmalıyız. Şahsi çıkarlarımız bir kenara koyup vatanın selameti için uğraşmalıyız.En başta nereden geldiğimizi Rabbimin bize verdiği liderlik vasfını asla unutmamalıyız... 

Adalet için, Hak için Ezilen hor görulen soydaşlarımız için,zulme  uğrayan  Müslüman toplumlar için Adaletsiz Dünyaya Adalet getirmek için Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti. Yaşasın Müslüman Türk Milleti. 

osman karagüzel
31.08.2024 22:10:11
SİVAS’TA ERMENİ AÇILIMI MI? Sivasın Yiğidoları uyanık olun! Kimseye güvenmeyin, herkes her tür ihanetin parçası olabilir! Birileri yine rahat durmuyorlar, dün madımak, bugün Aziz Vlas üzerinden Sivas'ın geleceğine zehir boca etmekteler! O birileri ''İnanç Turizmi'' kılıfı altında AZİZ VLAS’ın mezarını bulduklarını iddia ederek Sivas Gökmedrese'nin yanı başında Aziz Vlas’a ANIT MEZAR yapmaktalar ki bu gizli bir ERMENİ AÇILIMI MIDIR? 2 EYLÜL’DE AZİZ VLAS ÇALIŞTAYI. Aziz Vilas Çalıştayı'nı hem de 4 Eylül Sivas Kongresi öncesinde yapacaklarmış. Muhterem Sivaslılar! Sizlerce, bu çalıştay ve bu çalıştayın yapılması için seçilen tarih çok düşündürücü değil mi? Bu Aziz Vlas’ı ilk olarak kim veya kimler ortaya attı? Bunlar Aziz Vlas ile nereye varmak istiyorlar ve ne yapmanın peşindeler? SİVAS İÇİN NE BÜYÜK BİR YÜZ KARASIDIR Kİ; Sivas'ın sözde tarihçileri, Belediye Başkanı, şehrin ekabirleri ve daha birçok milliyetçi geçinen fikirsizler, karanlık ve esrarengiz basınç merkezlerinden estirilen Aziz Vlas rüzgârının önünde saman taneleri misâli savrulmaktalar ve Aziz Vlas'a hizmet yarışındalar. Trabzon’da SÜMELÂ MANASTIRI nasıl ki Pontus üssüne çevrilmek istenerek Trabzon'un başına belâ edilmişse, Aziz Vlas’ın mezarı da karanlık güçler tarafından üs olarak kullanılarak, Sivas'ın kaşınan ve kanayan bir yarası olarak bölgenin huzurunu kaçıracaktır. İş, Aziz Vlas'a uyduruk bir anıt mezar yapmakla kalmayacaktır. Kim bilir daha neleri, hangi sahtelikleri gündem edip, birilerinin Sivas'tan hak iddialarına malzeme- delil hazırlayacaklardır. Sivas’ın Yiğidoları! Bu kirli oyunu mutlaka bozun! Bu oyun dışarıdan kurgulanmış olup, dini bir kılıf olan İnanç Turizmi adı altında çok sinsice yürütülmektedir. Böyle kirli oyunlarda şüphe arz etmesin diye yerli figüranlar kullanılır ki bu figüranları bulup böylesi kirli senaryolarda kullanmak adet üzeredir. BİRİLERİNİN SİVAS İNSANINA YUTTURMAYA KALKIŞTIĞI İNANÇ TURİZMİ NEDİR? İnanç Turizmi; Vatikan ve ABD kaynaklı, Dinlerarası Diyalog badanalı yeni bir SEVR tezgahıdır. Bu bir siyasal Hıristiyanlıktır. Turist gelecek yalanıyla Hıristiyanlıktan kalma kilise, havra, manastır kalıntılarını ve Aziz, Keşiş, Papaz, Haham mezarlarını bizlere onartarak çeşitli milletlerin vatanımızdan hak iddia edebilmelerine delil ve belge hazırlamaktır. İŞTE SİZE BÜYÜK BİR İHANETİN ANATOMİSİ! Vatikan- F. Gülen ikilisinin ''İnanç Turizmi'' dolması. (Eski bir yazımdır ama tazeliğini koruyup, dünden bugüne ışık tutuyor) İNANÇ TURİZMİ; Vatikan patentli iğrenç bir tuzaktır! Dinlerarası Diyalog ihanetinin bir alt birimidir! İnanç turizmi denilerek yurdumuzda ne kadar kilise kalıntısı ve buna ilâveten, gerçekte olmayan uyduruk Aziz, Azize, Papaz mezarları varsa hepsinin onarımı bize yaptırılarak, bu sayede Anadolu''nun bir İncil coğrafyası olduğunu fiilen göstermek ve buradan hareketle birtakım oyunlar tezgahlamak peşindedirler. İnanç Turizmi sözünü telâffuz etmekle BAY LOC kullanmak aynı şeylerdir. İkisinin de Fetöcüler tarafından kullanıldığı unutulmamalıdır. İNANÇ TURİZMİ SAFSATASIYLA TAMİR VE ONARIM İÇİN TURİZM BAKANLIĞININ ENVANTERİNE ALINANLAR; 742 Kilise 69 Manastır 63 Şapel 24 Havra 19 Sinagok 1 Bazilika (Küçük kilise) İNANÇ TURİZMİ DİYE BİR ŞEY YOKTUR! Bu tamamen Vatikan kaynaklı bir senaryodur. Oyuna gelmemek lâzım! Dikkatlice bir bakın bakalım, bu İnanç Turizmi denen şeyi kimler ve hangi insanlar istiyor ve destekliyorlar? Kimler olacaktı, elbette ki Ermeni- Rum lobileri, Vatikan, ABD, F. Gülen Cemaati istiyorlar, daha da ötesinde yanıp tutuşuyorlar! Câmilerimiz, milletten toplanılan paralarla inşa edilirken öbür tarafta devletin hazinesinden Trilyonlarca para harcanarak KİLİSE, MANASTIR, HAVRA ve BAZİLİKALARI tamir edilmektedir. Bu paraların niye harcandıklarını şimdi daha iyi anladık mı? Milyonlarca Müslüman Türk'ün mübarek şehadet kanlarıyla TEVHİT COĞRAFYASI yapılan Anadolu toprakları, şimdi ise Dinlerarası Diyalog kapsamında bulunan İnanç Turizmi aldatmacasıyla tekrar TESLİS COĞRAFYASI yapılmaya çalışılmaktadır. DİNLERARASI DİYALOĞUN ALT BİRİMLERİ; İnanç Turizmi Medeniyetler arası İttifak Kültürler arası İttifak Medeniyetlerin ve Kültürlerin Buluşması İNANÇ TURİZMİ; Vatikan kaynaklı, dinler arası diyalog badanalı yeni bir Sevr tezgâhıdır ve de tuzağıdır. Bu bir siyasal Hıristiyanlıktır! Sivas’ın Yiğidoları! Bu kirli oyunu mutlaka bozun! Bu oyun dışarıdan kurgulanmış olup dini bir kılıf ve de İnanç Turizmi adı altında çok sinsice yürütülmektedir. Böyle kirli oyunlarda şüphe arz etmesin diye yerli figüranlar kullanılır ki bu figüranları bulup böylesi kirli senaryolarda kullanmak adet üzeredir. 30 Ağustos 2024 ORHAN KILIÇOĞLU

YAZARLAR