?Böyle Yazılar Fazla Okunmaz?? diye bir başlık seçtim ama sandığın gibi yazı fazla okunsun diye değil, gerçek bu olduğu için? Kim ister ki içini ?olduğu gibi- gösteren bir aynaya bakmayı? Kim cesaret edebilir tüm çıplaklığıyla karşısında duran kendiyle konuşmaya? Kim dayanabilir buna?
Zor da olsa bir deneyelim birlikte olmaz mı? Bir dakika, beş dakika, ne kadar dayanabilirsek işte bir alalım şu sihirli aynayı karşımıza. Alalım da biraz konuşalım onunla. Kim bilir belki ufacık da olsa bir değişiklik yapmamız gerektiğini görürüz ve kim bilir o ufacık değişiklik ummadığımız kadar büyük sonuçlar doğurur hayatımızda?
Habire dürüstlükten dem vururuz ya hani, söylesene hangimiz her zaman herkese karşı dürüst olabiliyoruz ki? Nefret ettiğin halde yüzüne gülmek zorunda kaldığın biri olmadı mı hiç?
Hani böyle elini kolunu bağlayan şeyler olmasa her şeyi bir çırpıda söyleyecek hatta bir kaşık suda boğuvereceksin ama işte o prangalar? Hiç durmak zorunda kalmadın mı?
Hadi canım! Gerçekten hiç olmadıysa böyle bir an çok şanslısın. Bir bakıma da çok şansızsın aslında çünkü insanın kendi duygularına ait sınırları öğrenebilmesi de büyük bir nimet bence?
?Şeytanın Avukatı?nı izlemişsindir. ?Kibir, en sevdiğim günah!? repliğini de hatırlarsın öyleyse. Evet, kibir? Hani şu hep başkasında net bir şekilde görüp ayıpladığımız, bizim gibi meleklerde hiç ama hiç bulunmayan o kötü huy -ya da davranış şekli her neyse- . Gerçekten hiç yanından bile geçmedin mi onun?
Yani şimdi sen, hayatının hiçbir döneminde bir başkasını kendinden daha aşağı ?hadi eksik diyeyim- görmedin ve hiçbir zaman da kendini şöyle etraftakilerden daha bir yukarılarda hissetmedin mi?
Ciddi misin yahu! Hiç olmadı mı gerçekten? Hocam şaka maka sen bu meleklik mertebesine baya yakınsın benden söylemesi? Ne diyelim yolun açık olsun?
Bir de şu çok bilinen ?Üç Maymun? oyunu var. Aslında her şey çok nettir ve bahsi geçen o her şey gerçekleşirken senin bilincin de gayet açıktır ama sorulduğunda duymamış, görmemiş, bilmemiş olursun ya o mevzu? Sen bu oyunu da oynamamışsındır muhtemelen. Dur öyleyse biraz daha açayım, belki hatırlarsın:
Çoğu zaman sana dayatılan korkular ve bazen de kendi çıkarların için oynadığın bir oyundur ?Hoş ikisi de aynı kapıya çıkar ya-. Üç maymun da sen olursun, başrolsün yani, çok havalı? Neyse, sessiz kalarak ya da asla birbirini tutmayan muhteşem yalanlar söylemek suretiyle başlatırsın oyunu ve kaçınılmaz son gelip gerçek ortaya çıkıncaya kadar da oyun devam eder.
Dünyada ne kadar insan varsa bu oyunda da o kadar başrol vardır ve o rolü kim oynarsa oynasın tek bir sonuç çıkar: Komedi? E tabi olaya ve kişiye göre komedinin türü de değişir? İşte böyle?
Yok artık! Böyle bir oyunu duymadın bile öyle mi? Hocam sen Dünya?da olduğuna emin misin? Zahmet olmazsa etrafına şöyle bir göz gezdirsen?
Vesaire? Vesaire?
Bu ayna da azıcık haddini aştı mı ne? Neyse, hiç merak buyurmayalım biz, nasılsa otomatik had bildiricilerden bol bol var her tarafta. Onlar bu işi seve seve yaparlar? Onların bilemediğini insanların içindeki gerçek aynaları mı bilecek yahu? İş olsun bizimki de?
Hocam, öyle ya da böyle bak ne güzel sohbet ettik seninle. Gel bu sözlerimi hafife alma: Ne olursa olsun kendini asla kandırma. Bırak başkaları gülsün, eleştirsin ve hatta gitsin isterse? Sen olmadıktan sonra onların da bir anlamı yok zaten. ?Şu olmadan yaşayamam? dediğin her ne varsa bil ki o ancak seninle anlamlı, sen yoksan o da bir hiç işte. Gel beni dinle, önce kendini her şeyinle bir kabul et?
Ne melek ne de başka bir varlık değilsin ?İNSAN?sın sen? İyi de içinde kötü de? Elbette hangi yolu seçersen ona göre değişir hayatın ama yol seçmek başkalarının seçimlerini eleştirmekle olmuyor işte. Sürekli kendini temize çıkarmakla da olmuyor? Gel vazgeçme gerçeklerden? Vazgeçme kendinden?
Senden başlamayan hiçbir yolda kendini bulamazsın. Kendini bulmadan ?YAŞADIM? diyemezsin? Sana verilen aklı ve kalbi kullan artık? Hadi!
Ha bu arada ?Bu ayna da hep kötü şeyleri mi gösteriyormuş ? deme. İyilerle bol bol çevrili zaten her yanımız. Çok kandırdık kendimizi yalan mı? Ayrıca, kötü dediğimiz şeyleri görmezden gelmek yerine onları da kabullenip gerçeği öğrenmedikçe asla tamamlanamayız?
Yine görüşeceğiz? Şimdilik hoşça kal?
?