BEHRAMPAŞA HANI NEDEN BEKLİYOR?

Tarihi eserlerin restorasyonu ve onların anlamlar bütününe dâhili noktasında iyi bir sınav veremediğimiz ortada. Gök Medrese?nin başına gelenleri herkes biliyor. Birçok eser restore sıkıntısı içerisindeyken, restorasyondan geçenlerin ise işlerlikli kullanımları için bir düşünce yavanlığını görmekteyiz. Buna, ne olacağı ve nasıl yol alındığından bi-haber olduğumuz Behram Paşa Hanı?nı da ekleyebiliriz. Behram Paşa Hanının elden geçirilmesi yönündeki ortak kanaat ortada iken, burasının nasıl değerlendirileceği yönündeki entelektüel düşünce ise hali hazırda mevcut değildir. ** Göz göz odalardan oluşan bu geçmiş zaman hayal seyyahı mekânın, daha işlerlikli değerlendirilmesi gerekirken, kamuoyu görüşü alınmadan ve yüksek istişari değerlere başvurulmadan, bir bilinmezler yoluna dahil olduğu sanki gözüküyor. Tarihi Behrampaşa Hanı?nın, göz göz odaları ve ortasında gökle temaslı boş alan, bize harika fırsatlar ve gizler fısıldamaktadır. Kültür Şehri olmayan ve bu yolda fırın fırın ekmek yemesi gereken bu şehrin, kültür şehri olma yolunun ışıklarından birisi de inanın burasıdır. Sivas Behrampaşa Hanı, şehrin irfan geleneğini dillendiren bir kültür merkezine dönüştürülmeli bence. O nefis seyri süluku ile, Türkiye?de ender rastlanılan bir etkinliğin ana merkezi olabilir. Hatta öyle bir tasarım yapılmalı ki, oraya girenler tedavi olarak çıkmalılar. Bahçesi dâhil her yerinde kandillerin, gaz lambalarının, meşalelerin yandığı, haftanın belli bir günü sema gösterisinin icra edildiği, diğer günler ise sema eğitimi ve diğer sanat eğitimlerinin verildiği bir mekân pekala olabilir.? Bir düşününüz, her Perşembe sema izlemek için şehir tıklım tıklım orada. Diğer bir gün, ney dinlemeye bunalmış insanlar oraya toplanmış? Diğer bir akşam sanat musikisi, yüreğin bam telini bangır bangır titretmekte? Hat, ebru, tezhip, ney, resim sergileri, gökyüzü izlenimleri, şiir söyleşiler, imza günleri, hal hatır gönül aşinalıkları? Behram Paşa Hanın restorasyonunun bitirilerek, burası ile ilgili bir beyin fırtınasına girilmesi elzemdir. Resmi kurumlara burasının şekillendirilmesi bırakılmamalı. Hür düşünceli insanlarla istişari geleneğin bize öğütlediği kıstaslar dahilinde, güçlü bir düşünce analizi ile Behram Paşa Hanının gelecek elli yılı tasarlanmalı. ** Böyle güzel bir mekân, dar kapsamlı değerlendirilmemeli.  İnsanların ham girip, olgun çıktığı yerlere ihtiyacımız var sevgili okurlar? Mekânların da bir dili olduğu ve insan ruhuyla yakın ünsiyet kurduklarına dair, kadim geçmişimizde yığınla örnek var. Şehir ahalisinin gökyüzündeki yedi kandilli süreya ile, geceyi sabaha bağlama anlarına, inanın çok ihtiyaç var? Neden Behrampaşa Hanı da, bu anlamlar bütünlüğü içerisinde değerlendirilmesin? Neden burası, insanların gelip rahatladığı, sanata açılan kapılardan içeriye girdiği, haftanın bir günü ney ve sema ile gönlün bam telinin zangır zangır titrediği, bir zaman tüneli diyarı olmasın?