Arkadaşlar Haramzadenin Kürdü, Türkü, Alevisi, Sunnisi, Lazı, Çerkezi, Yahudisi, Müslümanı olmaz. Bunu bilesiniz ki gömleğimiz yanlış ilikli. Neden derseniz kime fırsat düşse gözünü haksızlığa, harama dikiyor. Buna da dur demek mümkün değil. Çünkü temelimizi haramla kuruyoruz. Şimdi haramiler zincirinin ilk halkasından başlayalım. Ülkede seçim olunca kim milletin vekili oluyor; genellikle hırsızlık yapan miteahit, haksız dümenli avukat ,tefeci, haram kazanan yapsatçı, vergi vermeyen, faturada hile yapanlar; velhasıl vekilimizi seçtik. Peki vekillerimizin çoğu haramzade. Seçildikten sonra da başlıyorlar nerde yeraltı yeraltı zenginliği var oralara konup devam ediyorlar. Tabi sürekli irtibatta oldukları çevreleri bunu biliyor. Vekil dediğimiz kendi çevresine sus payı vermesi gerekiyor. En yakınına haksız yere iş imkanı ve ticari alan açıyor, en yakınındakiler bu sus payından dolayı seslerini çıkarmıyorlar zaten; normal. Halk da vekilin yüzünü görmüyor, vekil kepçeyle götürürken yakınlarına çay kaşığı ile dağıtmaya başlıyor.
Yani vekilde yakınları da haramdan nasibini alıyorlar. Peki yakınlarının çocuklarına gelelim. Haramzade vekilin sayesinde hak etmedikleri bir kamu kurumunda mevki makam sahibi oluyorlar. Mevki makam sahibi olan haramzade çocuklar ne yapıyor, zaten emeğiyle oraya gelip o makama oturmadıklarını; hak eden çocuklar yerine o mevki makamınlara haksızca konduklarını bunlar da biliyor . Peki şimdi bu haramiler zincirinin halkalarını oluşturan birilerinden hakkıyla davranmasını bekleyebilir misin? Bekleyebilirsin ama onlarda zaten oraya haksızca geldikleri için kendi çocuklarına helal para kazanmayı anlatmazlar. Çünkü kendilerinin üstündeki gömlek bile haram. Bu günahtan arınmanın da kolay yolunu buldular; her cuma bir saat önceden devletin işini bile bırakıp camiye koşarlar. 25-30 yılda kaç saat çalışması gereken yerde çalışmadılar biliyor musunuz? Ya da dertleri sanki topluma hizmet etmek miydi kalan saatlerde çalışırken? Neyse haram zinciri devam ediyor. Bi de işi ranta gelince de tepedekiler birbirini de koruyup kollarlar. Yoksul halkta zanneder ki benim partim beni kollayabilir. Hayır valla öyle değil inanın bana, mesela Sivas’ta bütün kurumlarda hatta hatta özel şirketlerde iktidarın izni olmadan filozof olsan temizlik şirketine bile alınamazsın. Dedim ya çünkü haramiler zinciri uzuyor. Bi de bunlara yakın muhalefet dediğiniz ama aslında iktidarla el altından iş tutan muhalefet haramzadeleri var. Mesela Sivas’ta A Partisi buradaki kurum ve kuruluşlara hakim. C partisinden olan üst düzey siyasetçilerle el altında iş tutuyor mu tutuyor tabi.
Bunun örneği var mesela Cumhuriyet Üniversitesinde Konservatuarda Tanbur ve Kanuncu hoca eksiği vardı. Tanburcu ve Kanuncu hocalar başvurdular, sınava gireceklerdi çok da yetenekli ve nitelikli eğitim mezunları arkadaşlar başvurdu. Ama ne oldu biliyor musunuz muhalefet olan C. partisinin milletvekili A. partisindeki vekil arkadaşlarıyla irtibata geçerek şansa eşini konservatuarda kadroya aldırdı. Diğer fakir, yetenekli çocuklarda üzgün bir şekilde geri döndüler.
Peki bugün yarın bu haramiler zincirindeki eşi C. Partisi iktidarıda bu konservatuarda kesinlikle yönetici söz sahibi olacak. Peki başkasının hakkını yiyip haramzade şekilde başkasının çoluk çocuğunun rızkından çalıp- yiyen birinin yönetici olduğunda hakkıyla birilerine orada imkan sağlayacağını düşünüyor musunuz? Ben düşünmem çünkü kendisi haramla geldi. Helalle davranması da olmaz. Mesela Sivas’ta Kültür Bakanlığı kadro eksiği olan alanlara dair bir sınavı açtı. Geçmişte sınava katılan Sivas’lıların hiçbiri sınavı geçemediler. Tabi Sivas’ın kasapları, kahvecileri, kuşbazları sınavı kazanamayınca sınav salonunu basıp jüriyi tehdit ederek sınavı iptal ettirdiler. Kazananların yerine haksızca kendileri devlet sanatçıları oldular. Bunların birçoğu Devlet Sanatçıları olduktan sonra nota öğrendiler ve belli bir zaman sonra da koroda söz sahibi oldular. Bu sene Kültür Bakanlığı tekrar sınav açtı. Jüride torpille işe girenlerin arkadaşları, akrabaları olduğundan binlerce yetenekli gençler başvurup masraf edip o kadar yıpranmalarına rağmen sınavda hepsi elendi. Devlet sanatçılığına alınanlar kimler biliyor musunuz? Yıllar önce sınav salonunu basıp sınavı iptal ettirerek; kazanmayı hakedenlerin yerine kendini devlet sanatçısı yapanların çocukları ya da yeğenleri oldu. Madem sınava alınanlar belliydi bu kadar genç çocuklarımızın hayalleriyle neden oynadınız? Peki siz haramzadeler bunları yaptınız sizin çocuklarınız sizinle aynı sofraya oturduklarında size demiyorlar mı; “ yahu baba bu sınavı kazanmak benim hakkım değildi biz diğer insanların hakkını yiyerek buraya girdik.” Peki birkaç yıl sonra bu haramzade çocuklarınız böylesi bir sınavda adaletli davranabilirler mi kesinlikle hayır. Bunların Allah’ı inançları varsa bende bunları Allah’a havale ettim. Dilim döndüğünce de doğruyu yanlışı söylemeyi de kendime dert ettim. Elbet birgün bu çark kırılacak ve haramilerin yerine yetenekli, hakeden yoksul çocukları geçecek. İşte o zaman gerçek sanatçılar yetişmeye başlayacak.