BİNGO? NİGHT CLUP KAPANIYOR

?Bir konu karşısındakini usandıracak kadar anlatıldığında amacına ulaşmış olur.?

Şahsımda, sanki; bu söze uyarcasına defalarca dile getirdiğim Ticaret ve Sanayi Odası?nın çatı katında bulunan içkili restoranı ?Night Clup? sloganıyla Sivas?ta tanınan mekanın kapatılması hasebiyle pek bahtiyar oldum.

Ta başından beri, Odaların kendi üyelerine rakip olacak işlere girmesinin sakıncalarını, kendi ?KİT?ini oluşturmasını, işletme konusunda akçeli işlerin şaibeye açık olduğunu hele ki, içki masasında şehirde yatırım ? üretim gibi konuların sakat doğacağını söyleyenlerdenim.

İşin ?DİN? kısmına girmeden?

Zira; daha kolay olmasına rağmen RASYONEL olmak adına.

Geçmişteki akl-ı evvel bazı yöneticilerin, böylesi mekânlarda ?Ortaklıklar kurulur, fikirler üretilir? safsatasıyla, meclisinde evet oyu veren üyelerinde vebaliyle başlayan bu garabet durum,

Yeni mecliste oluşan diri bir muhalefet tarafından ilk icraat olarak sonlanacaktır.

Burada, dikkat edilmesi gereken, Osman Yıldırım ve avanelerinin daha spesifik veya daha gizli ve zulalı! Bir mekan oluşturma durumları olabilir.

Çünkü seçim öncesinde yaptığı basın toplantısında, daha doğrusu bizleri hedef aldığı sohbette! Çatı restoranı kulüp vari daha özel gibi bir şeyler düşündüğünü geveledi.

Buradan hareketle; sosyologlarımızdan af dileyip, kenarından onların sahasına dalıp, kulüp ? mekan ? eğlence ? yeme, içme sektörlerinin geçmişini (tövbe tövbe) geleceğini moda deyimiyle TREND leri irdeleyelim? ki?

Ele aldığımız konularda temel eksenin ?demokrat olmak? fikri olduğu da anlaşılsın.

Cumhuriyetin kuruluşuyla başlayan MODERNleştirme politikaları sürecinde, Anadolu şehirlerinde gündelik yaşamı etkileyecek ?Subay ve kamu lojmanları? marifetiyle özendirilecek aile modeli oluşturulurken?

?Ordu Evi ? Kamu lokalleri ? şehir kulüpleriyle de gece hayatının modeli toplumlara empoze edilmiştir.

(Unutmazsak bu konuyu geniş ele almak lazım)

Şehirlerde yeni oluşturulmaya çalışan yerel, sözüm ona burjuvanın ya da elitlerin (!) bir araya gelmeleriyle şehir kulüpleri merkezden kenarlara yayılan batakhanelerin taşıyıcısı ve rol modeli olmuştur.

(Elit kelimesini cinim mekirim kadar sevmem. Ebu Cehil?de dönemin elitiydi.)

Sinema ile başlayıp TV ile devam eden internet teknolojisiyle sonlanan bu günlerde eğlence mekanları da gelişen ekonomi ve oluşan ?Din? ahlak algısıyla yeni formasyonlarla devam etmektedir.

Konumuza dönecek olarsak; Kulüpçülük, 70?lerin modası olup, ?Hulusi Kentmen? tarzı, fularlı, ipek pijamalı, röpteşambırlı zenginlerin döneminde kalmıştır.

Lakin bizim bazı yeni para zenginleri! Durumlarının ilk evresini yaşadığı için aynı süreçten devam etmek zaruretinden midir ya da içindeki ukdeden midir bilinmez, akılları kulüpçülükte kalmış olabilir.

Oysaki 10 yıl önce batı ülkelerinde başlayan, ekonomik kriz ile de bağlantılı; para kazanma ve harcama şekillerinin rasyonel kullanımıyla ilgili yeni algıların oluşumuyla, sabahlara kadar açık eğlence ? yeme mekânları kapanırken bunun yerini nitelikli yeme ? içme konseptleri almaktadır.

Bu rüzgâr şu anda İstanbul?da kendini hissettirmekte olup, Boğaz?daki Reina ? Sortie gibi popüler mekânların yanında 12 Milyon Euro?luk yatırımla içkisiz yeni işletme açılacak olması bunun göstergesidir.

?Pub? (1) larla başlayan ?Bistro Cafe? (2)yle devam eden yeni dönemde, yeme ve para kapasitesi yükseklerin sevdiği ?Steak House?(3) denilen etoburluğun zirvesi mekanlar moda olurken, bizimkilerin 70-80?lerin modası ?Özel Kulüpçülük peşinde olması;

Bu şehrin nerelerde kaldığının da tezahürüdür.

***

Konuyu geniş alma sebebim; Osman Yıldırım?ın bizler hakkında ?Fikirleri Yok? sözüne cevap niteliğindedir.

Kendisi paralı kalemşörleriyle tehditler savuracağına, ekibimizin yeni fikirler bombardımanına hazır olsun.

Aklı ve yüreği yetiyorsa?

(1)   Pub: İngiltere?de sokak aralarındaki küçük barlara verilen ad.

(2)   Bistro: Kibirli Fransızların İngilizleri taklit etmeme huyundan olsa gerek, küçük restoran ve barlara verilen ad.

(3)   Steak House: Etin porsiyonla değil, kilo ile seçmece ve oldukça pahalı olduğu mekândır. (Bizim Kirlilerin! Kıymetini bilin.)

(4)   Not: Şahsi fikrim; küresel yağmacı sermayenin izini taşıyan her şeye karşıyım. Reel durumu yazmak savunmak değildir.