Hayatımıza dair verdiğimiz, her bir kararımızla ve atılan adımlarımızla,sonunu düşünmeden bir de eyleme geçmişsek eğer sonuçları olumsuz olduğu takdirde bedelleri o kadar ağır olabiliyor ki. Geri dönüşü imkansız acılar yaşatıyor, kendimize,ailemize ve çevremize yaşattıklarımızla. Bunlara değer mi dercesine...
Başlangıçta düşünmeden verdiğimiz bir karar, sonradan bizleri kara kara düşündürüyor. Kendimize haklı bir sebep arıyoruz. Lakin bir de ileride pişman olmak yok mu, işte o zaman içimize çöreklenir adeta acılarımız. Ne fayda iş işten geçtikten sonra.
Geçenlerde televizyonda haber bültenlerinde izlediğim bîr haber, beni epey düşündürttü. Gel de buna duyarsız kal. İnsan olarak, insanlık olarak nereye gidiyoruz acaba?..
Yüzümüzü güldüren haberlerden çok içimizi burkan, bu kadar da olmaz dedirten haberler ne yazık ki, hayatımız içinde hep yerini alıyor!..
Öfke, intikam bazı insanlarımızın ruhunu ele geçirmiş. Bunca duygusuzluğun içinde yaşamaya duçar etmişiz ömrümüzü. Vicdan, merhamet hani nerede... Bu kadar yoksuilaşmış mıyız, mantıksız düşünceler içerisinde?
Hukuk ve adaletin olduğu yerde, kendimizce adalet avcılığına bürünmüşüz, insanlık kimliğimizi kaybedercesine.
Birbirini seven gönüller sevdaları için, gençlikten gelen coşkun duygularıyla bir karar verdiler diye, aileler ararsında vahim derecelere mi ulaşması gerek. Gerçekten ne oluyor bizlere böyle. Parlamaya hazır bir kıvılcım gibiyiz, her bir olumsuzluklar içerisinde...
Bizler ailemize yakışır bir şekilde, anne baba olarak yetkin bireyler olarak davranamazsak eğer, nasıl bir gençlik bekliyebiliriz ki gelecekten.
Hayatlarımıza değer biçtiğimiz yaşam standartlarımız bunlar mı olmalı. Giyimde,yemede,içmede kaliteyi arıyoruz ama yaşama kalitemize gelince öfkemize yenik düşmeye dünden hazırız...
Aşka, sevgiye en önemlisi insana değer verilmediği sürece, kaybeden hep bu gibi duygular içinde yaşayanlardır.Eğer buna yaşamak diyorlarsa.
Her gün yüzlerce benzer olay yaşanıyor. İnsana değen, insanla bütünleşmiş her haliyle. Benzerliğin yarattığı dram işleniyor hayatlarımızda. Keşke bunlar da yaşanmasaydı dediğimiz, engel olamadığımız onca olayların içinde. Trafikte yaşanan zincirleme kazalar misali. Ve bunlar ki, insanı maddi ve manevi yönden gerçekten hırpalıyor. Bu da bizi her zaman tartışılagelen üsluba yönlendiriyor.
İnsanlardan, oluşan resimler karştmıza çıkıyor olaylarıyla. Bugünkü durumda da anlayışsızlığın yer yer öne çıktığını görüyorum...
Polis merkezlerinde, mahkemelerde suç dosyaları gittikçe her geçen gün artıyor. Kesin ve yetkin cezalar uygulamaya girmedikçe, insanların hayatları birbirleri tarafından en ufak bir anlaşmamazlıkla tehlikeli boyutlara ulşabiliyor...
Can kaybına neden olan olaylar, her gündeme geldiğinde kınıyoruz, lanetliyoruz. Terörden farkı kalmayan, nice olaylar var ki. Bize yaşatılanların bilincindeyiz, bunun affı bile olamaz. Ama maalesef günümüz Türkiye` sinde gerçek suçlulara, anayasa kavramı içinde, adaletin vermesi gereken asıl cezalar verilmiyor!..
Herkes acı çekiyor... Biz acı çekiyoruz...Acı çektiğimiz için etrafımıza da acı çektiriyoruz. Hayatın güzelliklerini hep gözden kaçırıyoruz. Haksızlıklar, cinayetler, trafik kazaları ve bunun benzeri birçok olaylar aldı başını gidiyor. İnsan, insana değer vermek şurda dursun, ne saygı ne sevgi neredeyse hak getire. Keskin sirke küpüne zarar, düşünceleriyle yaşıyoruz.
Ne olurdu vicdanımızın sesini dinlemeyi bir bilseydik, mutsuzluğun kendisine mahkum etmezdik o zaman yüreklerimizi...
Konca güt ORHON
GEÇMİŞTEN GELECEĞE AŞK
Bir masal kurgulasam
Biraz geçmişten, günümüze dair aşk
Sevdanın yüreğinde sıcacık
Günümüzde aşklar bir bahar yağmuru
Saklambaç oynarcasına
Kim bilir, hangi yüreklere gizlenmiş
Bir masal kurgulasam Yarı gerçek, ah yarı hayal Acıların, öfkelerin olmadığı bir hayat Hayal bu ya, belki bir gün olur gerçek Şarkılarda, türkülerde kıpır kıpır sözlerle Yaşatmak bizim elimizde, bir bitsek Candır hayat, hayata dair yaşananlarıyla
Bir masal kurgulasam Gerçek anlamda yaşanan bir aşk Ama nerede o aşklar yaşanası Saklambaç oynuyor, her biri benimle Geçmişin aşkları, daha bir bambaşka Bir kahvenin kırk yıl hatırı varmış onlarda Şimdiki aşklar, geçici bahar havası içinde...
Konca gül ORHON