HİZMET ETME ME ! VAKFI
Geçtiğimiz günlerde Sivas hizmet vakfı toplandı. Sayın vali, vakfın başkanı olarak beş bin üniversite
öğrencisine burs verilmesi için vakıf üyelerine çağrıda bulundu.
O anda, salona derin bir sessizlik çöktü.
Yaklaşık doksan kişilik bir gruptan oluşan vakıf yönetimi ve mütevellilerin den vefat edenleri ve makamı icabı oradabulunanları çıktığımızda, geriye en az elli muhterem mütevelli bulunmaktadır.
Mütevelli denince bağış yapacak kelli felli insanlar akla gelir ki, dışarıdan bakıldığında çoğu da öyledir.
Bunlar yıllık 100-150 bin lirayı rahatça verebilecek insanlar. Öyle olması da gerekiyor ama anlaşılan veremiyorlar.
Eğer veremiyorlarsa, hizmet yapacak güçleri, dermanları ve gönülleri yoksa, orada ne işleri var diye, biz de sorma
gereği hissediyoruz. Vakıf mütevellisi olan, eczacı, dişçi, kanepeci, mermerci, mobilyacı, avukat, doktor, müteahhit,
tüccar, fabrika sahibi gibi çoğu tanınmış bu elli kişinin oraları işgal etmesinin sebebini soruyoruz.
Güya bunlar, şehrin ileri geleni mertebesinde ki saygın ve zengin muhteremleri.
Yok, Vakıf bu insanlarla ve bu şekilde devam edecek ise vakfın isminden, Sivas ve Hizmet kelimeleri
çıkarılarak, adının da "namlı ve yorgun adamlar vakfı" olmasının, daha uygun olacağını düşünüyorum.
Böyle olursa hizmet edip, etmeleri, burs verip, vermemeleri, ne beni, nede hiç kimseyi ilgilendirmez, eleştirilmez,
konu dahi edilmezler.
HER DÖNEMİN ARSIZI
Sayın vali sosyal medyayı aktif kullanan bir insan, aşağı yukarı bütün ziyaret ve çalışmalarını görüntületiyor ve
yayınlatıyor. Çok güzel. Ancak Organize sanayi bölgesini her ziyaretin de yanlarında hep aynı muhteremin
sürekli fotoğraf karelerine girmesi ve buna izin verilmesi ilginç bir durum. Biz biliyoruz ki, aslında bu adam yıllardır
böyle ve hiç değişmiyor. Ancak Vali bey doğal olarak bilmiyor olabilir. Bu şahsın ne sıfatla, vali veya diğer devlet
erkanına refakat ettiğini OSB müdürü açıklasa iyi olacak. Bu adam ve kardeşi, eski başbakan yardımcısı
Abdullatif Şener döneminde ortalıkta adeta memleketin sahibi gibi dolanırlar ve havalarından geçilmezdi. Bu adam
her seçimde, her dönem aday olan ve her defasında şaplağı yiyip oturan ama arsızlığa veren bir muhterem.
Aslında bunu belediye başkanı da, TSO başkanı da, OSB müdürü de iyi tanır.
Bütün bunlara rağmen, gelen her vali ile her bakan ile bu adam bir şekilde aynı poza girer ve resim verir.
Gelenler zanneder ki bu adam, Sivas´ ın ileri geleni ve saygın itibarlı adamı.
İşte Sivas´ ın temel sorunlarından birisi de budur. Dar bir halkada bir yerlere çöreklenmiş, kendini mütevelli
zannedenler, kendini kıdemli sözcü zannedenler, tezgahı kimseye bırakmamak için adeta bir yerlerini yırtanlar,
rol çalanlar, o kadar çok ki. Tabii, bu zincir halkası şeklinde bir sistem. Bu halkaya girmeyi başaranların en az ve
kesintisiz, 20 yıl görev süreleri garantidir. Çünkü bu halkanın elemanları sistem gereği sürekli pazarlama yaparak,
birbirlerini pazarlar dururlar. Siyasetçisinden, devlet erkanına, bürokratına kadar herkes bunları bir şey zanneder.
Bu halkayı kıran ve bunların etkisinden kurtulabilen devlet erkanı, her anlamda objektif bilgi ve verilere
ulaşacağından , Sivas´ a çok şey verir.
Aksi ise her zaman olduğu gibi yine hüsran, hep hüsran...
MÜDÜRLER! KANARYA ADALARINDA
Karate federasyonu U-17 takımı Kanarya adalarında ki şampiyonaya gitmiş. Eski Belediye başkan yardımcısı
Oğuz Ökten federasyon disiplin kurulu başkanı olarak ora da imiş. Anlamadığımız şey ise Vakıflar bölge müdürünün
orada ne işi var. Sen ne zaman karate federasyonuna girdin? Ne zaman disiplin kurulu başkan yardımcısı oldun?
Hayatında Karate yaptın mı acaba? Kanarya adalarında bir hafta tatil, kaç dolar sen biliyor musun? Ha? cebinden
üç- dört bin dolar harcadın gittiysen helal olsun sana. (faturalar ve ödeme makbuzları sende zaten mevcuttur !)
NOT: Tüysüz yetimin biri görmüş! Sosyal medyada. O, haber verdi.
Mehmet BAŞKAN
