Bir zaman önce Sendikaların Sultanlarını yazmıştım, yaklaşan TSO seçimleri öncesi bakınız diğer sultanlar... Anayasa Mahkemesi 10 Ocak 2013 tarihli kararı ile 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu?nun;
?1- 16. maddesinin ?Üst üste iki dönem meclis başkanlığı yapmış olanlar, aradan iki seçim dönemi geçmedikçe aynı göreve yeniden seçilemezler.? biçimindeki beşinci fıkrasının Anayasa?ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
2- 38. maddesinin ?Üst üste iki dönem meclis başkanlığı yapmış olanlar, aradan iki seçim dönemi geçmedikçe aynı göreve yeniden seçilemezler.? biçimindeki beşinci fıkrasının Anayasa?ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
3- 40. maddesinin ?Üst üste iki dönem yönetim kurulu başkanlığı yapmış olanlar, aradan iki seçim dönemi geçmedikçe aynı göreve yeniden seçilemezler.? biçimindeki üçüncü fıkrasının Anayasa?ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
4- Geçici 10. maddesinin birinci fıkrasının ??üst üste iki dönem süresince meclis başkanlığı, yönetim kurulu başkanlığı, konsey başkanlığı ve Birlik Başkanlığı görevlerinde bulunanlar aradan iki seçim dönemi geçmedikçe aynı görevlere yeniden seçilemezler.? bölümünün Anayasa?ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,?? karar verdi.
Evet teknik olarak Anayasa Mahkemesi doğru bir karar vermiş durumda, çıkartılan kanun Anayasamızda biz vatandaşlara tanınan seçme ve seçilme hakkımıza konulmuş bir ipotekti. Ancak evet işte burada bir ancak var ki; Seçimle gelip oturduğu koltuğu babasından kalma miras malı olarak görmeye başlayan, ömür boyu o koltukta oturma mücadelesi veren seçilmişler olunca bu kanunun çıkması kadar doğal bir şey olamazdı.
Geçen hafta yazımın sonunda belirtmiştim, ?Sultan Şehrin sultanlarını şimdi göreceğiz, dertleri Sivas?mı? diye? Görünen o ki Anayasa Mahkemesinin bu kararı ile STSO?nda da çarçabuk bir seçim tertip edilerek mevcut başkan koltuğunu koruyacak. Peki ya SİVAS?
Yangından mal kaçırır gibi hazırlanan meslek grubu listelerini bir görün Zeki ? Metin filmlerini aratmayacak komedilerle dolu. Örnek mi? buyrun; Fotoğrafçılarla, Dershaneciler arasında nasıl bir mesleki ilişki olabilir ki, bu iki meslek grubu aynı listeye nasıl ve hangi mantıkla koyulur. Vallahi, billahi merak içindeyim, inanın öğrenmek maksadı ile soruyorum, konuyu bilen biri beni aydınlatırsa sevinirim, ?Eğitim Kurumları, Fotoğrafçılar, Matbaalar, Reklam Ajansları, Basın Yayın Kuruluşları? nasıl aynı meslek grubu listesinde yer alır? Diyorsanız ki, temelinde hepsi basılı materyalle çalışıyor o yüzden aynı meslek grubunda yer almalılar, o zaman sözüm yok, bu mantıkla iktidar partisi gibi durmak yok yola devam Sayın Osman Yıldırım?la?
Sivas mı?; Komşu illerimiz Kayseri, Malatya, Erzincan alıp başını giderken ve hatta Tokat ve Yozgat bile bu ekonomik kalkınma yarışına dahilken biz ?Sivas için en hayırlı şey, dedikodu yapmamaktır? sloganı ile meydanlara iner, bizi eleştirip, sorgulamaya! kalkanlara da ?aha bakın bu dedikoducular işte onlar diye? de yaftayı basarız. Eleştirinin olmadığı yerde bana kimse demokrat olma, demokratik hak ve demokrasi var masalını yutturmasın, koyun kaval dinler gibi dinleyen üyelerin olduğu hiçbir sivil toplum örgütü ile başarı yakalanamaz.
Daha bir markamız yok beyler!.., Hiç boşuna ?it?ten, ot?tan? marka yaratmaya çalışmayın, 2023 vizyonu diye sahiplendiğiniz söylemle alakalı nasıl bir marka yarattınız söyleyin bana? Çok büyük bir başarı gibi, Sivas Köftesini tescillettik, TOBB Etü?yü getirdik ya gardaş, daha ne istiyorsunuz, dediğinizi duyar gibiyim?
Üretim adına, yurtiçinden, yurtdışından hangi sanayici, hangi sanayi sektörü kente kazandırılmış? Son on yıllık dönemde şu sanayici şu yatırımı bizim sayemizde yaptı, şu kadar istihdam yarattık, şehre yeni iş ve meslek tanımları kazandırdık, diyerek somut birer örnek verirseniz hem bizi hem de yaklaşan seçim öncesi kamuoyunu aydınlatmış olursunuz. ABİGEM ve UMEM projelerinden siz ne kazandınız, Sivas ne kazandı?
Bütün bunları geçtim, hadi hepsinde çok başarılısınız, son on yıldır STSO olarak, rutinin dışında hangi sosyal sorumluluk projesinin altında imzanız var? Yapılması en kolay en basit iki örnek vereyim size, gidin Belediye?ye deyin ki, yeri siz tahsis edin bizde bu şehre kütüphanesini yeniden kazandıralım, eminim Belediye bu konuda uygun yeri çoktan bulup ayarlardı veya hani şu Havaalanı yolu üzerindeki eski Hara?ların restorasyonunu üstlenip şehre bir Kongre ve Sergi sarayı kazandırabilirdiniz. Ama nerdeee, üç kuruşa, oniki saat adam çalıştırıp, insanların gençliğini sömürecek, üç beş garibana kamera önünde ihsanda bulunacak, sonra kalkacak ben dindarım, ben muhafazakarım diye caka basıp, akşam yemeklerinde yalakalık olsun diye kadeh tokuşturacaksın? Kadehinde alkol olup olmaması önemli değil ki varsın boş olsun?
Göçüyoruz ey ahali, gittikçe küçülüyor, valisi olan kasabaya dönüyoruz. Cebim üç kuruş daha fazla dolacak diye yapılan tüm yanlışları görmezden geliyorsunuz. İki yıldır söyleyecek söz bulamayanlar, şimdi sizden bir dönem daha isteyecekler yahu on yıldır niye sustun demezler mi adama.
Son demde demem o ki, 2012 yılında Vali ve Rektör?le başlayan değişimin yaklaşan STSO seçimleriyle de sırası ile devam etmesi temennilerimle. Eski anlayış ve kadrolarla Sivas?ı 2023 vizyonuna taşımak imkansız diye görüyorum. Ne vakit STSO, bu şehrin sıkıntılarını kendine dert edinir işte o zaman hem başarı gelir hem de bu şehir bambaşka bir şehir olur. Bu işi yapacak yeni bir aday var mı? Demokrasilerde çare tükenmez?
Haftaya görüşmek üzere, sağlıcakla kalın?
o_karahan@hotmail.com