CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Tokat’ın ardından Sivas Kent Meydanı’nda da miting düzenledi. 17 Aralık sivil darbesinin ardından cemaatin desteğini de alan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu bütün okları Ak Parti hükümetine ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yöneltti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti seçmenine seslenerek, "Hala bu kul hakkı yiyenlere oy verecek miyiz? Oy veren kişi harama ortak olmuş demektir. Kul hakkı yiyene ortak olmuş demektir" dedi. Dün TBMM`de 4 bakanla ilgili fezlekelerin görüşmesi olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, "4 bakanın fezlekesi geldi ama başçalanın fezlekesi gelmedi. Onun için helal süt emmiş, ülkesini seven yürekli bir savcı arıyorum. Dürüst, onurlu, namuslu bir savcı arıyorum. İnatla bekliyoruz" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisi tarafından düzenlenen mitinge katılmak üzere Tokat’ın ardından ilimize geldi. Seçim otobüsü ile miting alanına giden Kılıçdaroğlu, Sivas Kent Meydanı`na gelerek, burada toplanan yaklaşık 20 bin kişiyi selamladı. Sözlerine, Yüksek Seçim Kurulu`nun yasaklamasına rağmen televizyonlarda yayınlanmaya devam edilen AK Parti`nin reklamını eleştirerek başlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Şimdi reklamlarda Türk bayrağını kullanıyor. O bayrak 76 milyon bayrağıdır. Senin babanın bayrağı değildir o. İşine gelince kullanacaksın, işine gelince ayağa kalkmayacaksın. Hangi koşullarda olursa olsun biz bayrağımızın önünde ayağa kalkarız. Üzerinde durduğumuz temel nokta bu. Biz ülkemizi severiz, bütün yurttaşları kucaklaştırır hiç kimseyi ötekileştirmeyiz. Kendi doğrularımızı söyleriz ama herkesin inancına, kimliğine saygı gösteririz. Eğer demokrasiyi yaşatacaksak amacımız bu olmalı."
`BİZ OLSAK PARTİDEN UZAKLAŞTIRIRDIK`
Avrupa Birliği eski Bakanı Egemen Bağış`a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Allah aşkına, Sivaslıların vicdanına sesleniyorum. Kuran-ı Kerim bütün İslam dünyasının ortak kitabıdır. Hepimizin saygı duyduğu bir kitaptır o. Asla ve asla oradaki hiçbir ayetle ilgili farklı bir şey söylemeyiz. Huşu içinde okur, saygı duyarız. Bu adam kalktı internette bir gazeteci ile konuşuyor, ağza alınmaması gereken lafları söylüyor. Eğer bunu CHP`den bir kişi söyleseydi emin olun kıyamet kopardı. Hükümet kıyameti koparırdı. Biz ne yapardık? `Kusura bakma inançla dalga geçiyorsan senin bu partide yerin yok` derdik. Çünkü CHP her inanca saygı gösterir. Bu başçalan Kuran-ı Kerim ile dalga geçen bakan hakkında birşey söyledi mi, partisinden attı mı? Ayın 30`u geliyor. Sandığa gideceğiz, o dersini vermiyorsa dersini biz vereceğiz. Düne kadar CHP hakkında söylediklerini unutmayın. Neler söylediler, `CHP şunu bunu yaptı` diye. Kirli yüzleri görülüyor. Kirli dilleri, ahlaksızlıkları görülüyor. İnanca saygı göstermedikleri görülüyor. `Ben her cuma Kuran`dan bir ayet sallarım` diyor."
"Ben AKP`ye oy verenlere seslenmek istiyorum" diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bu kişileri tanıdınız mı? Tanımanız gerekir. Yolsuzluk bunlarda var, hırsızlık bunlarda var. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek, bakan çocuklarının odalarına milyon dolarları sılalmak var, boy boy para kasaları koymak bunlarda var. Yalan da bunlarda var. O zaman sevgili peygamberimizin söylediği bir şey çok önemli. `Yalanla iman bir arada olmaz` diyor. AKP`ye oy verenlere sesleniyorum. Ayın 30`unda sandığı gideceksiniz. Helale mi harama mı ortak olacaksınız?"
`ONURLU BİR SAVCI ARIYORUM`
"Namuslu siyaset yapıyorum" diyenlerin her kuruşun hesabını halka vermek zorunda olduğunu belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, 4 bakan hakkında hazırlanan fezlekelerin TBMM`ye gelmesini de değerlendirdi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Dün TBMM`de fezlekelerin görüşülmesi vardı. 4 bakan ile ilgili. 4 bakanın fezlekesi geldi ama başçalanın fezlekesi gelmedi. Onun için helal süt emmiş, ülkesini seven yürekli bir savcı arıyorum. Dürüst, onurlu, namuslu bir savcı arıyorum. O savcı çıkacak mı? Herhalde çıkacaktır. Bekliyoruz. İnatla bekliyoruz. 4 bakanın fezlekesi geldi. Şimdi önümüzde seçimler var. Soruşturma komisyonu kurulacak. `Bunları açıklayın. İçinde ne var?` dedik. Soruşturma açılsın mı açılmasın mı, milletvekili neye göre el kaldıracak? Açıklamadılar. Gizlediler."
`MONTAJ DEĞİL YÜZDE 100 DOĞRU`
Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen konuşmalara da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bu para helal para mı haram para mı? Vallahi de billahi de haram para. Yemin içiyorum. `Neden?` diyeceksiniz. Eğer helal para olsaydı götürür bankaya yatırırdın. Niye yatırmıyorsun? `Bankalar faiz veriyor ben karşıyım` diyor. O zaman götürür katılım bankasına yatırırsın. `Bunlar montajsa TİB kayıtlarını açıkla` dedik. 76 milyonun konuşmalarını orası izliyor. Açıkladı mı? Niye açıklamıyor? Çünkü doğru. O da biliyor doğru olduğunu. Eğer kendine güveniyorsan, ister ABD, Japonya, Fransa`ya gönder incelet. Desinler ki `Montajdır` biz de `Haksızlık yapıldı` diyelim. Gönderebilir mi? Gönderemez. Çünkü doğru. Yüzde 100 doğru."
`O PARALARI PARALEL DEVLET Mİ YERLEŞTİRDİ`
Telefon görüşme kayıtlarını, Başbakan Erdoğan`ın kızı Sümeyye Erdoğan`ın uçuş bilgilerine kadar dakika dakika tespit ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, Başbakan`ın bunlara da cevap veremediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bu başçalan `Bunları paralel devlet yaptı` diyor. Ben kendisine sordum. `Bir bakanın koluna 700 milyar liralık saati paralel devlet mi taktı?` Ses yok, tık yok. `Senin oğlunun evine 1 milyar doları paralel devlet mi koydu?` Ses yok yine. `O bakanların çocuklarının yatak odasına boy boy kasaları paralel devlet mi koydu? Para sayma makinelerini paralel devlet mi koydu?` Gene sos yok. O kasaların içine milyon avroları paralel devlet mi yerleştirdi? Tutturmuş `Paralel devlet.` Milletin kafasını karıştırmak istiyor. Temiz, namuslu adamsan ar damarın varsa istifa eder mahkemeye gidersin. Aklanır gelirsin, benim başımın üstünde yerin var. Mahkemeye gidebilir mi? Korkar gidemez. Ne diyordu? `Ben yürütme organının başıyım` diyordu. Ben senin ne yürüttüğünü çok iyi biliyorum. Bu söylediğim başçalan ile ilgili. Bu ülkede namus timsali olan bir parti var CHP. Bütün bu pislikleri açıklayacağız."
`HARAMA ORTAK OLMAYIN`
Hükümeti eleştirdiğini, Ak Parti milletvekillerine eleştiri getirmediğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"17 Aralık bizim tarihimizde çok önemli bir gündür. Şeb-i Arus günü, Mevlana`nın Hakka yürüdüğü gün. O gün bir operasyon başladı. Bunların maskeleri çıktı ortaya. Şimdi hiç bir yurttaşım diyemez ki `Ben bilmiyordum.` Her şey gün gibi açık. Vatandaşı kandırdılar. Din iman edebiyatı yapıp malı götürdüler, aile boyu köşeyi döndüler. O nedenle AKP`ye oy verenlere sesleniyorum; Sandığa gidecek, oy kullanacaksınız. O oy ananızın ak sütü gibi helaldir. Lütfen harama ortak olmayın, helal oy kullanın."
Bugün Ankara`da kendisini ziyaret eden eski Almanya Cumhurbaşkanı`nın istifası ve mahkemeye gidip aklanmasını örnek gösteren Kılıçdaroğlu, Türkiye`de ise hırsızlık yapanların, koltuktan ayrılmamakta ısrar ettiğini söyleyerek, "Türkiye bu yükü kaldıramaz. Demokrasi bu yükü kaldıramaz. Özgürlükler bu yükü kaldıramaz" dedi.
`DEVLETİ CHP KURDU, NASIL YÖNETEMEZ`
"CHP gelirse devleti yönetemez" sözlerine de değinen Kılıçdaroğlu, "Bu devleti CHP kurdu. Devleti kuran parti nasıl devleti yönetemez?" cevabını verdi. İktidara geldiklerinde çiftçilere gereken değeri vereceklerini de dile getiren Kılıçdaroğlu, mazotu çiftçi için 1.5 lira yapacaklarını, yolsuzluk rakamı olarak iddia edilen 247 milyar lirayı geri alarak bu millete dağıtacağını ifade etti.
`HEPSİ BENİM ÇOCUĞUM`
Kul hakkı, yemediğini ve herkesin inancına saygı duyup kimseyi ötekileştirmediğini belirten Kılıçdaroğlu şöyle dedi:
"Berkin de benim çocuğum, Burak Can da, polis Ahmet de benim çocuğum. Benim için yandaş yok benim için vatandaş var. Ülkemi, insanımı seviyorum. Düne kadar kadının başörtüsü üzerinden siyaset yapılırdı. Onu da aldım elinden. Başı açık olsun kapalı olsun bütün kadınların benim başımın üstünde yeri var. 3 başı kapalı belediye başkan dayımız var. Hiç bir şekilde bu ülkede yaşayan, aynı havayı teneffüs ettiğimiz insanlarımızı ayırmıyorum, hepsini kucaklıyorum. Ben kul hakkı yiyenleri eleştiriyorum."
