Son günlerde gündemimizde ve sütunlarımızda (misafir etmeden) yer verdiğimiz, bazılarının aklından geçen malum şahsi değil, bir yiğit dava adamı;
OSMAN YÜKSEL SERDENGEÇTİ?yi anacağız.
Ölümün üzerinden 30 yıl geçen ?Bağrıyanık? (1) Anadolu yiğidinin ölüm ? doğum yıldönümü olmasa da içinde yaşadığımız şu günlerde ki yalakalık, zübüklük, yanar dönerlik, parayla kalemi satmak (say say bitmez) ve güce yatanların hal-i pür melalini görünce merhumun yaşamından bir demet sunacağız.
Gazetemizde ?Meclis?te 25 Delikanlı? başlığıyla sloganlaşan bu söze takılan tele? tetikçilerin! ?PIRASADAN TÜFEK, OSSURUKTAN MERMİ? kıvamındaki tehditlerini okuyunca, merhumun siyasi yakın tarihimize mal olmuş ?Meclisin yarısı hıyar? sözünü hatırlayarak, bu sayede yazımıza da ilham olmuştur.
Kendi ifadesiyle ?8 KERE HAMPUS 1 KERE MEBUS? olan Osman YÜKSEL, meclis kürsüsünde CHP?li vekillerin protestolarına ?Meclisin yarısı hıyar? demişti.
Başkan?ın sözünü geri al ikazıyla tekrar kürsüye gelen Serdengeçti; ?Lafımı düzeltiyorum, bu meclisin yarısı hıyar değil? diyerek tarihe geçmiştir.
Okuduğu fakültenin son sınıfında okuldan atılan bu cesur adam ?Ağzının sağ yanıyla Kur?an okuyan, sol yanıyla kızıl ıslıklar saçan bakan? dediği CHP?li Hasan Ali Yücel?e yazdığı dilekçe de;
?YÜKSEK VEKÂLETİN ALÇAK VEKİLİNE? diye başlayıp ?Beni tuttuğum davadan yücel değil ecel gelse döndüremez? diye bitirip tekrar mahkemece tutuklanır.
66 Yıllık hayatının büyük bir kısmı akıl almaz mücadelelerle geçen hapishaneye ?Evim? diyen sempatik ve cesur bu insan; yakalandığı Parkinson hastalığıyla bile dalga geçerek ?Ne güzel araba markası gibi bir hastalığım oldu? diyecek kadar, Necip Fazıl?ın deyimiyle ?Kravat gibi ölümü de takmamıştır.?
Milli Piyango ve milli Şefi kastederek ?2 Milli?den hariç hepsini seviyorum.? Diyen SERDENGEÇTİ, Milletvekili olunca kravatı uçkur bağı! Niyetine pantolonuna bağlamıştır.
Kendi meşrebindeki arkadaşlarının öğlen yemeği davetindeki yemek çeşidini görünce ?Sizin bir öğünde yediğinizle, ben bir fakir öğrenciyi bir ay beslerim? diyecek kadar paraya önem vermeyen bu insan;
?İslamcı?ların ekonomi ve iktidara sahip olduğu, ?Mağlubun galibi taklit etme? zilletine düşülmüş bu günlerde eminim ki aynı dik duruşu cesurca gösterirdi.
?Allah kulunun üzerinde nimetini görmek ister? sözünü kapitalist tekstilcilerin? (Naçizane kanaatim) uydurduğu yorum gibi algılayıp lüksün, israfın, görsel ihtişamın içinde yüzen Müslümanlar; yama tutmayan yırtık elbisesi içindeki Osman YÜKSEL?i ne kadar okudular ne kadar anladılar?
İslamcı ve ülkücülere ilham kaynağı olmuş bu dava adamını; ezan ? bayrak ? kitap diye koltuğa oturup sonra da ; ?Dini bu işlere katma? diyecek kadar sekülerleşenler ne kadar anladılar?
Koltuk ve menfaat için kulis tipi pazarlıklara ?İstişare sünnettir? diyen ahmaklar, Meclisin döner kapısından girerken ?Döneklik buranın kapısında başlıyor? diyen dobra insanı ne kadar anladılar?
Osman YÜKSEL SERDENGEÇTİ gibilere bu günde; ne kadar çok ihtiyacımız var? değil mi?
İsraf günahtır dersen katılır güle güle
Binlerce Lira verir birkaç metrelik tüle
Saçlar kuaför ister, pamuk eller manikür
Vücuda masaj lazım, ayaklara pedikür.
***
Oğlan hoppa, kız züppe, ana sürtük, baba kaz
Bundan daha asri aile olamaz
Asriliğin manası edep, irfan demektir
Bizdekine gelince düpedüz bo. Yemektir.
Osman Yüksel SERDENGEÇTİ
(1) Bağrıyanık: Serdengeçti?nin bir sayı yayınlayabildiği mizah dergisinin ismi.