Çubukçu Ailesi yaklaşık 30 yıldır Akdeğirmen Mahallesi?nde bulunan yaklaşık 10 bin metrekarelik arsayı imara açtırmak için çaba sarf ediyor. İmarda huzurevi olarak görülen arsa hakkında defalarca mahkemenin yolunu tutan Çubukçu Ailesi mahkemenin defalarca kendilerinin lehine karar vermesine rağmen arsayı konut imarına açamadı. Geçmiş dönemlerden bu yana her Belediye Başkanı çeşitli sebeplerden dolayı konuyu sürekli uzatmaya yönelik hareket etti. Yıllardır bir arsa sorununu çözemeyen Çubukçu Ailesi artık isyan noktasına geldi.
Akdeğirmen Mahallesi?nde yaklaşık 10 bin metre karelik bir arsası bulunan Çubukçu ailesi geçmiş dönemler de dahil olmak üzere yıllardır Sivas Belediyesi ile mücadele veriyor. Ada 3621 ve Parsel 1?de bulunan ve 1985 imar planında Huzur evi olarak plana işlenen 10 bin metre karelik alanın sahipleri yıllardır imarda huzurevi olan arsayı konut imarına dönüştürmek için mücadele ediyor.
Huzurevinin aynı bölgede bir başka yere yapılması ve doluluk oranının hiçbir döneminde yüzde 70?in üzerine çıkmaması nedeniyle kendi arsalarından imarının huzur evinden konuta çevirmek için çaba gösteren Çubukçu ailesi, gerek mahkeme, gerek Sivas Belediyesi ve gerekse Başbakanlık?ta hemen her yere başvuru yaptıkları halde halen bir çözüme kavuşamadılar.
Konuyla ilgili gerek kendilerinin yaptığı başvuruları gerekse kendilerine verilen resmi cevapları gazetemizle paylaşan Özgür Çubukçu, 1995 yılında yapılan bir 18. Madde uygulaması ile kendi mülkiyetleri içerisinde kalan yolların kamulaştırma olmadan Belediye?ye geçtiğini kaydederek, bu durum sonrasında da arsanın imarında her hangi bir değişiklik yapılmadığını belirtti.
18. madde uygulaması sonrasında mahkemeye başvurduklarını kaydeden Çubukçu, mahkeme sonucunda kendilerinin haklı çıktığını ve yola ayrılan yüzde 20?lik kesimin kendilerine tekrar iade edilmesi kararı çıktığını kaydetti. Çubukçu, mahkeme süreci boyunca Sivas Belediyesi?nin kendi arsalarını kamulaştırma olmadan 5 yıl boyunca kullandıkları için bütün müştereklerin tazminat talep ettiğini de belirtti.
Sonrasında Sivas Belediyesi yetkilileriyle görüştüklerini kaydeden Çubukçu, kendilerinin tazminattan vazgeçip arsalarının da yüzde 40?lık kesiminin Belediye?ye bağışlanması karşılığında Belediye?nin arsanın kalan kısmı için imarını konut olarak değiştireceklerini belirtti. Yapılan mutabakat sonucunda kendilerinin tazminattan vazgeçtiklerini ve bunun akabinde de ilgili meclis ve encümen kararlarının çıktığını kaydeden Özgür Çubukçu, tüm yaşananların ardından 2004 yılında arsalarının imarının tekrar huzur evine dönüştürüldüğünü kaydetti.
Sonrasında arsa müştereklerinin konuyu tekrar adli makamlara taşıdıklarını kaydeden Çubukçu, mahkeme sonucunda kendilerinin yine haklı bulunduğunu ve arsanın imarından huzur evi şerhinin kaldırılması yönünde karar verdiğini kaydederken, sonrasında Sivas Belediyesi yetkililerine yaptıkları başvurular sonucunda kendilerine işlem yapılacağı konusunda bilgi verildiğini kaydettiler.
Belediye?nin yaptığı bu manevranın bir tek amacı olduğunu savunan Çubukçu, ?O da süreci üç-beş yıl daha ötelemekti. Aksi halde bu eylemin ne belediyeye ne de bize bir yarar sağlamadığı ortada? diyerek şöyle devam etti:
?Sonuç olarak tüm bu noktada şubat ayı içerisinde Doğan Ürgüp?ü telefonla aradım, kendisi telefonda bana bu konu ile ilgili olarak kimseyle şahsi bir sorunu olmadığını dolayısıyla konunun çözüleceğim ifade etti. Ancak, araziye 2004 öncesi dönemde verilen imar kapsamındaki yoğunluğun fazla olduğunu bunun düşürüleceğini ifade etti.
Yasal hakkımız olarak gördüğümüz bu konunun, dava sürecinin Belediyede oluşturduğu baskı unsurunun etkisiyle yapılan görüşmelerde Sivas Belediyesi tarafından sunulan yaklaşımla erozyona uğratılmasını anlamak noktasında değiliz.
Malum, amacımız somut yaklaşım görmek oldu ve bu somut adımı dava sürecinin ivmesi oranında hissettik, ancak buna rağmen bu süreçte Belediyenin halen kazanılmış hakkı (onanmış ilk imar plan) pazarlık unsuru kapsamında "Belediye tasarrufu nettir" olarak öne sürmesi sürecin uzatılmasının bir başka yolu olarak bende algı oluşturmuş durumda.
Bu noktada, "Çubukçu" ailesi tarafı olarak siz Sayın Devlet Yetkililerimizden ricam 2004 yılında tekrar huzur evi şerhi ile damgalanmış konu arsa hakkında 2004 yılı öncesinde Belediye İmar komisyonu tarafından onaylanmış haliyle imar planının yürürlüğe konmasıdır.
Çubukçu ailesinin konu imar talebi sorunu yaklaşık 30 yıldır sürüncemededir. Tam çözüldü, imar izni verildi der iken bir belediyenin almış olduğu ve diğerinin iptal ettiği kararları, huzur evi şerhi gibi abuk sabuk, mantık dışı salt oyalama taktikli bahanelerle artık Sivas`ta bu ailenin altı üstü 10 bin M2`lik arazi meselesi çözümsüz olarak adledilmekte ve bu adaletsiz tavırların Belediyeniz tarafından da tüm detaylı açıklamalarımız, yaklaşım çabalarımıza rağmen sürdürülmesi şaşkınlık vericidir. Sivas Belediyesi konu içerisine 2 yılı aşkın süredir bireysel iletişim kurma, konuyu dosya olarak tarafınıza sunma ve dava süreci başlatma çabalarımızla defalarca müdahil kılınmıştır. Ve siz Sayın Kayışlıoğlu, Sivas Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü olarak bizlerin bu süreçteki çabalarıyla dalga geçer nitelikte "dilekçelerimi" dikkate aldığınızı ve imar komisyonunca değerlendireceğinizi ifade edebiliyorsunuz. Neyi değerlendireceksiniz?
2 yılı aşkın süredir nerede ise Belediyeniz imar ve şehircilik müdürlüğünde birçok yetkili memurun ezbere bildiği bir konuyu halen ne şekilde, ne için, ne amaçla değerlendireceksiniz? Konuyu, bugüne kadar defalarca değerlendirmiş ve kendi içinizde sonuca varmış olduğunuzdan eminim. Bu noktada halen "değerlendirilecek" ifadesi, belirsiz, süre vermeden gelecek zamana gönderme bir yanıt değil, "saygısızlıktır". Bu süreçte eziyet gören, hakkı gasp edilme noktasındaki bizleri "aptal" yerine koymaktır. Aslında bu zoraki yanıtlarla sizler lütuf edip muhatap aldığınız beni değil aynı zamanda devletin konuya müdahil olmuş diğer kurumlarını da aldatıyor duruma düşüyor algısı yaratmış durumdasınız. Size, daha kısa yoldan hafızanızı tazelemek adına ve konuyu da daha fazla ötelememeniz amacıyla bir kac örnekle hatırlatma yapma gereği duyuyorum;
Bu talep net resmi imar istek talebidir. İmar talebinin içeriği de Belediye yetkililerinizin ifade ettikleri gibi "konu arsada istenen yoğunluk fazla" ifadeleri ile beslenmiş bir kararı kapsamamaktadır. Yani sizlerin gayri resmi ifadeler ile bizlere açıkladığınız 50-55 daire değil 10 Bin M2`lik konu arsaya minimum 100 dairelik bir talebi içermektedir.
Bu talebi haklı göstermek için size ekli şikâyetimde ifade ettiğim 2 önceki Belediye döneminde yasal olarak ilan edilmiş imar kapsamının isletilmesi, yürürlüğe alınması Belediyenizin asli görevi ve tasarruf etmesi gerek olan uygulamadır.
Belediyeniz iki yılı askın süredir keyfi nedenlerle bu arsa üzerindeki imar talebimizi değişikliğe uğratarak süreci uzatma eylemi içerisindedir.Bu arada, daha somut örnek olması açısından örnek teşkil etmesi amacıyla su konuya da değinmek istiyorum; Aynı Sivas Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yakın geçmişte eski garaj bölgesini imara açmış ve yaklaşık 10 Bin M2`ye 200 daire sığacak bir planı resmi olarak kabul etmiştir.
Biz Çubukçu ailesi olarak Akdeğirmen Mahallesi`ndeki arsamız için aynı metrekarelik alana eski garaj bölgesinde komisyonunuzun onayladığı 200 dairelik stokun ancak yarısını rica ediyoruz ve hak ettiğimizi de yasal belgelere dayandırmamıza rağmen bizi yıllardır şahsen belediyeniz oyalama sürecini ısrarla ve ustalıkla sürdürmektedir. İste bu hak gasp etme sınırını zorlayan, insanla alay etme tanımına uyan davranış bicimidir. Artık, sahsınızdan en kısa sürede gereğini yukarıdaki içerik doğrultusunda rica ediyorum. Verdiğiniz yanıt angajman aldığınız bir süre içermeden de ikna edici, inandırıcı olmaktan tümüyle uzak kalmaktadır.
Sivas Belediyesi eğer bu konudaki basiretsizliğe tarafsız olarak son vermek arzusunda olduğunu göstermek ister ise her türlü iletişim yolumuzun açık olduğunu tekrar ifade ediyorum.?
