2002 yılında kurulan AK Parti ile birlikte ilimizde 2007 yılına kadar parti teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini yapan ve özellikle Sivas İl Başkanlığı seçimlerinde mevcuttaki Hakan Akkaş`a karşı desteklediği Hilmi Bilgin`le kendi şehrinde mağlubiyet yaşayan Abdüllatif Şener`in Sivas`taki önderliğinden sonra 2007’de Mustafa Açıkalın bu rolü üstlenmiş ancak başarılı olamamıştı. Peki şimdi; Sivas`ın siyasi önderi Hilmi Bilgin mi?
2011 yılındaki seçimler öncesinde vekilliğe “Aday olmayacağım” diyerek Baro Başkanlığına uzanan ve ilk basamağı tamamlayan Hilmi Bilgin, sonrasında özellikle Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasıyla ilgili yaptığı açıklamalarla AK Parti’ye karşı beyanat veren ve Başbakan Erdoğan`ın paralel yapının medyası olarak nitelendirdiği organlarda yer bulmuştu.
Ülfet Hukuk Derneği’nde Genel Sekreterlik görevini üstelenen Bilgin, Milletvekilliği adaylığı sürecinde bu dernekle yerel medya organlarını ziyaret eden ve yine seçim sonrasında ise aynı dernekle plaket alışverişlerinde bulunan AK Parti Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin`le ilgili olarak Sivas`ın yeni siyasi önderi olduğu yorumları yapılıyor.
AK Parti’nin 17 Aralık süreci ile birlikte başlayan devlet içindeki paralel yapı olarak nitelendirdiği ve vatan hainleri olarak dahi söylemlerin yer bulduğu bu süreçte İdris Naim Şahin, 25 Aralık 2013 tarihinde “Hükümeti Oligarşik bir kadro yönlendiriyor” diyerek istifa etmişti.
İdris Naim Şahin`in referansı ile ilimizde bürokrat görevinde bulunan Ak Parti Sivas Milletvekili Bilgin’in geçmişte de bugünde desteklediği, bu süreçte ilimizdeki siyasi önderliği ile destek verdiği belirtilirken, Bilgin’in Türkiye gündemini sarsan ilimizdeki uzantılara karşı henüz bir adım atmamış olması sorgulanıyor.
Şimdi şehirden bir isim olarak meclise giden, siyasi önder olarak görülen Milletvekili Hilmi Bilgin`den, hükümete ve özellikle Başbakan Erdoğan`a karşı yapıldığı ileri sürülen bu operasyonlara karşı yaşanan süreçte istifa ederek adeta tarafını belirleyenlerin referanslarına dair adım atıp atmayacağı merak ediliyor.
Yine bu yapıya ait kurumlara tahsis edilmiş hazine arazilerinin geri alınıp alınmayacağı konusunda da Bilgin`in nasıl bir yol izleyeceği kamuoyunda cevap bekleyen sorular arasında yer alıyor.