Sene başı okul müdürleri toplantısında büyük skandal yaşandı. Milli Eğitim Şube Müdürü Hakan Şener Okul Müdürleri?ne tehditvari çıkışıp "kimseye hesap vermek zorunda değiliz" dedi. Şube müdürünün bu açıklaması soğuk duş etkisi yaparken, ülkenin başbakanını "Milletin hizmetkârıyız" felsefesine rağmen, iktidara yakın olan sendika destekli şube müdürünün, Başbakanı bile dikkate almayan bu derebeyliğine Vali Zübeyir Kemelek`in ne söyleyeceği merak ediliyor.
Eğitimde yeri iyi olmayan Sivas, talihsizlikler içinde çırpınıp duruyor. Sene başa müdürler toplantısında dün adeta skandal yaşandı. Milli Eğitim Şube Müdürlüğünde görevlendirme ile şube müdürlüğü yapan Hakan Şener, okul müdürlerini dolayısıyla da Sivaslıları tehdit etti.
Sivas`ın eğitimi konuşulması gerekirken, okul müdürlerine kimseye hesap vermek zorunda değiliz diye çıkışan Şener`in, Suriye Başkanı Beşar ESET vari demokrasi anlayışı herkesi şaşırttı.
Ülkenin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan`ın, "Halkın efendisi değil hizmetkârıyız" demesine bile aldırmayan Sendika destekli Şube Müdürü Hakan Şener`in, bu tehdidinin ardında kimler olduğu merak ediliyor.
Epey süre Arap ülkesinde görev yapan Şener`e, oranın monarşik zihniyeti damarlarına mı işledi diyen birçok eğitimci, bu çağda nasıl olurda böyle birinin bu tür bir açıklaması olabilir diye görüş bildirdiler.
Konunun şehirde yankı bulması akabinde zehir zemberek bir açıklama yapan Türk Eğitim Sen İl Temsilcisi Muzaffer Karadağ, "Hiç kimse kendini bu necip millete padişah sanmasın" dedi.
Türk Eğitim Sen İl Temsilcisi Muzaffer Karadağ şunları kaydetti:
"Sivas da ki eğitim camiası huzursuz, içten içe kaynamaktadır. Eğitimde çalışma barışı adeta dinamitlenmiştir. Bu olayın üzerine Milli Eğitim Müdürlüğünün okul müdürleri ile bugün yapmış olduğu sene başı istişare toplantısında yaşananlar adeta tuz biber olmuştur. Okul müdürleri okullarda yaşanan sıkıntıları dile getirmek için söz alarak:
- Okullarda hizmetli olmadığını
- Okulların (ilkokul-ortaokul) 1 TLödeneğinin olmadığını
- Temizlik, bilişim, kırtasiye giderlerinin nasıl karşılanacağını
- 4+4+4 den dolayı yaşanan norma fazlası öğretmenlerin durumunun ne olacağını? dile getirmişlerdir. Ancak Milli Eğitim Müdürlüğünde geçici görevlendirme ile görevlendirilen şube müdürü olan ? Bir vatandaş? söz alarak ? Hiç kimseye hesap verme zorunluluklarının olmadığı?? mealinde sözler ile okul müdürlerini kendince azarlamaya kalkışmıştır.
Türk Eğitim-Sen Sivas olarak yaşananlardan dolayı üzüntümüzü dile getiriyor ve haklı olarak soruyoruz:
- Sizler Milli Eğitim Müdürlüğünü babanızın çiftliği mi sanıyorsunuz?
- Sizler Türkiye Cumhuriyeti devletinin mi yoksa başkalarının mı yöneticilerisiniz?
- Siz maaşınızı nereden alıyorsunuz?
- Siz kendinizi bulunmaz hint kumaşı mı sanıyorsunuz?
- Sizden önce 11 yıldır orada oturanlar nerede biliyor musunuz?
- Sizler devletin mi müdürüsünüz yoksa malum bir sendikanın mı?
- Toprağın altını hiç düşündünüz mü?
- Aldığınız ücretlerin helal olduğunu düşünüyor musunuz?
- SİZLER HANGİ SINAV, HANGİ KARİYER, HANGİ LİYAKAT, HANGİ BAŞARINIZLA ORADA OTURUYORSUNUZ?
- Herkes sizin gibi düşünmek zorunda mıdır?
- Siz kimsiniz?
- Milli Eğitim Müdürlüğü ?had bildirme? yeri midir?
Milli Eğitim Müdürlüğü, kurumu temsil edecek, sözcülük yapacak olanları, müdür yardımcılığı, şube müdürlüğü yapacakları:
- Konuşmayı, edebi, adabı bilmeyenlerden seçmemelidir. İslam?ın şartı altı olsaydı altıncısı ?edep? olurdu.
- Şube müdürleri mutlaka yazılı sınavla seçmelidir.
- Liyakata, kariyere, bilgiye, başarıya, kişiler arası ilişkiye önem vermelidir.
- Projesi ve heyecanı olan, çalışma istek ve arzusunda olanları tercih etmelidir.
- Adaletli, birleştirici, sabırlı, hoşgörülü kişilerden seçimini yapmalıdır.
HİÇ KİMSE KENDİSİNİ PADİŞAH SANMASIN. MAHKEME KADIYA MÜLK DEĞİLDİR.
Osmanlı padişahlarına bile bu millet ?GURURLANMA PADİŞAHIM SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR? diye haykırıyordu. SİZ KENDİNİZİ PADİŞAH MI SANIYORSUNUZ? Hz. Ömer halife olunca ? Ben yanlış yaparsam ne yaparsınız?? sorusuna ? seni uyarırız.? Demişlerdir. ?yine yanlış yaparsam ?? diye sorunca: ?MİLLET KILIÇLARINI ÇEKEREK, SENİ BUNUNLA DOĞRULTURUZ.?demişlerdir. 2011 seçimlerinden sonra Başbakan ünlü balkon konuşmasında ? Bize Oy Vermeyenlerin Hakkını Korumak, Bizim Namus Ve Şeref Borcumuzdur? demiştir.
