New York City şehrinin Harlem semtinde bir ev... Gün gibi parlayan yüzüyle eski bir tabutun içinde boylu boyunca uzanmış yatan cansız bir beden.1965 yılında yaptığı bir konuşma sırasında tam on altı el ateş edilerek şehit edilen siyah özgürlük hareketi lideri Malcolm X?in naaşı
Ziyaretçiler şaşkın ve ne yapacağını bilmez bir halde Malcolm X?ın cansız bedeninin başında bekliyorken, cenaze evinin kapısından içeriye bir adam girer birden tüm haşmetiyle? Herkes ?bu adam kim?? diye birbirlerine bakarken, beraberindeki on adamıyla birlikte Malcolm X?in kanlı bedeninin yanına yaklaşan beyaz sarıklı, uzun beyaz sakallı ve tahta asalı bu adam; Sudanlı Şeyh Ahmed Hasan?dan başkası değildir. Kardeşini son bir kez görmeye gelmiştir, metanetli ama üzgündür? Yolları çok eskiden Mekke?de kesişmiştir bu iki güzel adamın ve orada arkadaş-kardeş olmuşlardır. Aralarındaki bu Müslüman yoldaşlık hukuku Şeyh Hasan?ın kalbinde derin bir şekilde yer etmiştir. Malcolm kardeşinin şahadet haberini alır almaz koşup gelmesine yol açan bir vefa duygusuna dönüşmüştür çoktan.
Kardeşinin cenazesinin başındadır işte şimdi Şeyh Hasan, herkes büyük bir merakla bu yaşlı bilgeyi izler. Önce üzerindeki tüm batılı kıyafetleri özenle çıkarır ve dualar eşliğinde İslami usullere göre defne hazır hale getirir kardeşinin bedenini. Sonrasında cenaze namazını kılarlar hep birlikte. Şeyh Hasan metanetli ama üzgündür.
?39 yıl? gibi kısacık hayatına büyük mücadeleler sığdıran Afro-Amerikan Müslüman hareketinin ?militan? ve ?karizmatik? lideri Malcolm X(1964 yılında ?Hacı? olduktan sonra aldığı adıyla ?Hacı Malik el Şahbaz?), 1965 yılında Manhattan?da bir salonda konuşma yaparken üç kişi tarafından düzenlenen bir suikastle şehit edilir. Suikastin kimler tarafından düzenlendiği konusu, bugün bile esrarını korumaktadır.Fakat, Malcolm X suikastini gerçekleştiren Elijah Muhammed önderliğindeki ?İslam Milleti? mensubu üç kişiden biri, 1979 yılında basına; ? İslam Milleti organizasyonuna sızan üst düzeyde bir FBI ajanının Malcolm X?in suikasti komplosunda yeraldığı? bilgisini vermişti!!!!!(
Mark Zepezauer, CIA?nın Büyük Operasyonları, İstanbul, Kaynak Yayınları, 1996, s.54)
Anti-Emperyalist ?üçüncü dünyacı? liderlerle ?sıkı-fıkı? ilişkiler geliştirmesi, Kuzey Amerika?da ?bağımsız bir zenci devleti kurma projesi?, 1964 Nisan ayında ?Hacı? olmasının ardından ?tüm Müslümanlar kardeştir? ana düşüncesine dayalı gerçek İslami anlayışı keşfetmesi, ABD egemen çevrelerini çok endişelendirmişti doğal olarak.
Kısacık ömrünün son bir-iki yılında ünlü yazar Alex Haley ile birlikte ?otobiyografisini? kaleme alırken şunları söylüyordu:
?Bu kitabı tamamlanmış haliyle okuyacak kadar uzun yaşayacağımı sanmıyorum. Her sabah uyandığımda, yine ödünç alınmış bir gün yaşayacağım diye düşünüyorum. Her günümü, çoktan ölmüş biri gibi yaşıyorum??
Henüz dört yaşındayken evleri ?ABD ırkçı örgütü Ku Klux Klan? çeteleri tarafından yakılan, beyazlar tarafından öldüresiye dövüldükten sonra arabalar tarafından çiğnensin diye yol ortasına bırakılan çok sevdiği babasının ölümüne şahit olan, yaşadığı trajediler yüzünden akıl hastahanesine düşen ve burada vefat eden annesinin acısını iliklerinde hisseden, çocukluğunun ve gençliğinin büyük bir kısmını sokaklarda serserilik yaparak ve başıboş bir şekilde geçiren, Kızıl Haç?ın boş yara bandı kutularına sakladığı esrar paketlerini satarak geçimini sağlayan, hırsızlık çetesi kurup işyerlerini soyan ; demiryolları işçisi, bar fedaisi, ayakkabı boyacısı, esrar satıcısı, piyango biletçisi gibi sıfatlarla Harlem?in tüm bataklıklarına girip çıkan suç işlemeyi sıradan bir iş haline getiren Harlem?li bir genç olarak işlediği bu suçlar onu hapishaneye taşıyacak, yaşadığı bu yedi yıllık hapishane hayatı sırasında da İslam?la(bilinen İslami anlayıştan çok farklı olsa da) tanışacaktır?. Hapishaneden çıktıktan sonra bu kez Harlem?e değil, Detroit?e gidecektir, Elijah Muhammed önderliğindeki ?National of Islam?a(İslam Milleti)? katılmaya. Gerçek İslam düşüncesi ancak hacca gittikten sonra kafasında netleşebilmiştir lakin bu kez de şarkısı yarım kalır.
1946-1952 Yılları arasında hapiste yatarken kendi kendini yetiştirir. Hapishane kütüphanesindeki kitapları büyük bir iştahla okuyarak kendi kendini yetiştirir. Nitekim sonraları esprili bir şekilde hapishane hayatı hakkında şunları söylerdi; ?Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa, üniversiteden sonra hapishanedir. Üniversiteyi Harlem sokaklarında tamamladım, doktora tezini de hapishanede hazırladım?
Malcolm X, hapishanede yatarken, Elijah Muhammed önderliğindeki ?İslam Milleti? mensubu kişilerle tanışır. Tanıştığı bu kişiler vasıtasıyla, İslam?la tanışma şansı bulur.1952 Yılında , Elijah Muhammed?in yanına gider. Hapisten çıktıktan sonra yaptığı ilk şeylerden birisi de ?Little? olan soyadını, Afrikalı bilinmeyen atalarına atıfla ?X? olarak değiştirir. Hatiplik yeteneği, karizması, bilgisi, teşkilatçılık yeteneği, çalışkanlığıyla kısa zamanda hareketin Elijah Muhammed?den sonraki ?ikinci adamı? konumuna yükselir. Malcolm X?in bu hareket içerisindeki bu çok hızlı yükselişi, hareket mensupları arasında kıskançlıklara sebep olur.
Önceleri çok saygı ve sevgi duyduğu hareketin önderi Elijah Muhammed?le ilişkileri, ?Elijah Muhammed?le genç bayan sekreterleri arasında ortaya çıkan dedikodular? yüzünden bozulur. Malcolm X, basına verdiği demeçler yüzünden pek çok kereler Elijah Muhammed tarafından uyarılır. ABD Başkanı John F. Kennedy?in 1963 yılında Dallas?ta düzenlenen bir suikastle öldürülmesi sonrasında gazetecilere yaptığı;?Bu tavukların tünemek için yuvaya dönmesidir. Tavukların tünemek için yuvaya dönmeleri, yaşlı bir çiftçi çocuğu olarak beni hep memnun etmiştir? şeklindeki açıklamalar ikisi arasında zaten gergin olan irtibatın tamamen kopmasına sebep olmuştur.
1964 Yılının Nisan ayında Hacc?a gider.
Hac ziyaretini yapan bütün
Müslümanların, hangi ırktan, sosyal kesimden, etnik kökenden olursa olsun, iki parçadan oluşan, dikişsiz, beyaz örtü ile örtünerek ?eşitlenmesi? onu çok etkiler. ABD?ye bambaşka bir insan olarak döner. Bundan önce, Zenci ırkçısı ve beyazlardan nefret eden bir insanken, şimdi teninin rengi ne olursa olsun bütün insanları kucaklayan ve onları ?kardeş? olarak gören bir insan haline dönüşür.Elijah Muhammed önderliğindeki ?İslam Milleti? hareketinden koparak ?Afro- Amerikan Birliği? hareketini oluşturur.Adını İslami çağrışımlar yapan ?Hacı Malik el Şahbaz? olarak değiştirir.Fakat, yeni çalışmalar yapmasına, bu dönüşümden çok rahatsız olan ABD derin devleti tarafından organize edilen ve 21 Şubat 1965 yılında Manhattan?da bir salonda konuşma yaparken gerçekleştirilen bir suikastle son verilir?.
Yaptığı bir konuşmada şunları söylüyordu;
"Ben bir Amerikalı değilim. Ben Amerikanizm?e kurban edilmiş yirmi iki milyon kara insandan biriyim. Bir maskeli sahtekârlık olmaktan öte hiçbir anlam taşımayan demokrasiye kurban edilmiş 22 milyon kara insandan biri. Bundandır ki burada durup size hitap eden bir Amerikalı, yahut bir vatansever, yahut bayrağa selâm duran biri, yahut bayrak dalgalandıran biri değildir; hayır, ben bunlardan hiçbiri değilim. Ben konuşuyorsam, bu Amerikan sisteminin bir kurbanı olarak konuşuyorum. Ve ben Amerika`yı ona kurban edilmiş birinin gözüyle görüyorum. Hiçbir Amerikan rüyası gördüğüm yok; ben bir Amerikan kâbusu görüyorum"