Başlık 5 kelimeyle çok olduysa, bunu 4?e bağlamak için adamın önündeki sıfatı kaldırabilirsiniz.
O zaman ??zevahirden alınanlar olur?? desek de, söylediğimiz değil, başkaları alınacaktır, zaten? Keşke olmayan yer olsaydı. Lafımız; mevzu bahis işler için kılını kıpırdatmayan makam, mevki sahiplerine. Aslında; şehirdeki ETKİSİZ YETKİLİLER den, YETKİSİZ ETKİLİLERİN fazlaca olduğunu tahmin edebiliyoruz, maalesef işlerin yürümesi için de yetkili olmak gerekiyor. Bu konuda; son günlerde TMO ve THK Üniversitesi ile ilgili yaşanan ve klasikleşen (kronik veya kangren daha uygun) yer bulma (ma) haberlerinden sonra, ilimizde son 20 yılda yaşanan benzeri konulara kronolojik olarak bir göz atalım. * * * Aşağıdaki maddeler; özel ve kamu yatırımları olup, bir kısmı yıllarca sürüncemede kalmış, bittiğinde güncelliği ve yeterliliği tartışma konusu olacaktır, bir kısmı da hiç yapılmamıştır. 1-)ŞEKER FAB. (KAMU) Yer temini konusunda süren tartışmalar ve bazı mevki sahiplerinin (STK yöneticileri) kendi arazileri tercihi yüzünden yıllarca sürüncemede kalıp sonunda; siyasilerin ??laf olsun oy dolsun?? hesabıyla, fizibilitesi yapılmadan, gece kondu mantığıyla, zaten yapılmayacağı da belli olan, 20 yıl önceki hikâyemiz. 2-) TEKSTİL (ÖZEL SEKTÖR) Yine 90?lı yılların başında, Sivas?ta yeterli yeri temin edemeyip yatırımını Samsun?a niyetlenen, cazip şartlar sunulan Tokat?ta gerçekleştirilen yatırım. Bu firma ulusal çapta olup, Avrupa?nın tanınmış tekstil makineleri üreticisi SULZER RUTİ?nin Türkiye distribütörlüğü yapıp, bürokrasiye kurban gitmese; Anadolu da tekstil yatırımı olmayan bir yerde, Orta Doğu?nun en büyük tekstil eğitim merkezini de kurmayı düşünüyordu. Bürokrasi izin vermediği için Hindistan?da kurdu. O zamanki Ankara bürokrasisi eğitim merkezine izin vermezken bizim Sivas bürokrasisi de yatırıma izin vermedi. (Yani; Sivas bürokratik rejimin prototipi dir, hatta son kalesidir.) 3-) OTEL ve AVM projesi (ÖZEL SEKTÖR): Vali Veysel Dalmaz döneminde, ulusal basında da çıkan Cevahir Holding patronunun ??Valilik yatma yeri değildir?? haberiyle gündeme gelen, yine eski Vali Hasan Canpolat döneminde oluşturulan otel, AVM arazisinin, Veysel Dalmaz yönetiminde, Adliye binasının da gecikmesine, küçülmesine sebebiyet vererek bu proje de gerçekleşmeyenler listesine katılmıştır. 4-) HİLTON OTELİ (ÖZEL SEKTÖRÜ): Uluslar arası oteller zinciri, Sivas?ta uzun süre yatırım için yer arayıp, bulamayıp da gidenlerden. 5-) ADLİYE BİNASI (KAMU): Çevremizdeki 10.000 nüfuslu ilçelerde (Akdağ madeninden geçerken bakın) bizden önce yapılıp faaliyete geçirilmesine rağmen, Vali Veysel Dalmaz?ın sicili bozuk bazı iş adamlarının otel ? Avm projelerini büyütmek için yaptıkları siyasi atraksiyonlara kanarak, Adliye binasın planlanandan daha küçük ve yıllarca gecikmesine sebep olması. (Merak edenlere; İlk projeyi yapan Ankara?daki firmadan teyit edilebilir.) 6-) BÖLGE HASTANESİ (KAMU): 10 yıl önce gündeme gelen, Başbakanın her seçim dönemi tekrar ettiği, üstten elektrik hattı, altı ırmak yatağı gibi sebeplerden yıllarca sekteye uğratılarak geciktirilmiş, tamamlandığın da belki de yeterli olmayacak bir proje daha. (Tokat bizden önce bölge hastanesi hizmete açıp, eski binasını da tamamen yeniledi ve büyüttü.) 7-) THK Üniversitesi?ne bağlı Yüksek Okul (KAMU): Son günlerin yer bulunamayan yatırım konularından biri. Havaalanındaki eski terminal binası ve çevresini değerlendirmek suretiyle düşünülen projede DHMİ?nin talep ettiği yüksek kira bedeliyle sürüncemede kalmış gibi gözüküyor. Bu vatanseverler (!) Sivas?ta petrol çalışmaları yapacak uluslar arası petrol şirketinin helikopterlerine iniş izini vermeyerek, Emniyet Genel Md. Lüğünün dahi çözüm bulamadığı yetki ? sorumluluk kargaşasına yol açarak, konu ulusal basına dahi taşınmıştı. Zannımca; arayan soran yok hesabı bu konuda Muzaffer (!) bürokratlarımız yüzünden akamete uğratıldı gibi? 8-) TMO (Toprak Mahsulleri Ofisi) KAMU: Bu da; hayvancılık ve tarımın öneminden bahsedilen ilimizde, 3 ? 5 kişilik personeliyle yetersiz kalan kurumun, bölgesel çapta, daha rantabl hale getirilmesi için, Ankara?daki Sivaslı bürokratın çabasına rağmen, yer yokluğu nedeniyle sonuçsuz kalanlardan. 9-) İŞ-KUR (KAMU): Günümüz ihtiyaçlarına cevap veremeyen 50 yıllık binada kiracı olarak hizmet (daha doğrusu yatma) etmeye çalışan, engelli vatandaşlarımızın ya kucakta, ya da sırtta gidebildiği, yer bulamayanlar kervanından, listemize 9. Sıradan giren kurumumuz! * * * ??Paradan çok, yerden çok ne var, yeter ki sen adamdan haber ver?? Yukarıdaki cümle dedeme aittir. İş ve yatırım konusunda, maalesef ki; manifesto niteliğindeki sözün acı gerçekliğini ancak bugün anlamaktayız. Ayrıca coğrafyada; din, kültür, örf, eğitim, iklim koşulları vb. gibi şartlara haiz yakın illerde neden aynı insan sermayesinden bahsetmiyoruz? Derseniz, cevaba yaklaştık demektir. O da; son 30 yıldaki nüfusun yarıdan fazlasının göç ettiği, edenlerinde para ? akıl ? cesaret ten sadece herhangi birine sahip olduğu, burada kalan bizlerinde bunlardan birine dahi sahip olmadığımız gerçeğidir. Son cümlede genelleme yaptığımın farkındayım, ??ağır oldu biraz yumuşatalım?? derseniz; Memleketini çok sevenler, ana ? babasından izin alamayanlar, eşini razı edemeyenler, halinden memnun olanlar, kıt kaynaktan azami faydayı sağlayabilenler, KARAKIŞ ? ZEMHERİ ? GÜCÜK üçlemesine meftun olanlar, (3 de yetmezse ABRULU koyabilirsiniz) gibi özel gerekçelerinizi ekleyebilirsiniz. Bilimsel olarak; istatistiki verilere göre ülkemizde, yüzölçümüne göre; kişi başına en çok toprak veya metrekareye en az adam SİVAS? tadır. ??Nice elbiseler gördüm içinde adam yok, Nice adamlar gördüm üstünde elbise yok.?? HZ. MEVLANA