ANAYASA ASKERLİĞİ BİTİRSİNDE SİVİLLEŞSİN

Çağdaşlık ve zamanın dinamiklerine göre hareket etme gerekliliğini savunanların hala köhne anayasa maddeleriyle ülkenin gelişeceğini düşünüyor olmaları herkese saçma geliyor. Bu saçmalık birilerini harekete geçirdiğinden yeni anayasa yapılması gerekliliği ortaya çıktı. Kimileri yeni anayasasının hükümetin işlerini kolaylaştıracağını düşünüyor ama önemli olan iktidarların rahat etmesini sağlamak mı yoksa ülke halkının mı? Hepimiz bu ülkenin insanıyız diye ortaya atılıyoruz ama anayasa ne kadar ülke insanından yana? Tartışmaların merkezinde anayasa var illa ki ama herkes cümleye başlarken ?sivil anayasa? diyor. Yani bugüne kadar yapılan tüm anayasalar askeri söylemlerin gölgesi altında yapılmış. Ve komiktir yeni anayasa tartışmaları çıktığında 1982 anayasasının değişemeyeceğini çünkü o anayasanın kurucu meclis tarafından yapıldığı söylendi birileri tarafından. Yani söylenen şey aslında şu; siz iktidar olanlar ya da halkı temsil eden vekiller, gerekli rakamlara ulaşsanız dahi yeni anayasa yapma şansınız yok. Yeni anayasa yapmak için devletin işgal edilmesi, askerin ülkenin tamamına el koyması gerekiyor. Hemen sormak gerekir, yahu kurtuluş savaşı düşmana karşı yapıldı ve kazanılan zafer sonrası yeni devlet, yeni anayasasıyla arz-ı endam eyledi. Sonrasında yapılan anayasaların pek muhterem sahiplerine verilen ?kurucu meclis? sıfatına mazhar olanlar, hangi ülkeyi kime karşı müdafa edip bu ünvanı elde ettiler.

Herşeye rağmen yeni anayasayı yapmak için sivil toplum örgütleri, üniversiteler ve birçok kurum çeşitli taslaklar hazırlayıp meclis başkanlığına sundu. Bu çorbada herkesin tuzu olması gerekliliği önemli tabi. Ve en iyi katkının hiç kuşkusuz siyasi partilerden gelmesi gerekiyor.Ama hazırlanan taslaklara bakıldığında Chp?nin bugünde değil hala dünde kaldığı aşikar. İnkılaplara vurgu yapılan taslak emek sarfedilmeden, üstünde düşünülmeden, bugünün dinamikleri gözetilmeden ve en önemlisi  de halk görmezden gelinerek hazırlanmış. Atatürk devrimlerine vurgu yapılmış eyvallah ama taslakta halk unutuluyorsa o devrim ilkelerinden bir tanesi es geçilmiş olmuyor mu? Hatta şapka devrimi dahi taslakta yerini almış ve ihlal edilmemesi istenmiş ki, Kemal Kılıçdaroğlu ve ülke halkının genelinde ben şapka takıldığını, şapka devrimine riayet edildiğini görmedim. Sıkı sıkıya bağlı kalınan devrimlerden bir tanesini daha Chp es geçmiş gibi göründü bana, bilmem haksız mıyım ?

Meclis üzerine düşen görevi yapmalı ve sivil anayasa hazırlanarak yürürlüğe girmeli. Tabi maddeler üzerinde yapılacak pazarlıklar iktidarın ya da partilerin yaşantısına devam etmesi adına değil, halkın yaşam standartlarının yükseltilmesi ve sosyal-hukuk devletinin sözde kalmaması, uygulanabilir olması adına yapılmalı. Siyasi hırsı olanların, koltuk sevdalısı olanların, halkın yanında olmayanların Meclis?de ki ömürleri eskisi gibi uzun olmayacak. Çünkü vatandaşın daha da bilinçlendiği şu dönemde hiç kimsenin  parti ya da siyasi lider odaklı hareket edeceğini düşünmüyorum. Ya da ben bilinçlendiğimiz rüyasından bir türlü uyanamadım. Umarım hepimiz uyanığızdır ve umarım milleti uyanan vekiller, kendilerine gelip tüm ülkeyi uyutma sevdasından vazgeçerler, vesselam.