TEMSİLCİ Mİ, YÜK MÜ? SENDİKA VİCDAN TARTISINDA!

TEMSİLCİ Mİ, YÜK MÜ? SENDİKA VİCDAN TARTISINDA!

Serdar Adil yazdı. "Haksızlığın olduğu yerde tarafsızlık, suça ortaklıktır."

Şaibenin gölgesinde bir atama, kamu vicdanında yankılanıyor.
Şehitlerin adını taşıyan bir sendikanın kararı, geçmişin ağır dosyalarını sırtlanıyor.

Bazı kararlar, bir sendika için yalnızca bir temsilci atamak değildir; o karar, o ilin vicdanında sendikanın nasıl anılacağını da belirler. Sivas için verilen bu  temsilcilik kararı da, sendikanın bu şehirdeki yüzü ve duruşu olacaktır. Hele ki o sendika, şehitlerimizin aziz hatırasını, gazilerimizin şerefini temsil ediyorsa; yapılan her atama, yalnızca sendikayı değil, taşıdığı manevi emaneti de milletin vicdanında tartıya çıkarır. Şehit Gazi Sen Eğitim Sendikası, işte böylesine ağır bir sorumluluğun taşıyıcısıdır.Bu sendikanın aldığı her karar, sadece üyelerinin değil, şehitlerimizin emanetine sahip çıkan bu milletin vicdanında hüküm bulur.

Ve bugün, o vicdan terazisine ağır bir dosya bırakıldı:
Sivas İl Temsilciliği görevine atanan Bünyamin Boydak.

Bu yalnızca bir atama değildir.
Bu, kamunun malını yönetirken tartışmalı uygulamalara imza atmış bir ismin, şehitlerimizin adını taşıyan bir sendikanın Sivas’taki yüzü yapılmasıdır. Bu atama, milletin ortak hafızasında bir yara olarak kalmasın diye, kalemimizi doğruluğun izinde oynatmak boynumuzun borcudur.

Olay basit bir atama değildir.
Bu, geçmişi gölgelerle dolu bir ismin, bugün şehitlerimizin adını taşıyan bir çatının altına yerleştirilmesidir.

Bünyamin Boydak ismi, Sivas kamuoyunda bilinir.
2018 - 2025 yılları arasında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Taşınmaz Kiralamalarından Sorumluydu. Ve ne yazık ki, üniversite yönetimindeki en büyük skandallar tam da onun yetki alanında yaşandı.

Taşınmaz kiralamaları şeffaf ihale ile yapılması gerekirken, hukuksuz şekilde pazarlık usulüyle yürütüldü.Sayıştay raporları net: Üniversite taşınmazlarının 51/g maddesi kapsamında pazarlık usulüyle kiralanması hukuka aykırıydı. 
Ne ilan verildi, ne rekabet sağlandı.Taşınmazlar, kapalı kapılar ardında, düşük bedellerle kiraya verildi.
Muhammen bedeller düşük gösterildi, piyasa araştırmaları doğru yapılmadı.

Üniversitenin muhasebe kayıtları daha acı gerçeği gösterdi: KDV tahakkukları eksikti.
Devletin kasasına girmesi gereken vergiler eksik gösterildi.
Bu eksiklik, yalnızca muhasebe kalemlerinde değil, milletin kesesinde hissedildi.


Bu da yetmedi.
Bazı işletmeler kira, elektrik ve su borçlarını ödemediği hâlde korunup kollandı.
Borçları olan işletmelerin sözleşmeleri feshedileceğine, adeta ödüllendirildiler.

En can yakıcı taraflardan biri de:
Hava parası ve bağış adı altında, resmi sözleşmelerin dışında ödemeler alındı.
Bu paralar üniversite hesaplarına değil, vakıf ya da şahıs hesaplarına yönlendirildi.
Kamu gelirleri, üniversitenin kasasına değil, başka adreslere yol aldı.

Üniversite kampüsü, Boydak’ın görevde olduğu dönemde kaçak yapılara teslim edildi.
Ruhsatsız işletmeler faaliyet gösterdi, yapılaşmalar denetimsiz şekilde yayıldı.
Kamu arazisi, göz göre göre kaçak ticari alana dönüştü.

Ve belki de, bu dönemin en sembolik olayı:
Kendi evladının düğününü, kendi sorumluluğunda kiralanan kamu salonunda yaptı.
Cumhuriyet Üniversitesi Gençlik Merkezi binasında özel bir işletmeye kiralanan salonda yapılan bu düğün, salonun ilk organizasyonuydu.
Ancak geriye şu sorular kaldı:
Bu düğün için fatura düzenlendi mi?
Düğün için salon kiralamasına ilişkin herhangi bir ödeme yapıldı mı? Banka dekontu var mı?
Ortada fatura yok, ödeme kaydı yok, şeffaflık yok.
Kamunun imkânları, bir aile düğününe perde oldu.
Kamunun emaneti, kişisel mutluluğa fon yapıldı.

Bu tablo, bir memurun mesai defteri değildir.
Bu tablo, kamunun nasıl hoyratça kullanıldığının, yetkinin nasıl kişisel konfor alanına dönüştüğünün resmidir. Ve şimdi bu ismin, Şehit Gazi Sen tarafından Sivas İl Temsilcisi yapılması, yalnızca bir yönetim tercihi değil; kamu vicdanında derin bir kırılma noktasıdır.

Sayın Genel Başkan Tayyip Dalgın’a ve değerli sendika yönetimine sesleniyorum:
Bu karar, yalnızca bir atama değildir.
Bu karar, sendikanızın onurunu tartışmaya açacak bir karardır.
Emin olunuz ki:
-Bu atama, sendikanızın ismine gölge düşürür.
-Bu karar, üyelerinizin onurunu lekeler.
-Ve bu tercih, şehitlerimizin aziz hatırasını incitir.
Bugün suskun kalmak, yarın daha ağır sorulara cevap vermek demektir.

 

Sorular açık:
Sivas Cumhuriyet Üniversitesindeki Taşınmazlar, Sayıştay raporlarında yanlış olduğu belirtilmesine rağmen Bünyamin Boydak tarafından neden pazarlık usulüyle verildi?
Sayıştay raporlarında belirtildiği üzere KDV tahakkukları neden eksikti?
Borçlu işletmeler nasıl korundu?
Evladının düğünü için ödeme yapıldı mı? Fatura düzenlendi mi?
Kampüs alanındaki ruhsatsız yapılara nasıl izin verildi?
Belgeler varsa kamuoyuna açıklayın.
Yoksa, sessizlik artık koruma değil, yük olur.

Unutmayın:
“Şeffaflık, hesap verebilirliğin kardeşidir; sessizlik ise şaibenin gölgesidir.”
Şehit Gazi Sen adını taşıyan bir sendika, böyle gölgeleri hak etmiyor.
Bugün vereceğiniz karar, yalnızca bir atama değil, sendikanızın onurunun testidir.
Ya bu yükten arınacak, ya da bu yükle yürümeye devam edeceksiniz.
Yalnızca gerçeği ortaya koyuyoruz.
Karar sizindir.
Takdir ise kamu vicdanının.
Serdar Adil

Serdar Adil’in Kaleminden Yakında:

“Unvanlar Yarışıyor, Eğitim Geriye Düşüyor”
Sivas Milli Eğitim’de şefler ile müdürler arasındaki çekişme, hizmet üretmek yerine hiyerarşi tartışmalarını büyütüyor.
Kurum içi egoların gölgesinde, asıl sorumluluk olan eğitim göz ardı ediliyor.

“Dilsiz Şahitlik: Siyasetin Gölgesinde Usulsüzlük”
Sivas’taki siyasi parti yöneticilerinin kamu kurumlarındaki usulsüzlükleri görmezden gelmesi artık bir istisna değil, neredeyse bir refleks haline gelmiş durumda. Biliyorlar, konuşmuyorlar. Çünkü her an kapısını çalabilecekleri kurumların kapılarını kendi elleriyle kapatmak istemiyorlar. Perde arkasında yüksek sesle konuşulanlar, kamuoyu önünde kısık bir fısıltıya dönüşüyor. Bu suskunluk, sadece siyaseti değil, adaleti de sessizliğe mahkûm ediyor.

“Vekil Müdürün İlk Torpili Kendine”
Vekâleten İnsan Kaynakları Müdürü olarak atanan isim, ilk hamlede kendisini Ayniyat Saymanı kadrosuna atadı. Okuyan herkesin aklında tek bir soru: “İlk fırsatta kendini seçen, adaleti nasıl seçecek?”



Anahtar Kelimeler: TEMSİLCİ ? SENDİKA VİCDAN TARTISINDA!