GÜZ KIRILMASI
Bir güz akşamında
Bir deli gibi
Yalnızlığımla baş başa
Ne bir ses,ne bir söz
Aramazsın içim sızılar
Kelimeler kalemimde coşar.
Saat gece yarısını geçti
Parmaklarım haykırdı
Mazideki yitirdiklerim
Hüznün sahrasında
Son nöbetimi bulur
Kalemimde mürekkebim kurur.
Sabah güneşe kırgın
Odam derthane
Gönlüm efkâr ocağı
Son karanlıkta güz geceleri dökülür
Boş kağıtlar anlatır yalnızlığımı
Kalemim yıldızlara kırılır.
ISSIZ
Gecenin tadı yok
Gece,arsız rüzgar olur
İçimde esersin
Kendimi bırakırım ayazlarına
Biriktirdiğim acılar donar
Issız gecelerde
İri gözyaşların içime akar.
KIRAĞI
Çıkageldin beklenmedik bir zamanda
Gecikmiş bir randevumuydu bu ?
Yoksa örselenmiş aşkın bedeli mi ?
Gördüğün! Sakallarımdaki kırağı değil
Hayatımın sonbahar ıslaklığıydı.
Çıkageldin utangaç anılarınla
Hangi zamandı küskün gitmelerin ?
Bilmediğim uzaklardan mı geldin ?
Şimdi, mahzun susuyorsun
Gördüğün! Alnımdaki kırışıklıklar değil
Aynadaki yatay çizgilerdir.
FOTOĞRAF
Alıp götürdün son bakışları
Bende; bitmez tükenmez geceler kaldı
Yolculuğun ücretsiz
Gidişin adressiz.
Uzakta,yaz yağmurlarındayım
Işıklar sönmüş
Gül kurusu yüreğini bıraktın avuçlarıma
Gökkuşağının renkleri ağlıyor
Islak elvedalarınla
Şimdi,bir ayrılığın fotoğrafına sığabilir mi kalbin ?
İNCİNME
Gittin ?
Gitme diyemedim
Bahar gözlü kadındın
Gül kokan odamda
Hatıralara ağıt döküyorum
Gözeneklerinden acılar akıyor.
Saatler tükenmiyordu
Hayatımdan azar azar çalıyordun
Gözyaşlarım zamana damlıyordu.
Gittin ?
Gitme diyemedim
Yüzü gamzeli kadındın
Sabun kokulu yatağımda
Gecelerime hasret döküyorum
Zamandan ak saçlarıma
Dertli türküler akıyor.
Gittin ?
Gitme diyemedim
Gittin ?
Her şey bitti...
KemaL SARIKARTAL
Dem ve Efkâr