Tarih: 11.05.2024 07:15

Anneler Gülerse Dünya Güler

Facebook Twitter Linked-in

Özel günler insanda çelişki yaratıyor, kutlanmasa dediğimiz yada çok sessiz sedasız kutlansa diye düşünmeden duramıyor insan…Tüketimi  çılgınca destekleyen reklamlarda işin içine girince ve abartıya kaçınca anlamı ve amacı da zarar görüyor ister istemez. Bir de işin duygusal boyutu var ki bu çok ağır travmalara neden olabiliyor.

Hele hele bizim gibi deprem kuşağında ve bu konuda gerekli önemleri alamayan toplumlarda, kayıplar toplumun her kesimi için üzücü sonuçlar doğuracaktır bu özel günlerde. Ekonomik yetersizlik de eklenince, düşünerek hareket etmek gerekir, akılcı ve bilinçli davranmak doğru olacaktır sanırım…

Bir kısmı çok daha özel bu günlerin…Bu  günlerden en anlamlısı olan Anneler Günü de bunlardan bir tanesi. Annelik  zaten başlıbaşına kadına verilmiş bir armağan, bir günde onları anmak elbette yeterli değil, adı konmuş biz de kutlarız, minnetle anarız bir gün daha…

Kadın ve ana kavramlarını ayırmıyorum ben, her kadın anadır, çocuğu olsun olmasın…

Anneler için yakıştırılan çok güzel cümleler vardır, hepimizin içini ısıtan, şarkılar, şiirler, maniler… Çünkü bizim kültürümüzde özellikle eski Türklerde kadına verilen değer çok büyüktür. Büyük Atatürk’ün de kattıkları ile bütün dünyada ayrı bir yeri olmuştur Türk kadınının… Övünür ve gurur duyarız, şanslı olduğumuzu biliriz…

Ana kucağı, ana evi, anne eli, anne yemeği, ana gibi yar… Eminim sizlerin aklına gelen anılar da çok özeldir…

Anıların içinden bir şarkı gibi çıkar gelir, yüreğin orta yerine düşer, kimi ısıtır, kimi iki damla yaş akıtır, kimi de alır bizi çok uzaklara götürür…Kalbimizin kalbine karşılık bulduğunu hissettirir, ister hayatta olsun, isterse olmasın… O bizi her daim duyar, hisseder ve korur, karşılıksız verilen sevgi, emek ve şefkat, uykusuz gecelerde şikayet edilmeden verilen bir damla süt helaldir çünkü…
Görmesek de bir ışık süzülür içimize, yüreğimize dokunur, oraya yerleşir, varlığımızı büyütür ve bizi çoğaltır, sevince boğar, iyileştirir…İşte anne eli belki de budur, dokunduğu yer çiçek açar, şifalanır…

Onun yıkadığı çamaşırlar bir başka beyazdır, bir başka kokar, tarhana çorbası, sarması, pilavı, hani derler ya parmağı suya değse sütlaç olur…
Bir de çoğumuzu bu gün gülümseten “ anne terliği “ var ki… hiç unutulmaz


Bir de çoğumuzu bu gün gülümseten “ anne terliği “ var ki… hiç unutulmaz

Çocuk mu aziz, terbiyesi mi ? derler ve terliği ters çevirirler, yemedik belki ama adı bize yetti, ben o terliği elinde kalmak koşulu ile çok seviyorum hala…Ağzınıza biber sürerim de fena sayılmaz

Çocuğu olmayan veya kaybeden anneler, çocuklarına annelik yapan babalar, şefkatli ve merhametli tüm canlıların adı anne olmasa bile ellerinden öpüyorum ve bu özel gününüzü kutluyorum… Ben bir kadın olarak çocuğum olmasa da bütün öğrencilerime ve bütün çocuklara yüreğimde beslediğim sevgim için ve karşılık beklemeden vermeye çalıştığım her iyi niyet ve duam için kendimi de kutluyorum…

Hepimizin annesi Zübeyde Anne başta olmak üzere rahmet olsun bu dünyadan ayrılan annelerimize, hayatta iseler sağlık diliyorum ve ellerinden öpüyorum…
Evrensel değerlerin çocuklara sık sık hatırlatılması ve hatta bir bütün olarak eğitim müfredatına alınmasını da annelerin ve kadınların yararına olacağı inancını her zaman taşıyorum, önemsiyorum, diliyorum.

Usulca, ustaca, sessiz ve bir öpücükle veya bir şiir yada bir dal papatya ile, kimseyi incitmeden, kırmadan, dökmeden anılması dileğiyle…
Her gün kıymet bilinmesi de gönlümüzden geçen en güzel duamız olsun… Hiç bir kadın şiddete maruz kalmasın, onuru zedelenmesin, eşit koşullarda çalışma hayatına kavuşsun, hakaret, küfür ve argodan uzak tutulsun, en güzeli de evlatları ile sınanmasındır belki de…
Sevgilerimle…BALIKÇI KADIN

Belki bu gün değil, ama bir gün
Denizin bereketi dolacak avuçlarına
Saçlarında esecek imbat rüzgarları
Hayal ettiğin mor salkımlı evin olacak
Masanda beyaz  bir örtü ve sarı papatyalar
Başındaki çiçekli çemberin gibi saf ve aydınlık
Balığın rengi hayallerin, sedef güzelliğinde...
Bayrağına selam duracak tekneler
Alabildiğine özgür çalacak düdüklerini
Çığlık çığlığa martılar peşin sıra
Sen Anadolu, sen Ana, sen sofrada AŞ, ekmek kokusu
Bütün varlığınla baştan aşağıya denizin büyüsü...
Belki bu gün değil, ama bir gün
Belki bir gün değil, umut ekiyoruz mavi sulara
Başaklar takılacak o beyaz ağlara
Belki de çok yakında…

Günsel Ekenel




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —