ŞEHİR VE SİYASİLER...

Kişisel çıkarların ön planda olduğu bir şehir Sivas. Siyasilerden emmi dayı bulanlar köşe başlarını kapma derdinde. Meşhur bir hikayedir; Süleyman Demirel'i ziyaret eden şehir heyetleri sırada bekler, Demirel; "kimler var sırada?"  diye sorunca; "Sivas heyeti, Konya heyeti, Erzurum heyeti.... vs" derler. Demirel ; "önce Sivaslıları alın, onlar; ya tayin ister ya torpil ister, şehirleri için bir şey istemezler, onların işi kısa sürer" der. Maalesef o günlerden bugünlere bir şey değişmedi.

Taltifin, egonun şehir geleceginden daha önemli olduğu insanların yaşadığı şehir Sivas. Şehrimizin kalkınması için yapılabilecekler varken bu işlerle uğraşmaları hiç bir şeyin değişmediğinin göstergesi. Gelen bürokratlarımızda çok kolay ayak uyduruyor bu duruma. Siyasiler her atamanın, her görevlendirmenin, her istihdamın içinde olmak istiyor. Kurumların kendi iç dinamiklerinden habersiz, makam mevki dağıtıp o kurumu yönetenleri refüze edip her işe karışıyorlar. Olan şehre ve kurumlara oluyor. Siyasetin kamu idarelerinin işleyişine bu denli karıştığı bir dönemi yaşamadı şehrimiz. Siyasilerin referansına muhtaç hale getirilen liyakat ehli insanlar için cidden zor bir durum yaşanıyor. Liyakat siyasete kurban ediliyor.

Artık şehir adına bir şey yapmanın imkansız hale geldiği, insanların küstürüldüğü, yatırımcının gelmediği ve mevcutların kaçmaya fırsat arayacağı bir döneme doğru gidişat başlayacak haberiniz olsun. Özellikle yeni dönemde şehrimiz siyasetçilerinin bazı konularda hassas ve dikkatli davranmaları, partizanlıktan uzak şehrin menfaatlerini düşünmelerini rica ederiz. Yakın çevrelerindeki, küçük hesap sahibi, akıl hocalarının yönlendirmelerini iyi tahlil etmelerini, şehrin geleceğini ipotek altına alacak yanlış kararlara imza atmamalarını diliyoruz.

Şehir istihdam ve iş bekliyor, yatırım bekliyor, hizmet bekliyor. Kendilerini yıllarca seçerek sırtlamış bu şehir hükümetimiz ve onun yerel siyasetçilerinden sahip çıkılmayı bekliyor. Eskinin kötü bir alışkanlığı adamcılığın bir an önce terk edilmesini bekliyor. Dedikodunun, iftiranın, kısır çekişmelerin, çelme takmaların bir an önce son bulmasını istiyor. Şehrimiz; sosyal medyadan vitrin ve söz siyaseti değil; icraat ve hizmet siyaseti istiyor.