TÜRKÜLERE KULAK VERMELİ

TÜRKÜLERE KULAK VERMELİ

TÜRKÜLERE KULAK VERMELİ

 ?Mektup selam söyle benden sılaya

Söyle benim için de eller ağlasın Gözü yaşlı düştüm gurbet ellere Uzaktır aramız da yollar ağlasın Eledim buğdayı da seçtim daneyi Bu gönül de sevdi o bir taneyi Eğer gurbet ele gider gelmezsem Bana saydırırlar da yedi seneyi Türkülere, insanın yolu uğramaya görsün.

Türküler pınarında, azıcık dinlenmeye görsün.

Ne maceralar alıp götürür içini.

Ne hayaller, telli turna ile alıp gider ötelere.

Bir türküde ne acılar, ne savdalar, ne ahlar, ne sırlar saklıdır.

Bir türkünün mısralarına sızmaya görün. Size ne anılar fısıldar, ne heyecanlara gark eder bahar görmüş yüreğinizi.

Bambaşkadır bizim türküler. Bambaşka?

Çağıl çağıl çağıldayan dereler misali, gök kubbeyi inim inim inletir nağmeleriyle.

Hasrettir türküler, acıdır, aşktır vuslattır.

Ama illa da hasrettir, sevdadır. Katar katar bir turna ile halleşmedir. Seherdeki sabah yeli ile kavilleşmedir türküler.

Ama illa da acıyla sırdaş olmalı türküler.

İlla da, hasrete kırağı çalmalı türküler?

Söylenmemiş bir şiir, sırra kadem basmış bir hatıra hükmünce sarıp sarmalar insanoğlunu. Bir mısra bir destandır, bir mısra bir vuslattır, bir mısra bir hasrettir.

Ama illa da türküler uğramalı bazen insanın yolu.

İlla da, onların içleri yakan rayihası ile aydınlanmalı yarınlar.

Göz göz pınarların, berrak akan derelerin, taş bağırlı dağların söyleyecekleri olmalı türkülere. Söyleyeceği daha bitmeden, narin çayır kuşlarının, gönlün ılgıt ılgıt esen sabah yeli, varıp eğlenmeli orda bir zaman.

Çiğdem çiçek kokan al baharlı dağları, kendiyle eş tutup, yüreğini baharla destanlaştıran bir anlamla, ara ara gönlü türkülerin asude kollarına bırakmak lazım.

Ama illa da, utandırılmış bir duygu ile sızmalı türkülerin içine. İlla da utandırılmış bir duygu ile?

Ara ara türkü dinlemeli.

Kopmalı, bu obur çağın çığırtkanlığından?

Barbar kent hoyratlığından, yapmacık kentli ilişkilerden sıyrılmalı ara ara?

İnsanın insan etine aş erdiği, doyumsuz iştahların keskin dişleri arasından uzaklaşıp, inmeli yüreği zangır zangır titreten türkülerin miski amber kollarına?

Cinneti yaşayan tüketim çağına sırt dönerek, masum bir türkünün ıtır kokan mısralarına girmeli.

Azıcık sükûnetle, yaklaşmalı türkülere.

Yüreği, berhava etmeden?

Berhava etmeden, zarafetin aşk halini?

Türkülere kulak vermeli, türkü dinlemeli.

Türküleri dinlediğimizde, yeniden dirildiğimize şahit olacağız.



Anahtar Kelimeler: 0