Sokakta caddede kiminle konuşsam, referandum sonuçları ve Sivas´ın mevcut gerçekleri bağlamında şunlar söyleniyor.
?Bu memlekettten bir şey olmaz.?
?Bu memleketin havasından mı suyundan mı bilinmez, dedikodu, fitne ve çekememezlik memleketi yiyip, bitiriyor.?
?İleri gidene bak kavata, define buldu, çaldı çırptı, dolandırdı diyorlar. Geride kalana veya işi kötüye gidene, bak kavata kılığına düştü senin neyine o işlere girmek diyor, rezil rüsva ediyorlar.?
?Bakan, milletvekilleri, belediye başkanlarının, arkalarından söylenmedik kötü söz bırakmıyor, yüzlerine gelince efendim az bile olmuş biraz daha yapsanız diyorlar.?
?Bu memleketin yaşanacak hali kalmadı. Bizden öncekiler gibi terk edip, gitmek lazım? diyorlar.
Anlatılanlara bakarsanız, olumsuzluk ve memmuniyetsizlik hat safhada. Nasıl olmasın ki?
Belediye başkanı S. Aydın, referandum öncesi, köprü resmini, park resmini, yapılacak yeni belediye binasının resmini bastırıp üzerine de EVET yazan bilboardları her yana astırdı.
Zannedersin millet anayasaya değişikliğine değil de, belediyenin Kızılırmak üstüne yapacağı köprüye oy verecek. Cehalet tavan yapmış. İpin ucu kaçmış.
Yapılan zafer açıklamalarına ve nümayişlere bakıldığında, sanki Hayır diyen şehirliler yani ?hainler? kaybetti, Evet diyen köylüler yani ?vatanseverler? kazandı. Coğrafi ve demografik olarak, Sanayi üretimi, eğitim ve sosyal açıdan geri kalmış yerlerde yani büyük ve küçük köylerde EVET ezici oranda yüksek çıktı. Demek ki köylülerin ekonomik, sosyal ve kültürel yaşam standartları son yıllarda epey yükseldi. Öyle ki memmuniyetlerini göstermek için bu kadar oy verip, sandıkları bile patlattılar. Oysa dışarıdan baktığımızda köylünün ekmeğini, peynirini, marketten aldığını ve üretim gücünü kaybettiğini görüyor üzülüyorduk. Demek ki köylünün de asıl istediği bu imiş. Anlaşılan köylüde ipin ucunu kaçırmış.
FETÖ gidince, diğer bütün cemaatler ön alma ve reyting yarışına girdiler. Sivas için en dikkat çekici olanı da Darende Somuncubaba. Bakanlar, valiler, devlet erkanı referandum öncesi adeta kamp kurdular, buraya. Yok böyle bir şey. Her şeyi siyasete alet etmenin ve alenen kullanmanın ayarı filan kalmamış. Cemaatler de, siyasiler de, ipin ucu kaçırmış.
Referandumun en dikkat çekici sonuçlarından biriside, İstanbul %49 ?Sivas %72, EVET.
Öyle ya Yavuz Sultan Selim köprüsü, Avrasya tüneli, Osmangazi köprüsü, Marmaray, Metrolar İstanbul´a değil, Sivas´a yapıldı aslında. Bunları her gün biz kullanıyoruz !
Malatya´yı geliştirmek için hükümet cazibe merkezi ilan etti. Çünkü Malatya çok geri kalmış, Sivas ise çok gelişmiş ve desteklenmiş bir şehirdi ! Onun için bastık oyları.
İstanbul´lular hem %49 oy versin hem de köprü yapılacak diye beklesin, daha çok beklerler !
Özetle bu referandumda ortaya çıkan ve çok net görünen asıl gerçek şudur :
İktidarın, geri kalmışlıktan, fakirlikten, cehaletten, köylülükten, dini cemaatlerden, beslendiği gerçeğidir. Zirve görünmüş, iniş başlamıştır. Bu iktidar, vereceğini vermiş, alacağını da almıştır. Atı alan Üskürdar´ı geçse de, gittiği yön meçhuldür.
