Tarih: 13.09.2012 12:19

İKİNDİNİN GÖLGESİ BÜYÜK OLUR

Facebook Twitter Linked-in

Olmayanı vaat etmek, duymak istenileni söyleyerek yürekleri okşamak, ortak bir düşman yaratarak etrafını doldurmak falan derken, kitle psikolojisine hitap eden bütün yöntemleri deneyen Sayın Başbakan iyice sıkıştı.

On yıldır çok şey söyleyen ama hiçbir şey yapmayan Sayın Başbakan, her zaman geçer akçe olduğuna inandığı, bel altına vurma alışkanlıklarına daha da bir sarılır oldu.

Hadi diyelim ki, Ulusal bütünlüğü savunan, bölgede ve dünyada barış temennisini her fırsatta dile getiren, devleti kuran parti olmanın verdiği refleksle vatanın her karış toprağını sahiplenen CHP ye saldırmasını anlamak mümkün.

Asıl anlamadığım, davulla zurnayla karşılayıp Habur?da beraber festival düzenlediği, Oslo?ya kadar en güvendiği adamlarını gönderip taltif ettiği, onları arkasına alarak Sivas?tan ötesine benden başkası geçemez diye meydan okuduğu, Sayın Öcalan diyerek aklındakini diline vurduğu kadrolara neden saldırıyor inanın aklım ermiyor.

Evet, BDP?lileri kastediyorum. Sayın Öcalan, Sayın Zana, Sayın?., Sayın?. derken çoğalttığı Sayınlar şimdi ayağına dolanıyor.

Bölgesel güç yaratıp, ona gerekenden fazla önem vererek 2-3 seçim kazanmanın yollarını aramakla, günü idare etme pahasına ülkenin federatif yöntemle daha iyi yönetilebileceğinin sinyallerini göndermekle olmuyor bu işler.

Bu işler Kaddafi?yi, Mübarek?i, Esad?ı satmakla ya da Irak?ta, Rusya?da muhalifleri destekleyerek Sam Amcanın ileri karakolu olmakla olmuyor tabi ki.

Sıfır komşu, çok sorun dönemi ile içte ve dışta bunalan hükümet, beceriksizliğini gizleyemeyeceğini artık görüyor.

Yalaka basın, yalaka bürokratlar, yalaka aydınlar(!) da, doğaları gereği yavaş yavaş mevziyi terk etmeye başlayınca bir panik, bir panik ki evlere şenlik.

Kanla çizilen sınırları Sam Amcayla yeniden dizayn etmeye çalışan kadrolar, hadlerini aşarak neredeyse evlerde bile bayrak astırmayacaklar.

23 Nisan, 30 Ağustos, 29 Ekim dahil önemli günlerden alerji duyan hükümet, yokluklar içinde destan yazan, kalkınmanın temelini başlatarak bütün yurda yayan, onurlu ve dik duran bir millet geleneğinden geldiğini her fırsatta tekrarlayan kadroları hafızalardan silmeye kalksa da boş.

Buraya kadarmış.

Sandık yaklaşıyor, panik artıyor.

Mevki, makam ve paradan beslenen kadroları kazan kaldırmaya başladı bile.

Koltuk sevdası önem kazanınca Vatan Millet Sakarya demekle olmuyormuş demek ki,

Milletvekili olmazsam Belediye Başkanı, Başbakan Olmazsam Cumhurbaşkanı?

Anadolu?da güzel bir tabir vardır:

Derler ki:?İKİNDİNİN GÖLGESİ BÜYÜK OLUR?

Belli vakitlerde gölgen seni olduğundan büyük gösterebilir ama adı üstünde İkindi.

Sonrası akşam: Yani, günün sonu.

Belki de, belki de: Yolun Sonu.

Ne dersiniz? 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —