Turan Metin


Şehri Yönetenler 2


Bir sayfa geçtiğimiz hafta yönetenler de ilimizde siyasi partilerde başkanlık yapan siyasileri yazmıştım bu hafta meslek Oda Başkanlarını yazmaya gayret edeceğim isterseniz yazıya şöyle başlayalım.

 STK başkanları nasıl olmalı başında bulundukları kurumlara ve üyelerine ve de en önemlisi yaşadıkları şehre nasıl katkı sağlayabilirler. Bizim Sivas´taki STK başkanları şehir için ne yapıyorlar sorumluluklarını yerine getiriyorlar mı bu görevlere gelişleri nasıl oldu?

Öncelikle hepimiz STK ların başındaki başkanları yıllardır gözlemliyebiliyoruz. Ve de çıkardığımız sonuçta da sanki hem fikiriz istisnalar hariç.

Sivas´ın Sivaslının geleceğine yönelik alınan kararlarda ya da alınacak kararlarda şehrin geleceği için çok olumsuzda olsa bu kararların alınmasında etkili olan yetkililerle ters düşmüyorlar sanki koltukta oturma kuralının başında geliyor ayrıca çok rahatlıkla görmedim duymadım bilmedim diyebilirler.

Kendi koltuklarında oturabilme uğruna Sivas´ın aleyhine olabilecek kararlara bile yanlış demiyorlar diyemiyorlar.Buna en son örnek 23 Cazibe Merkezi iller arasına Sivas alınsın diye bile seslerini yükseltmediler sonrasında bile niye alınmadık diyemedim en acısı da en güçlüleri diyormış ki Başbakan geleceği günün gecesi ne isteriz diye düşündüm sabaha kadar sonra Eski Stad ın yerini kent park yapılmasını istemek geldi diyormuş aklıma. Şimdi soruyorum cumhuriyet tarihinin en cazip teşviklerinden tüccarımız esnafımız çok mu zengin ki talep etmediniz ihtiyaçları mı yoktu?

Bu başkanlar da müthiş bir sessizlik ve her şeye rağmen koltukta oturmak isteği yine bu sessizliğe bir örnek.

Göz göre göre içlerinden biri ile belediye başkanının arkalarına da bakan beyi alarak hızlı tren garının Konya´da Ankara´da Eskişehir´deki gibi şehir merkezine değil, merkezden çok uzak üniversite bölgesinde götürülmesine bile sessiz kaldılar.

Makamlarına giderek bunun yanlışlığı hakkında teknik bilgi verenleri dinlemelerine rağmen bugün ve gelecekte şehrin sıkıntı yaşayacağı konusunda bilgilenmelerine rağmen,biz güç odakları ile ters düşmeyeceğiz zihniyetiyle hareket edenleri gördük Allah aşkına hele Bunlardan biri 80 yaşında Cenabı Allah gecinden versin neden çekinir korkarsın tabut bulunduğun STK gelmese ne olur.

Sen asıl ben öbür dünyada bunun hesabını nasıl vereceğini düşün. Peki ne diyor bu STK başkanları? Biz kaç yerden maaş alabiliriz nasıl zenginleştirir bulunduğumuz koltuklarda yıllarca hiçbir iş yapmadan nasıl oturabiliriz karşımıza çıkabilecek rakipleri nasıl bertaraf ederiz, siyasileri nasıl hoş tutarız şehre yapmadıkları hizmetleri nasıl yapılıyormuş gibi gösterebiliriz?

Onların hoşuna gitmeyecek konuşmalardan toplantılardan nasıl uzak olabiliriz kaygısı ile hareket ediyorlar. Ama aslında olması gereken nedir bence STK lar bulundukları ilin sorunlarına sahip çıkabilmeli.

Bunların çözümü için siyasileri sıkıştırmalı taleb etmeli ve takip ettikleri sorunların çözümüne kadar ısrarcı olmalı.

Koltuğumu kaybederim korkusu olmadan şehirle ilgili şehrin kalkınması ve gelişmesi ile ilgili cesurca konuşa bilmeliler. STK lar ve başındakiler şehirdeki bürokratların şehirde yaşayan insanların, şehir´in geleceği ile ilgili bir katkıları var mı yok bunu da takip etmeli.

Sivas´a faydası olmadığına inandıkları müdürleri de Sivas´tan bir başka şehre gönderilmeleri için de müdahil olmalılar.

Hatta Belediye Başkanı ile ilgili baskı unsuru olmalılar.Demeliler ki acaba Belediye Başkanı kişisel servet peşinde mı koşuyor yoksa şehrini zenginleşmesi ve Sivaslının yaşam koşullarının düzeltilmesi için mi çalışıyor? İmar uygulamaları tüm vatandaşa eşit mı adil mi adaletli mı yatırım yapmak isteyenler zorlukla karsılaşıyor mu? Buna bile müdahale olamadılar.

Başkanın eğer şahsi menfaatleri şehirde yaşayanların menfaatlerin önüne çıkıyorsa,buna da dur demeliler her ne kadar içlerinden biri bu birliktelik de yer olsa da bu şehir sahipsiz değil diye bilmelilerdir.

Ama maalesef şu an Ahbap Çavuş ilişkisi ortaklığı birlikteliği ve bu yapı şehrin ve kendi üyelerinin sırtına basılıyor.Utanmadan aslında bu STK başkanlarının temsil ettikleri kurumların tüzükleri ilk maddesinde temsil ettiği üyelerin hak ve menfaatlerini koruyacaksın, ben şu an bu hak ve menfaatlerin korunduğunu ya da bunun için bir çaba harcandığını görmüyorum.

Kişisel menfaatleri uğruna eski stadın yerini Kentpark´a çevrilmesini seyirci kalınmasını Hızlı Tren garının 700 dönüm arazisi olan Tüdemsaş ve eski gar yerini ranta dönüştürmek için üniversiteye taşınmasını, belediyede kişisel servet oluşturma çabalarına duyarsız kalınmasına Bakanı ve milletvekillerini en son 23 Cazibe Merkezi içinde Sivas´ın alınması için heyetlerine baskı altına alınmamasına ve talepte bulunulmamasına, Sivas için bir misyon Vizyon oluşturamadıklarına, üyelerinin her biri ardı ardına ekonomik krize girmelerini ve iflaslara müdahil olamadıkları yine üyelerinin çok kısıtlı sermaye yapılarını bitirecek doğru dürüst altyapısı oluşturulamayan hatta arsası bile çözülemeyen gelecekte Yeni Sanayi Çarşısı olarak düşünülen Seyfebeli bölgesinde yapılacak dükkanlar için kurulan kooperatifte yönetim kurulu üyesi olarak para almayı bir marifet gören ama gelecekte üyelerinin bu yapılacak dükkanların netleşmeyen dükkan metre kare fiyatlar ve alt yapısı ile maliyet hesaplarının bilinmediği kimlerin yapacağını hangi rakamlara çıkacağını sorgulamaktan da uzak görev yapanların kamuoyu tarafından bilindiğini ve takip edildiğini herkesin bilmesi gerekir.

Sayın bakanın da bu konu bari konunun dışında durmayarak müdahil olmalıdır gelecekti ufak imalatçının mağduriyetinin önüne geçmesi gerekir .

Gelelim bu eleştirdiğimiz başkanları görevi nasıl gelmişlerdir bir hafızaları zorlayalım isterseniz.

Başkanlıkta en kıdemliden başlayalım. En kıdemli Yüksel Demirgil esnaf kefalet Kooperatifinde ilk başlangıcı memur olarak başlamıştır.Zihni Taştan sonrası 1985 yılında Kooperatif başkanı olmuştur.Yani 32 senedir Başkan dile kolay.Bu Başkanlığı korumada kendine özgü tavırları vardır bulunduğu yere en alt basamaktan gelmesi üyeleri çok yakından tanıması dengeleri iyi korunması ve en önemlisi de seçimlerin vekalet usulü açık oyla seçim yapılmasıdır.

Yani Sayın Demirgil´in seçim kaybetme ihtimali yoktur. Bu da böyle biline sayın Demirgil bence profesyonel bir başkanlık yapmaktadır. Ve tabii ki karşılığında almaktadır gelirinin maaşının çok yüksek olduğunu yok efendim 20 -25 bin civarında imiş olsun ne olur ki ayrıca Ankara´da üst kurul toplantılarına katılmasından yolluk huzur hakkı alıyor.

 Hem de Sivas dan alıyor diyen oluyor. Tabii ki alacak yok efendim Audi 6 altında Kooperatifi malı kendi arabası gibi kullanıyormus. Tabii kullanacak aracın masraflarını kooperatif karşılıyor .

Sayın Demirgil için yok emekli olmuş da hala çalışıyormuş da ömründe Ticaret esnaflık yapmamış nasıl esnafları başkanlık yapar sadece göstermelik ortaklıklarla esnaflık yapıyor görünüyormuş ne yapsın bu yaşta eline tornavida mı alsın yoksa abla Buyurun diyerek müşteriye mi baksın Demirgili i eleştirenlerin mantığını anlamak da zorlanıyorum kendisi Bakan beyle diğer siyasilerle çok iyi iliskileri var. Sivas´ta fayda sağlamasa siyasiler kendisine değer verirler mi ilerde hak vaki olursa Demirgile onu da arayacağımıza inanın sonuç Sivas´ın herhangi bir sorununda sesini yukseltmez öne düşmez kimseye karışmaz başkanlar meclisi gibi yerlere giderek haklı olarak vakit doldurmaz kimseye payanda olmaz bir duruşu vardır işini iyi yapar.

Evet gelelim sn Beşir Köksal´a şu anda Belki de çarşının hayatta kalmış en eski esnaflarından biridir.Tahminim yaşlı 80´e yaklaşmıştır kendisi kepçeli de uzun yıllar kahvecilik yapmıştır. 1988 yılında Kahveciler Odası başkanlığına Sayın Demirgilin desteğiyle seçilmiştir.Eski Birlik Başkanı Osman Bozkurt´un başkanlığındaki yönetim kurulunda üyelik yapmıştır. Ahat Türkmenoglu nun karşısında 2 dönem aday olmuş ve birlik başkanlığına seçilememiştir sonrasında Ömer Yiğit ile yaptığı başkanlık seçimini kazanarak uzun yıllardır Birlik Başkanlığı yapmaktadır.

Şu an Kefalet Kooperatifi başkan vekili dahil olmak üzere birçok yerde yönetim kurulu üyesidir Ankara´da görev vardır hepsinden maaş huzur Hakkı almaktadır sn Köksal için ayda 20_ 25 bini aşkın bir aylık geliri var denmektedir. Ben de bu mantığı anlamakta zorlanıyorum olsa ne olur yok altında makam aracı şoförü ceplerinde cep telefonları hepsini masrafını odanın üyeleri esnaflar karşılıyor deniliyor.

Hatta Köksa´ ın da göstermelik kahve ortaklığı var diye söyleniyor . Bunların hepsi boş görevi bırakırsa nereye gidecek ne yapacak kendisinde bir tecrübe var olur olmaz işlerin içinde olmaz yok hızlı tren mis yok cazibe merkezine Sivas i almamışlardır yok İsmet yılmaz Sivas a kalıcı bir eser bırakmamış bunlara takılmaz bunları dert etmez ama bayram önceleri esnafın bozuk para işine ciddi bakar demeç verir .kendine bağlı odalardan bıraksın biz gençler daha iyi mi başkanlık yapacağız diyebildiler Sivasın esnafından yada halkından bir tepki var mı hayır sorgulanması gereken maaş araba gibi şeyler değil Sivas a ne fayda var onu sorun ben Cenabı Allah dan kendisine sn Beşir Köksal a uzun ömür versin diyor ölene kadar başkanlık yapsın .

Şimdi kıdem sırasına göre Osman Yıldırım kendisi uzun yıllardır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı yapmaktadır başkanına geliş şekli de kendisinden önceki iki başkanın aralarındaki çekişmeden birinin Osman Ada´ nin desteğini alarak Ticaret Odası başkanı oldu. Sonrasında bu makamda her seçimde seçim öncesi aylar süren hazırlıklarla meslek grup listelerinde kendisine karşı çıkabilecek üyeleri çıkamayacaklar.

Daha doğrusu seçilemeyecekleri meslekler ile ilgisi gruplara kaydırarak son seçim hariç genelde tek liste ile seçildi.Tabi bu seçimlerde seçim kurulu hakimlerinin itiraz eden eden TSO üyelerinin itirazlarını TSO resmi kurum, yaptıkları doğrudur demeleri de seçimi etkiliyor. Aslında Yıldırım ben başkanlık yapmayacağım ama bana çok rica ediliyor ısrar ediliyor diyerek tadını çıkara çıkara sanki TSO üyeleri ne olursun bizim başkanlığımızı bırakma gibi bir hava içerisinde.

 Bugune kadar yaptı yapıyor işin ilginç tarafı da Sivas´taki diğer diğer meslek odaları ve sendika başkanları bir araya getirerek Başkanlar Meclisi oluşturarak, Sivas´ın sorunlarını bu mecliste çözecek görüntüsünu verebiliyor bu mecliste bugüne kadar hangi sonuç alındı ben duymadım.

Bu mecliste de hem siyasete karşı hem de Sivas halkına karşı Sivas için çalışılıyormuş görüntüsünü iyi veriyor sanki bir de siyasilere oluşabilecek şehirdeki bireysel tepkileri o Başkanlar Meclisi ile birlik beraberlik adı altında engelliyor.

 Aslında Osman´ın Yıldırım siyasiler için aranıp da bulunmayacak bir oda başkanı.Bunu herkes bilsin. Çünkü herkes çok rahat ediyor Osman Yıldırım´ın sayesinde.

Gelelim Osman Yıldırım in ticari geçmişine. Ablası tarafından şehre geçirilen onun şirketinde getir götür işleri ile başlayan aile yapısında herhangi bir tacirlik tüccarlığın olmadığı sonrasında ablası ile oluşturdukları şirket ve hala şehirde Osman Yıldırımın peşini bırakmadığı Demir Çelik ile yaptığı ticaret ve sonrası TSO başkanlığı ve yürü kulum misali.

Önce Abdullatif Şener yakınlığı sonrasında İsmet Yılmaz yakınlığı hatta Habib Soluk hemşeriliği ve kendisinin kişisel becerileri hatta TOBB de kendisinden önceki başkanların gelemediği üst görevler gelmesi takdire şayandır.

Şuan şehirde konuşulan Sami Aydın ile olan samimi birliktelikler ortaklık dedikoduları da bence fitneciler çıkardığı dedikodular. Aslında Osman Yıldırım kendi şirketleri ile birlikte sorumluluk alsa yüzünü şehre ve üyelerine dönderebilse inanın çok başarılı olur çünkü kabiliyetli bir yapısı var bir gün oda olur inşallah.

Tabi Osman Yıldırım ile Sami Aydın için şu an Sivas halkı başta eski stadın yerine AVM Otel konut yerine Kentpark yapılmasında, yine hızlı trenin üniversiteye gitmesin de ki güç olarak görüyorlar.

Ve de bundan dolayı da şehrin geleceği ile ilgili kararlarda etkisini ve yetkisinin biliyor ve tepki gösteriyorlar yine bir çok tepkiyi üzerine alıyor kimisinde haklı kimisinde haksız ben yine diyorum ki bizler Sayn Bakanımızdan daha mı iyi bileceğiz o değer veriyorsa sn Yıldırıma bizde değer vereceğiz.

Belki de hiç bir zaman kendi iradesi ile bırakmayacagı başkanlığı bırakır yada bıraktırirlar ise belki Osman Yıldırımi da arayabilirsin çünkü artık Sivaslı kendisini çözdü becerilerini biliyor yeterli beklentileri Sivas dışından olsun Tudamsaş gibi yerleri kafasından cikarsin.

Hacı ÇETİNDAĞ 2012 yılında seçimle göreve gelen yönetimi kasıtlı ve dale verelerle görevden alınmasına zemin hazırlayıp senaryolarla görevden alınmasına zemin hazırlayıp kayyum atanmasını gerçekleştirmişlerdir.Yapanlar Elazığ´lı genel merkez yönetim kurulu üyesi Bekir Şinasi ÖZDEMİR Sivas´tan Mehmet AKTAŞ, Bayram SEVİM, Muharrem ERBAŞ, Hacı ÇETİNDAĞ, Nuh ASRLAN, Oda GnlSkr Bekir YILDIZ yaklaşık 2,5 yıl kayyum maaşı almışlardır.

 TZOB kanunun ilgili maddesinin 30 gün içinde seçime gidilir amir hükmüne rağmen iki buçuk yıl çeşitli entirikalarla seçim yapılmamıştır. Daha sonra yapılan seçimlerde muhalefet olan tüm üye delegelerin büyük bir kısmını üyelik ve delegelik kayıtlarını silip öyle seçim yapılmamıştır.

Hacı ÇETİNDAĞ ın geçmişte Tarım Kredi Kooperatiflerinde çalışırken yaptığı iddia edilen haksızlıklar,mükerrer borç tahsili,usulsüzlüklerle adam kayırmalar yüzünden Hasbey köyü şubesinden Kayadibi nahiyesi şubesi orda da benzer huzursuzluklar sonunda ordan merkez şubeye atanmış orda da benzer birçok usulsüzlükler iddiası ve 50 den fazla şikayet dilekçeleri neticesinde zorunlu olarak emekliliğe sevk edilmiştir. (Bu iddialar hakkında bence kamuoyuna aydınaltıcı açıklama yapmalı. Yanlış ise yanlış demeli)Emekli olduktan sonra Ziraat odasındaki çekişmeleri fırsat bilerek Tarım Krd Koop imkanlarını da kullanılarak aday oldu.2011 yılı oda seçimlerinde aday olmuş seçimi kaybetmişti.Kayyumla yönetildiği zamanlarda oda avukatlığını Ak Parti İl Başkanı Ziya ŞAHİN yapıyordu...

Sivas hepimizin Sivas´ın tüccarı esnafı çiftçisi işçisi memuru zenginleşirse Sivas zenginleşir yeter ki kurumların başındaki yetkililer sorumluluk duyar ve üzerine düşeni yaparlarsa Sivas kalkınır gelişir.

YAZARLAR