Şimdi sizlere yaşamımız zor mu kolay mı, çeşitli konuları ele alarak anlatacağım. Mesela iktidara yalakalık yaparsan kolay iş. Pek bir sıkıntın olmuyor, helali haramı sorgulamıyorsun, birçok dümende yer alabiliyorsun. Haberlerde Sivas'taki Yediemin ihale yolsuzluğunu gördüm, vallahi utandım. İşin içinde olanlar bellidir. Acaba ceza alacaklar mı ve bundan önceki ihaleler incelenecek mi? Merak ediyorum. Ha bi de iktidara yalakalık yapıyorsan lüks hayat yaşayabilirsinin sorgulaması olmaz. Neyse ki bir içişleri bakanımız uzun yıllar sonra geldi. Bence görevini doğru yapan böyle birini de tesadüf atadılar. Bu çetelere müdahale edeceklerini bilselerdi atamazlardı. Çünkü aydın demokrat biri çetelik yapamaz sadece ölümüne vatanını savunur, vergisini de verir. Tunceli ile Rize'yi ya da Trabzon'u vergi kaçırma oranlarına bakarak karşılaştırabilirsiniz mesela.
İçler acısı bir durum daha. Vicdanı olan Yenişehir'deki bu yıl yetişen lahanalara gelip bir baksın. Epeyce iriler. Seneye binalar dikiliyor lahana yok. Bu verimli tarlaları kim imara açıyor, kim izin veriyor, kim bu imardan sonra servet sahibi oluyor bakılıp tepki veriliyor mu? Hayır. Kimse kusura bakmasın sadece sürüyüz. Peki bu verimli arazilere beton dökerek gelecek kuşaklarımıza kâr mı ettiriyoruz zarar mı? Betonu yiyebiliyorsak kârdır. Bir de bu tarlaların içinden yollar yaptık. Mesela Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı ne kadar zamanda ulaşıma açıldı ve kaç kişi trafik kazasında öldü bilen var mı? Ben oranın bir ölüm yolu olduğunu biliyorum. Gelip geçerken görüyorum kazaları, gelen ambulansları, çığlıkları...ama ismi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı. Korkudan kimsenin sesi çıkmıyor ne yazık ki.
Şimdi, hayatımızın zorluğu neyden...İktidarın zulmüne boyun eğmiyorsan temizlik şirketlerinde bile iş bulamazsın. Kurumların birine müdürsen tesadüfen farkına varıldığında direkt sürgünsün. Yazılı sınavda yüzde yüz başarılı olsan bile sözlü sınavda iktidardan referansın yoksa eleniyorsun. Kültür Bakanlığı devlet sanatçısı almak için kadro açmış mesela. Takip etmeye çalışıyoruz. Kimler hakkıyla, kimler referansla alınacak bakalım ama bilirim ki referansı olmayan iş bulamaz. Ortada helal haram denen bir şey kalmadı. Buna inanan da yok. Vatandaşın vergisini yüzlerce türde alıyor, sıra iş/aş vermeye gelince bizden değilse varsın ölsün diyor. Bunun için Cumhuriyet Üniversitesi'nde hatırı sayılır hekim kalmadı gibi. Böyle devam ederse yakında koca Cumhuriyet Üniversitesi'nin sağlık ocağından bir farkı kalmayacak. Bizim endişemiz memleketimiz. Bunun için bu yük omuzlarımızda.
Hatta Fetö borsası vardı hatırlarsınız. Bu söylemler ne oldu, soruldu mu? Tabii ki derler. Bal tutan parmak yalar. Fakir fukara da hayalle yaşar. Muhalefet vekiliysen de parmağını yalayabiliyorsun. Mesela yüzlerce yetenekli eğitim mezunu iş bulamazken nasıl oluyorsa bizim vekilin hanımı üniversiteye öğretim üyesi oluyor? Demek ki bu işin AKP, MHP, CHP'si yok. Kime fırsat düşerse haksızlığını yapar. Helali haramı boş verdik. Siz söyleyin. Yaşam kolay mı, zor mu?
