Sezai Kara


BARIŞ MANÇO


Dağlar dağlar
İşte Hendek İşte Deve
Derule
Seher Vakti
Binboğanın Kızıdır O
Nazar Eyle
Gamzedeyim Deva Bulmam
Ben Bilirim 

İlk duyduğum-ilk dinlediğim şarkılarıyla ortaya çıkıp gönlümüzde taht kurdu…
“Dağlar Dağlar” plağını çıkardığında Ortaokuldaydım…Çok sevmiş, çok etkilenmiştim. Tüm mahalle o şarkıyı dinliyorduk. Evlerimizin önündeki küçük bahçelerde, pikapları olanların bahçesinde Barış Manço’nun bu plağını büyük bir sevgiyle-hayranlıkla dinlerdik…

DAĞLAR DAĞLAR
Ellerimle büyüttüğüm
Solar iken dirilttiğim
Çiçeğimi kopardın sen
Ellere verdin

Dağlar dağlar, kurban olam, yol ver geçem
Sevdiğimi son bir kez olsun yakından görem

Kuşlar uçmaz, güller soldu
Yüce dağlar duman oldu 
Belli ki gittiğin yerden 
Kara haber var

Dağlar dağlar, kurban olam, yol ver geçem 
Sevdiğimi son bir kez olsun yakından görem 
                                 Söz Müzik: Barış Manço

O dönem, Barış Manço’yla beraber çok sayıda şarkıcının  Anadolu motiflerini-türkülerini yeni ve kendilerine has yorumlamalarına Anadolu Pop Rock-Türk Hafif Müziği ya da Aranjmanlar olarak ad vermişlerdi…bunlar arasında ilk aklıma gelenler; Cem Karaca, Edip Akbayram, Erkin Koray,Selda Bağcan, Ersen, Alpay, Esin Afşar, Ayla Dikmen, Moğollar, Beyaz Kelebekler, Fikret Kızılok, Erol Büyükburç, Berkant, Esmeray, Ayten Alpman, Tanju Okan, Ömür Göksel, Ayla Algan, Selçuk Alagöz, 3 Hür-el…
Halk türkülerimizin-şarkılarımızın müzisyenlerimiz tarafından batı sazlarıyla yeni yorumu, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve halk türkülerinden-kültüründen uzak gençliği çok etkileyerek,kendi öz müziğini tanımasını ve sevmesini sağladı…Bu yönüyle de Barış’ların yaptıkları müzikler kültürümüze çok katkı sağladı.Yukarıda sıralamaya çalıştığım ve bir çoğunu da yazamadığım sanatçılara binlerce selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum…
Geçen hafta, 1985’de çekilmiş Barış Manço’nun “Ahmet Beyin Ceketi” klibini oğlum Görkem bana gönderince, duygulanarak ve gözlerim biraz da nemlenerek izledim…Barış Manço yazılmaz mı dedim!..

Pir Sultan’dan Aşık Veysel’e bir çok ozanımızı kendine has yorumuyla dillendiren Barış Manço; çok sayıda klasikleşen şarkılar üretti…
Gül Pembe 
Hal Hal
Kol Düğmeleri 
Sarı Çizmeli Mehmet Ağa
Ahmet Beyin Ceketi 
Sakız Hanım İle Mahur Bey 
Domates Biber Patlıcan 
Unutamadım 
Alla Beni Pulla Beni 
Beyhude Geçti Yıllar

Yukardaki yazılan şarkılar gibi çok sayıda şarkılar üretip söyledi…Şarkıların adları bile Barış’taki romantizmi-hümanizmi anlatıyor zaten. İsimleri bile kendi başına şarkı gibi…
İnsanlığına gelince…şarkıları gibi bir kişilik ve hatta şarkılarından da fazla bir kişilik…
Yıllar önce, o zaman Barış Manço hayatta. Edip Akbayram Konseri’nden önce kuliste sohbet ediyoruz. “Edip Abi” dedim, “Sen en çok hangi müzisyeni seviyorsun?” hiç duraksamadan; “Barış Manço’yu” deyiverdi. O’nu hem şarkıcı hem de kişilik olarak çok sevdiğini söyledi…Ben de O’nu tanıdıkça çok sevdim. Elimde değil, kendi alanında başarılı olmuş, yaptıkları işlerle kamuoyunda tanınmış, ünlenmiş beni de etkilemiş kişilerin yaşamlarını merak eder, kendimce araştırırım ve bir çoğu da yaşamlarıyla hayal kırıklığına uğratırlar beni…
Yine yıllar önce Atölyemde resim yaparken, bir yandan da radyo dinliyorum. Müzik yayınından sonra, Cem Karaca’nın birinci ölüm yıl dönümü dolayısıyla, canlı yayına  Cem Karaca’nın Eşi bağlandı. Sordukları sorular üzerine Cem Karaca’nın anılarından söz etti…Ve dediki; “Cem’in yurtdışında Almanya’da yaşamak zorunda kaldığı, sıkıntılı ve parasız zor yıllarında, O’na kardeşim dediği Barış Manço destek oldu. Almanya’ya yanına gelir kucaklaşır, maddi manevi her zaman yanında olurdu.”…O yüce gönüllü adam,tıpkı şarkılarındaki güzel yürekli adamlara benziyordu. O’nun dostluğu gerçek dostluktu…(O; çoluğu çocuğu, yoksul gençleri dağlara kışkırtanlar gibi müzik yapıp, onların sırtından kazandığı paralarla havuzlu villalarda oturanlara benzemiyordu).
Barış Manço, kendisini sevenlere,hayranlarına karşı da çok duyarlı bir kişidir. Hayranlarından gelen mektupları hiç bir zaman cevapsız bırakmaz, onlara kıymet verir…
Yine yıllar önce bir gazetede okumuştum.
Bir arkadaşıyla beraber, boğazda bir çay bahçesinde oturup sohbet etmekteler, fakat yoldan geçen hayranları Barış’ı görünce yanlarına gelip, kimisi imza kimileri fotoğraf çektirmek için sohbet etmek imkanı bırakmazlar. Arkadaşı, daha sonra Barış Manço’ya sorar; “Bu durum seni rahatsız etmiyor mu-sıkılmıyor musun?!..” Barış’ın verdiği cevap; “Öyle şey olur mu, onlar olmazsa ben kimim ki !..”

Barış Manço televizyon programlarıyla geniş kitlelere ve özellikle çocuklara yönelik yaptığı; eğitici-öğretici programlarıyla, doğayı koruma, gezi programlarıyla dünyayı tanıma merakını uyandırma, hayvan sevgisini içeren “Arkadaşım Eşek” gibi sevimli şarkılarıyla çocukların gönlünde taht kuran, onlarla kendine has-cana yakın iletişim kuran bir güzel yürekli insan…
Ayrıca başta Japonya, Fransa gibi ülkelerde bizleri en iyi şekilde temsil etmiş bir kültür elçisi…içimizden çıkmış, onur duyduğumuz bir kültür abidesi.
“Ahmet Beyin Ceketi”ni üstünde taşıyan, tevazu abidesi, herkesin Barış’ı, Senin gibilerde hep gördüğüm Atatürk’ün istediği gerçek sanatçı şahsiyetine sahip, bu toprakların güzel insanı; sesinle-soluğunla bizimlesin,sevenlerinlesin. Sana sevgi,sana saygı, sana bin selam olsun…

YAZARLAR