Her armağan bazen gösterişli bir kutuyla sunulmaz bize.
Bazen gözlerdeki parıltıdır,
bazen dudak kenarında beliren hafif bir tebessüm…
Tek bir kelime bile,
insanın yorgunluğunu silip alabilir üzerinden.
"Seni gördüm."
"Aslında önemlisin."
"Buradasın, iyi ki buradasın."
İşte bu cümlelerin ardında
göz alıcı olmayan, ama kalbi aydınlatan
görünmez bir hediye vardır.
Ne gariptir ki,
biz çoğu zaman bu inceliği geri çeviririz.
Alçakgönüllülük sandığımız alışkanlıkla,
"Yok canım, sana öyle geliyor, estağfurullah" diyerek
hediyeyi sahibine iade ederiz.
Oysa teşekkür etmek,
sadece kabul etmek değil;
karşımızdakinin kalbinden gelen ışığı da
onurlandırmaktır.
Takdirin gücü küçümsenemez.
Bir iltifat, yalnızca sözü işitene değil,
onu söyleyene de mutluluk katar.
Güzel bir kalpten çıkan söz,
daima geri dönmek için bir yolunu bulacaktır.
Bir çocuğun kulağına fısıldanan güzel bir söz,
yüreğinde filizlenir,
bir çiçek gibi büyür.
Ve o çiçeğin solmaması için gereken tek şey,
küçük bir teşekkürdür.
Düşünün…
Biri size "Bugün ne kadar şıksınız" dediğinde
kaç kez başınızı önünüze eğip,
sözü mahcup bir ifadeyle geri çevirdiniz?
Kaç kez teşekkür ederek o hediyeyi alıp
kalbinizin derinliklerine koydunuz?
Belki de en kıymetli armağanlar,
kırmızı kurdelelerle bağlanmış ışıltılı paketlerde değil,
birbirimizin gözlerinde saklıdır.
Bir gülümseme,
bir teşekkür,
bir iltifat…
Hepsi, kalpten kalbe uzanan görünmez köprülerdir.
Böyle bir hediye bize sunulduğunda,
lütfen geri çevirmeyelim.
Alıp, gülümseyelim
ve yüreğimize, gönlümüze yerleştirelim.
Çünkü takdir, bize sunan kişiden gelen
özel bir sevgi ve sessiz bir armağandır aslında.
SÖZLER
Bir kadeh şarap tadındaydı
Anadolu'dan yüzyıllar ötesine uzanan
buruk bir yalnızlık öyküsü
sözlerin…
Bir kırmızı bulut geçti
deniz mavisi gözlerimden…
Çiy taneleri gibi döküldü yüreğime,
senin yüreğinden damla damla…
Buğday başağı gibi bereketli,
gökyüzüne doğru,
sonsuz iklimlerden adını almışçasına…
Yıllardır pencereme konan bir martı saflığında,
ve ulu bir çınar gibi
büyür içimde, durdukça…
Yaramaz bir çocuk masumiyetinde
sokaklarda koşup oynasın hep gönlünce…