Bu toprakları, onca geri kalmışlığına rağmen uğurlu kademli sayarım sevgili okurlar.
Çilenin, acının yoğurdu Sivas, evlatlarına da nasibince pay etmiştir; gözyaşı ülkesinin hüzün metaforunu.
Sivas belki de çiledir özünde.
O çileyi şerbet eyleyip yüzü ekşiltmeden içenlerin hep var olduğu bir yer?
**
Mustafa BALEL Sivaslı bir yazar.
Yazıda ve yolda büyüğümüzdür.
İstanbul?da yaşıyor.
Eserleri dünyanın birçok ülkesinde okunuyor.
Onun yazdığı öykülerin, içleri aydınlatan rayihasını, eğer soluklamayan varsa soluklamasını tavsiye ederim.
Balel?i yıllardır okurum. Ne yazarsa yazsın, neyi söylemek isterse istesin, kelimelerinin rengi Sivas kokar hep.
Kenarından köşesinden, içinden dışından her anının anı Sivas?tır.
Elbette iç hezeyanları, kırgınlıkları, ümitsizlikleri de yok değil bu şehre.
Kırgınlıklar, küskünlükler, hasretler?
Mustafa Balel, Dünyada okunuyor Sivaslı?nın haberi yok.
Türkiye?nin her ilinde okunuyor, Sivaslı okurun haberi yok?
Kendi değerlerimize, kendi içimizden çıkmış kalemlere sahipsizlik etmede üstümüze yoktur.
Gurbette öte diyarda can ciğer oluruz, ama gelin görün ki içimizde bunu yapamayız.
Sivas?tan çıkmış bir yazarın kalemi sınırları aşıyor ve bizim bundan haberimiz yok.
Oysa bu toprakların rengini her zerresinde yaşayan bir aydını, daha iyi sahiplenip, onun öykü deryasına dalmamız gerekmez mi?
Onu, yeni nesillere tanıtıp okutmamız, en önemli kültürel adım değil mi?
Sevgili okurlar BALEL, Sivas?ı yazıyor.
Şeyh Çobanı, Kaleardını, Gök Medrese?yi yazıyor.
Bir Kurban Bayramı ellerini kına yakılmasını dile getiriyor.
Sivas?ta yaşanan hüznü, hatıraları ve iç kırgınlıklarını yazıyor.
Yukarı Tekke ve Halfelik Mezarlıklarına emanet ettiği, sükûnetli gidenlerini yazıyor.
Nereyi ve neyi yazarsa yazsın O, Sivas?ı yazıyor.
Sivas?ın deyimleri, kelimeleri, adetleri, onun eserlerinde ayan beyan ortadadır.
**
Mustafa BALEL?e, Sivas?ın gönül temsilcisi olarak şükranlarımızı artık sunmanın vaktidir.
Sivaslı bir yazarın, doğduğu ve büyüdüğü topraklarca alkışlanmasının zamanı gelmiştir.
Onlarca eseri olan ve eserleri ile sınırları aşan ünlü bir aydına karşı, vefa borcunu ödeme zamanı değil mi?
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi son günlerde, Sivas?ın önemli değerlerine fahri doktora vermek için harekete geçti.
Bu adımı çok önemsiyor ve takdir ediyorum.
Bu vefa göstergesi artarak devam etmeli.
Fahri doktoranın Mustafa BALEL?e de verilerek, bunca zamandır yaptığı önemli çalışmalara bir teşekkür etmiş oluruz.
O zaten çoktan hak etti bunu.
Eserleri ile, duruşu ile, bütün kırgınlıklar ve küskünlüklerine rağmen bu kadim toprakları eserlerinden ve yüreğinden eksik etmediğinden dolayı vefa göstermek mecburiyetindeyiz.
Sivas için Sivas?ın kültürel geleceğinin daha da kavileşmesi için, şehrimizden çıkmış aydınlara Sivas Cumhuriyet Üniversitesi başta olmak üzere, herkesin vefa göstermesi gerekmektedir. Ortak payda zaten Sivas?tır.
Yıllardır dirilmeyi bekleyen ve adeta üzerine ölü toprağı serpilmiş bu kadim şehrin değerlerini sahiplenerek, ortak gayretle bu şehri yeniden, diriltmek zorundayız.