HANİ ?İMRENEN DEĞİL, İMRENİLEN SİVAS? OLACAKTIK !
Kamuoyunda hakim olan görüşe göre ?ki bence de öyle, son 15 yılda atanmış yada seçilmiş vali, belediye başkanı gibi yerel yöneticilerimize baktığımızda, bazı istisnalar hariç ( Vali Hasan Canpolat- Bel. Başkanı Temel Karamollaoğlu ), rutinin dışında,şehre yönverecek, vizyon kazandıracak, tecrübeli, çalışkan yöneticiler pek nadir geldi.Bu iki kurumun başındakiinsanlar, aslında o kadar önemli ki, yönettikleri kentler içinya değer üzerine değer katarlar, yada o koltukların nimetlerinden faydalanıp, sürelerini doldurup giderler.
Buna karşın, öyle başarılı örnekler de var ki, imrenmemek elde değil. Hatırlarsanız, şimdi ki başkanın 12-13 yılönce seçimlerde kullandığı ve çok tutan bir sloganı vardı " İMRENEN DEĞİL, İMRENİLEN SİVAS".
Son 15 yılı dikkatealdığımızda bir bakalım kim, kime imrenecek hale gelmiş. Eskişehir, 1980´ler den itibaren, Yılmaz Büyükerşen önce rektör olarak üniversiteyi uçurdu (şu anda 150 binden fazla öğrenci var), sonra daBelediye başkanı olarak Eskişehir´i gelişmiş bir Avrupa kentigörüntüsüne kavuşturdu, hemde müzmin muhalefet partisi CHP ile.
Yanımızda ki Kayseri, yirmi yıl şehrin başında bulunmuş ve artık efsane olmuş Mehmet Özhaseki ile istikrarlı, nitelikli bir kentleşme ve gelişme herkesin malumu.
Konya, son on beş yılda ki dönüşüm ve gelişim parmak ısırtacak boyutta, mukayese sınırlarını çoktan aştı. 2004 ?tenbu yana Tahir Akyürek ile devam eden müthiş gelişim devam ediyor.
Ve Malatya, en son iki yıl önce gitmiştim. Geçtiğimiz ay yine yolum düştü. İnanın şaşırdım kaldım, bu kadar hızlı, bu kadar güzel bir kentsel dönüşümü ve gelişimi görünce hayret ettim ve biraz da kıskandım.
Yeni açtıkları o bulvar üzerinde ki harikulade cafelerden birine oturup etrafı gözlemledim, bir Sivas´ lı olarak hüzünlendim. Ancak bu işleri yapanlardan birisinin Sivas´ lı olduğunu bildiğim için de sevindim. Sivas´ta ki Aksu´nun fikir babası, uygulayıcısı, kent meydanı projesinin başında ki adam, o dönemde Sivas belediye başkan yardımcısı olan mimar Zeki Sarılar, yaklaşık yedi yıldır Malatya belediyesinde ve Malatya,büyükşehir olduktan sonra da genel sekreter yardımcısı. Malatya´da ki muhteşem dönüşümü gerçekleştiren ekibin en önemli adamı.
Mukayese yapınca hangi kent nerden nereye gelmiş, kim imrenecek, kim imrenilecek hale gelmiş her şeykabak
gibiortada. Kendi kendine reklam yapmakla bu işler yürümez.Sizin başarılı olup, olmamanız etrafımızda ki diğer kentlerle mukayese edildiğinde ortaya çıkar, yoksa kendi kendinize bu yoktu,bunu yaptık, şu yoktu onu yaptık demekle olmaz.
Yerel bir TV´nin patronu ile ortak olmakla, o yerel TV´nin genel yayın yönetmenini alıp,aynı zamanda Belediyede maaşa bağlamakla ve basın danışmanı yapmakla, o yerel TV´de kendini her gün birinci haber yaptırıp, bayatlamış işleri reklam yapmakla, bana iftira atıyor hainler? diye,kabadayı edasıyla ekranlardan bağırmakla, belediye başkanlığı yapılmaz ve yapılmamalı da.
Geçtiğimiz günlerde, Abdi ağa konağında Sayın Vali ilginç bir cümle sarf etti.Sayın Vali,yanında oturan Belediye başkanı Sami Aydın´ın yüzüne bakarak, böyle bir başkana sahip olduğu için Sivas´lılarınçok şanslı olduğunu, kamuoyuna müjdeledi.Sayın Vali´miz, devletin Sivas´ta ki başı olarak ve göreve başlayalı henüz kısa bir süre geçmesine rağmen, Sayın Başkan hakkındakihükmünü vermişgörünüyor.Ben, sayın Vali´ninbu cümleyi sarf etmesini, kısa sürede kurdukları yakın dostluğa bağlayabiliyorum ancak.
Elbette soru işaretlerini de yanına koyarak. Şanslı bir Sivas´lı olarak, şu önemsiz birkaç konuda affınıza sığınıyor ve Sayın Başkan ne yapıyor?diye, sormak istiyorum.
Koca şehrin içine düştüğü, trafik anarşisine karşı, Sayın başkan hangi ciddi çözümü ortaya koyuyor acaba ?
Tek merkeze sıkıştırılmış, saçma sapan imar uygulamaları dışında, sürekli kaldırım söküp, yapmanın, sokak direklerini söküp, yenilerini dikmenin amacı,acaba belediye çalışıyor algısını canlı tutmak için mi ?
Haziran ayında Eski sanayide, temel atılacaktı, unuttunuz galiba.
R.Tayyip Erdoğan Bulvarı´nı açıyoruz diyorsunuz, öğreniyoruz ki daha kamulaştırma yapılmamış, milletin kafasına gözüne vura vura yol mu açılır? Nasıl olacak bu iş? Yoksa ikinci beş yıllık döneme mi kalacak?
Mehmet BAŞKAN
