NE ERDOĞAN NE MİLLET BOYUN EĞER!

NE ERDOĞAN NE MİLLET BOYUN EĞER!

Uzun zamandır tartışılmaya devam eden dershaneler konusunun ardından önceki gün Ak Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür?ün Ak Parti?den istifa etmesi ülke gündeminde şok etkisi yaratmıştı. Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise Şük

Uzun zamandır tartışılmaya devam eden dershaneler konusunun ardından önceki gün Ak Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür’ün Ak Parti’den istifa etmesi ülke gündeminde şok etkisi yaratmıştı. Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise Şükür’ün istifasına üzülmediğini ve durumdaki ahlaki boyutun sadece partiden değil, Milletvekilliği görevinden de istifa etmesi gerektiğini vurguladı.

Ülke gündemi son zamanların en hareketli günlerini yaşıyor. Önceki gün Ak Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür’ün istifasıyla gündem yaratan olayların ardından önceki günde içerisinde önemli isimlerin de bulunduğu ve 84 kişinin gözaltına alındığı rüşvet ve yolsuzluk operasyonu gündemi belirledi.

Özellikle son dönemde yaşanan dershaneler sorununun ardından Ak Parti Milletvekili Hakan Şükür yaptığı açıklamayla Ak Parti’den istifa ettiğini ve Bağımsız olarak Milletvekilliği görevine devam edeceğini açıklamıştı.

Hakan Şükür yaptığı açıklamada, “Son günlerde yaşanan ve vicdan sahibi herkesi derinden üzen bir kısım gelişmeler üzerine aşağıdaki açıklamayı yapma zarureti hâsıl oldu. Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki politika benim hiçbir zaman birinci önceliğim olmadı. Ama Sayın Başbakan’ın samimi davetini geri çevirmek temsil ettiği makama ve şahsına olan saygımdan ötürü yakışık almazdı. Ailemin de destek ve dualarını alarak Sayın Başbakan’ın davetini kabul ettim. Ak Parti son 11 yılda Türkiye’de çok önemli başarılara ve reformlara imza attı. Ancak dershanelerle başlayan süreçte takınılan anlamsız tavırlar pek çok vicdan ehlini rencide etti” sözlerine yer vermişti.

Sonrasında açıklamalarda bulunan Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise “Kendisine de yakıştıramadım. Eğer dürüstse sadece partiden değil, parlamentodan da ayrılması gerekir” sözlerine yer vermişti.

Şükür’ün Ak Parti’den istifasına üzülüp üzülmediğinin sorulması üzerine Erdoğan, şu ifadelere yer vermişti: “Niye üzüleyim? Gönül şunu arzu ederdi; bir insan eğer bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa ondan sonra o partiyle hareket eder, ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz. Eğer dürüstse o zaman parlamentodan, milletvekilliğinden ayrılır, çünkü bağımsız olarak parlamentoya gelmiş birisi değilsin. Olması gereken şey aslında, işin ahlaki yönü bunu gerektirir ama bu herkese nasip olan bir şey değil.”

Erdoğan, Ak Parti’den istifa eden İstanbul Milletvekili Hakan Şükür’ün Ak Parti’den istifasını değerlendirirken, partisinden ayrılan bir milletvekilinin Parlamento’dan da milletvekilliğinden de ayrılması gerektiğini söyledi. Ancak, Anayasa ve Meclis İçtüzüğü’ne göre ‘vekillikten istifa’ için ‘istifa ettim’ demek yeterli değil. Anayasa’ya göre; istifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, TBMM Genel Kurulunca kararlaştırılıyor. İçtüzüğü’ne göre, TBMM üyeliğinden istifa eden milletvekilinin istifa yazısının gerçekliği Başkanlık Divanınca yedi gün içinde incelenip tespit edildikten sonra üyeliğinin düşmesine Genel Kurulca görüşmesiz karar veriliyor. Yani, milletvekilinin TBMM Başkanlığı’na verdiği istifa dilekçesi Başkanlık Divanı tarafından inceleniyor. Gerekirse dilekçenin ve imzanın kendisine ait olup olmadığı o milletvekiline soruluyor. Daha sonra istifa kararı Genel Kurul’da oylanıyor, kabul edilirse milletvekili istifa etmiş sayılıyor.