Ilık bir Ankara gününde çıkıp şöyle bir Hacıbayram, Ulus, Kızılay dolaşmak ne güzel olur diye beklerken, bu fırsatı sömestr tatilinde yakaladım.
Beğensekte beğenmesekte Ulus?un, Ankara Kalesinin, Hacıbayram?ın çehresi hızlı bir değişim geçiriyor. Belki benim Ahşab?a karşı farklı bir hissiyatım olduğundan yapılan çalışmaları olumlu bulmaktayım.
Ankara Kalesi o eski günlerine kavuşacaktır mutlaka ama konuyu Sivas?a taşımak lazım, şöyle ki neredeyse Ankara Kalesine yakın bir durumda olan Sivas Kalesi var, çevre düzenlemesi yapılması ve ahşabın yeniden canlandırılması gereken. Günümüzde sıfırdan dahi yapılabilecek imkanlar varken illaki eskiyi tamir etmek restorasyonunu yapmak şart değil.
Sivas?ı dışarıdan izlerken sık sık yerel basında dillendirilen Kale Evleri Projesine ve konu ile ilgili söylemleri yakından izleme ve inceleme imkanım oldu. Ki geçen yıl gazetemizin köşe yazarlarının bir araya geldiği toplantıya sayın Belediye Başkanı Doğan ÜRGÜP bey?de katılmış, Kale ile ilgili soru kendisine sorulduğunda yapılacak çalışmaları birkaç başlıkta belirtmişti.
Sayın Başkan; ?öncelikli olarak Kamulaştırma çalışmalarının tamamlanacağını daha sonra yıkılması gereken yerlerin yıkım çalışmalarının yapılacağını ve alacakları bir makine ile Kale?nin eski surlarını gün yüzüne çıkarıp, yeşil alan çalışmalarının devam edeceğini ve hatta o makine geldiği zaman biz köşe yazarlarını da davet ederek birlikte örnek bir inceleme yapılabileceğini?, söylemişti.
Günümüz dünyasında kültür ve turizm gelirlerinin ülkelerin ekonomik kaderlerini belirlediği ortada iken Sivas gibi kendisini kültür ve turizm kenti diye lanse eden bir kentte bu çalışmalar neden yapılmaz, yapılamaz.
Hali hazırda daha önceki dönemlerde Belediyenin Mimar Turgut CANSEVER?e hazırlatmış olduğu bir proje vardı ve hatta bir zamanlarda belediyenin girişinde maketinin dahi sergilendiği proje gerçi şimdilerde o da kayıp ama olsun en azından projeye ait bilgiler atılmadı ise duruyordur bir yerlerde.
Başka şehirlerde yapay kaleler oluşturup, turizme katkı sağlanırken bizim elimizdeki mevcut kalemizi değerlendirmememiz biraz garip kaçmıyor mu?
Sivas?a ait özel bir mahalle burada vücut bulursa kimbilir belki kültür ve turizmin yanı sıra sinema sektörünün de değerlendirebileceği bir mahalle haline gelebilir.
Sivas?ın kaderini belirleyecek önemli projelerden biri Kale Evleri Projesi belki Sivas?ın bir yüz yıl ötesini şekillendirebilecek proje bu nedenle Kale?nin daha işlerlikli değerlendirilmesi gerekmekte.
Başkan Doğan ÜRGÜP?ün Kale?yi dikkatlice ele alacağım demesi bende memnuniyet yaratmışken, aradan epey zaman geçmesine rağmen ciddi adım atamamasını da anlamış değilim. Biliyorum ki Sayın Başkan sık sık Ankara?ya gelip gitmekte, kendisinden bir ricam olacak en azından çıkıp şu Ankara Kalesinde, Hacıbayram?da yapılan çalışmaları yerinde incelese de alıp bu projeyi Sivas kalesinde nasıl değerlendirebilir onun çalışmasını yapsa. Gerçi buna da pek zamanı kaldığını düşünmüyorum.
Okumalık: Divan edebiyatına olan hakimiyeti ve her yazdığı romanla yüz binlerin kalbini feth eden İskender Pala?nın 2012 yılında yayınladığı ve Yunus Emre?yi anlattığı ?Od? isimli romanı. Romanın her sayfasında Yunus`un hamlıktan saflığa geçişini okuyacaksınız. ?Od? bir Yunus Emre romanı; Âşık Yunus, Miskin Yunus... Derviş `Yunus` Varsın onu da desinler. Mutlaka okuyun?
Dinlemelik: Elim bir trafik kazasında yitirdiğimiz Kıvırcık Ali?ye ait Best Of çalışmaların derlendiği yeni albümü müzik marketlerde, raflarda yerini aldı. Mutlaka dinleyin?
İzlemelik: 2003 yılında sonlanan İnat Hikayeleri projesinin yapım ve çekim öyküsünü anlatan İnadına Film Çekmek bu doğaçlama filmin belgeseli. Film, Kurtiz ve Çelik`in yola koyulma aşamasından, Çıldır Gölü`nün üzerinde kurulan bir sinema perdesinde köylülerin İnat Hikayeleri filmini seyretmesine kadar geçen tüm aşamaları belgeliyor... "İnadına Film Çekmek". Mutlaka izleyin?
Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere, sağlıcakla kalın?
a.derviskaptan@hotmail.com
