Tarih: 12.09.2013 19:25

KARADAĞ?DAN ENİNE BOYUNA LİSEYE GEÇİŞ SİSTEMİ

Facebook Twitter Linked-in

Olumlu, Olumsuz Yönleri ve Çözüm Önerileri

Eğitimle ilgili her gelişmeyi yakından takip ederek, sorunları ve sıkıntıları sürekli gündeme getirmeye devam eden Türk Eğitim-Sen Sivas Şube Başkanı Muzaffer Karadağ geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı?nın açıkladığı Liselere geçişle ilgili yeni sistemin birçok sıkıntıyı da beraberinde getireceğini savundu. Karadağ, yeni sistemin olumlu ve olumsuz yanlarını sıralayarak çözüm önerilerini de açıkladı.

Türkiye Kamu-Sen Sivas İl Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Sivas Şube Başkanı Muzaffer Karadağ, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı?nın açıkladığı Liselere geçişteki yeni sistemin velilerin kafalarını karıştırdığını belirterek, olumlu ve olumsuz yanları ile çözüm önerilerini basınla paylaştı.

Karadağ, ?Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI SBS?yi kaldırdığını, dershanelerin kapatılacağını bildirmişti. O açıklamadan sonra vatandaşlarımız heyecan ve endişe ile yeni sistemin nasıl olacağını bekler olmuştu. Bakanlığın açıkladığı yeni sistemle vatandaşın kafası iyice karıştı? dedi.

Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Muzaffer Karadağ şöyle devam etti:

?Yeni sistem neleri içeriyor? Ortaokul öğrencileri 6-7-8.sınıfta 12?şer sınava gireceklerdi. Birinci dönem altı, ikinci dönem altı sınava girerek toplamda 36 sınava girecekti. Kamuoyunun yoğun eleştirisi ve baskısı özellikle sendikamızın tepkisi üzerine Milli Eğitim Bakanı dün yaptığı açıklamayla adeta geri adım atmıştır. 6,7.sınıflarda gelecek iki yılda da sınav yapılmayacağını bildirdi. Bakanlık yeni sınav ihdas etmediklerini, öğrencilerin yazılılarından 12 tanesini Ankara?dan yapacaklarını söyledi. Özetle 8.sınıflarda 12 sınav yapılacaktır.?

Karadağ yeni sınav sisteminin olumlu ve olumsuz yanlarını şu şekilde ifade etti:

OLUMLU YANLARI

-         Öğrenciler kendi okullarında sınıf ve sıralarında sınava girecek olması öğrencilerin heyecanlanmasını, sınav stresini azaltacaktır.

-         Okulların başarıları daha belirgin olarak ortaya çıkacaktır. Popüler okuldan ziyade gerçekten başarılı olanlar görülmüş olacaktır.

OLUMSUZ YANLARI

-         SBS sadece 8.sınıflara bir sınav olarak uygulanırken yeni sistemle sekizinci sınıflara 12 sınav uygulanacaktır. Birinci dönem aralık ayında altı, ikinci dönem nisan ayında altı olmak üzere on iki sınav yapılacaktır, Sınav sayısı 12 kat artmıştır.

-         Son 11 yıldır, eğitim sistemimizin her bakan değişikliğinde sil baştan değişmesi milletimizi usandırmıştır. Sürekli değişmekten velilerin, öğrencilerin, öğretmenlerin adeta başı dönmüştür. Sürekli değişen sisteme uyum sağlanamamıştır. Bir vatandaşımız caddede bana ?Üç çocuğum var üçü de okullara başladıkları sistemle, okullarını bitiremediler. Sürekli değişiklikten usandık, bıktık? diyerek isyanını dile getirmiştir.

-         Öğrencilerin 12 yazılısının merkezi sınava dönüştürülmesiyle tüm öğrencilere aynı yazılı sorularının sorulmasıyla eğitimde fırsat eşitliği engellenecektir. Çünkü Çankaya?daki öğrencilerin eğitimi ile ücra bir köydeki öğrencinin eğitiminin aynı olmadığı yerde aynı sorulara cevap vermesini beklemek insafsızlık olacaktır. Oysa hedefimiz, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak olmalıdır. Temeli eksik olan öğrenciye Çankaya?daki öğrenciye sorulan soruları sormak fırsat eşitliğini engelleyecektir. Öğretmenler, öğrencilerin hazır bulunuşluk seviyesine göre değil, sınava göre eğitime yönelecektir. Bu durumda eksikleri olan öğrencilere işlenilen konular ağır gelecektir.

-         Öğrencilerin 12 yazılısının Ankara?dan yapılacak olması, veliler tarafından 12 ayrı sınav olarak algılanmıştır. SBS?nin (1 sınav yerine) sınav sayısının artması dershanelere olan ihtiyacı artıracaktır. Dershaneler kapatılsa bile adları değişerek varlıklarını sürdüreceklerdir.

-         Velilerin yoğun baskısıyla okullarda eğitim tamamen ötelenecek, öğretim yani akademik başarı ön plana çıkacaktır.

-         12 ayrı sınavla okullarda eğitime 12 gün ara verilecektir. 12 gün eğitim-öğretimi engellenmiş olacaktır.

-         Sınav sayısının artışıyla velilerin, öğrencilerin ve özel derse, dershanelere yönlenmesi artacaktır. Onlarca yıldır yarışmaya alışmış velilerimiz, öğrencilerini daha büyük bir yarışın içine sokacaklardır.

-         Yeni sistemle açık uçlu soruların sorulacak olması sınavların objektifliğini azaltacaktır.

-         Öğretmenlerin kanat notlarının toplamda %30 etkili olması çok iyi gibi görünmesine rağmen haksız rekabete yol açacaktır. Çünkü ülkemizin özel şartları vardır. Güney Doğuda çalışan öğretmenlerimizin üzerinde yoğun bir baskı vardır. Bu baskı sonucu her öğrenciye 100 tam puan vermek zorunda kalmaktadırlar. Bu durum haksız rekabeti sağlayacak Güney Doğulu vatandaşlarımızın çocukları haksız rekabetle en iyi fen liselerine girmelerine yol açacaktır.

-         Sınav sayısının artmasıyla velilerin, öğrencilerin üzerindeki baskı ve beklentisi artacaktır. Öğrenciler sosyal hayata ve kendine zaman ayırmayacaktır. Öğrenciler sınavdan sınava koşarak bir robota dönüşecektir. Yeni sistemle öğrenciler hayatlarını yaşamadan birer sınav canavarına dönüşecektir.

Gerek öğrencilerin gerekse velilerin yeni sistemle ilgili sıkıntılar yaşayacağını belirten Muzaffer Karadağ çözüm önerilerini şu şekilde sıralayarak düzenleme yapılmasını talep etti:

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

-         Her öğrenci sınava girmemelidir.

-         Sınav sekizinci sınıfta bir defa yapılmalıdır.

-         5,6,7. sınıf not ortalamaları 4,50?nin üzerindeki öğrencilerin sınava başvuruları alınmalıdır. Böylece sınava giren bir buçuk milyon öğrenci yerine yaklaşık 200-250 bin civarındaki başarılı öğrencilere sınav yapılmalıdır. Bu öğrencilerde kendi aralarında girecekleri sınavla fen ve sosyal bilimler liselerine yerleşmeleri sağlanacaktır. Kalan öğrenciler mahallesindeki, en yakın liseye kaydını yaptırmalıdır. Böylece dershanelere olan ihtiyaç azalacaktır.

-         Öğrencilerimize 5,6,7,8.sınıflarda yönlendirme eğitimi yapılmalıdır. Her öğrencinin sınava girmesi yerine özel yetenek, ilgi ve alanlarına göre meslek liselerine ve mesleklerine yönlendirilmelidir. Böylece öğrenciler yetenekleri doğrultusunda eğitilmiş ve kısa yoldan hayata atılmış olmaları sağlanacaktır.

-         Bunlar uygulandığı takdirde iki milyon öğrencinin üniversite sınavına girmelerine gerek kalmayacaktır. Üniversiteyi bitirmiş yaşı 25-30?a gelmiş ama işsiz kalmışlar ordusunun sayısı da azalacaktır. Küçük yaşlarda ilgi ve yeteneklerine göre eğitilerek meslek sahibi olmaları sağlanacaktır.

-         Eğitim-öğretimde hedefimiz fırsat eşitliğini sağlamak, umut tacirliğine son vermek olmalıdır. İlkokula başlayan her çocuğun sınavlara girmeleri, velilerine boş yere umut aşılanması sona erecek, yetenekleri doğrultusunda eğitilecektir.

-         Eğitim sağlık, savunma, ekonomi mutlaka milli ve devlet politikasıyla yönetilmelidir. Her hükümet hatta bakan değişikliğinde sil baştan sistem değişikliğine son verilmelidir. Eğitimin tüm paydaşlarının eşit katılımının sağlanacağı şuura karaları bağlayıcı olmalı 3 aylık 3 yıllık, 300 yıllık eğitimde devlet politikaları oluşturarak bunlara sıkı sıkıya bağlı kalmalıyız.

-         Dershaneler ihtiyaçtan doğmuştur. Eğitim sınav ve dershane değildir. Bunlar sonuçlarıdır. Önemli olan eğitimin niteliğini artırmaktır. Sınavlar azaltılmadan dershanelere olan ihtiyaç azalmaz. Dershanelere giden sınav sayılarını azaltarak dershanelere olan ihtiyacı azaltarak kendiliğinden kapanmalarını sağlamış oluruz. Psikolojideki ?Sönme? olayı gibi dershane ihtiyacını azaltırsak onlar kendiliğinden kapanacaktır.

-         Çocuklarımızı nitelikli insanlar haline getirmek için beceriler kazandırmalıyız. Daha kaliteli eğitim verme yollarını aramalıyız. Niceliklerden ziyade nitelikleri aramalıyız. İçerikle ilgilenmeliyiz.

-         Dünyada sınavsız eğitim öğretim yok ama bizdeki gibi çok sınavlı bir ülke hiç yok denecek kadardır. Sınav sayısını azaltmalıyız.

-         Düşünen çalışan, üreten, seven(Allah?ını, Peygamberini, vatanını, bayrağını, milletini), sevilen sevgisini ortaya koyabilen, uzlaşmacı ve hakkını aramayı bilen nesiller yetiştirmeliyiz.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —