ŞEHİR MANZARAMIZ

ŞEHİR MANZARAMIZ

ŞEHİR MANZARAMIZ

            Atatürk caddesinde dolaşıyorum, bir bağırtı koptu. Taksici arkadaş açtı ağzını yumdu gözünü Sin-Kaf?lı küfürlerin bini bir para yuuh artık ne söyleyeceğimi şaşırdım. Kiminle tartıştığı da belli değil yuhh?

            Yer kepenek caddesi vatandaş telefonla konuşuyor. Aynı şekil burada da kendini gösteriyor. Durup millet telefonda bağıran vatandaşa bakıyor. Akla hayale gelmeyen sözün bini bir para.

            Araçla devam ederken vatandaş sinyal dahi vermeden birden sağa dönüyor, dolayısıyla kaçınılmaz olan; arkadaki araç duramayıp küçük bir kaza. Ama işin ilginç yanı öndeki araçtan inen ve suçun kendisinde olduğunu düşünmeyen geri zekalı adam elinde sopayla inip arkadaki araçtaki vatandaşa saldırıyor.

            Bu sefer yer bir lokanta akşam geç saatler birçok yer kapalı. Vatandaş bir tatlı istiyor. Önce kadayıf var mı diye soruyor cevap evet. Vatandaş kadayıf sipariş ediyor önüne baklava geliyor, itiraz eden vatandaşa tepki şu ?ye ya! bu da tatlı, o da tatlı?. Ben yemem deyince neyi yemiyorsun lan deyip vatandaşla kavga başlıyor.

            Bu sefer ki yerimiz bir mağaza. İçeride bulunan görevli önce neden rahatsız ettiniz bizi der gibi sertçe buyurun diyor. Sonra vatandaş şunu alabilir miyim, şuna bakabilir miyim deyince tepki şu alacaksan indireyim yoksa oyalama işimiz gücümüz var.

            Yer bu sefer sanayi vatandaşın aracında küçük bir arıza var. Aracını tamir ettiriyor. Malzeme fiyatı çok düşük 5,00 TL filan, usta borcumuz? 50 TL iyi de usta çok değil mi? Bağanmıyosan yapturmuyaydın veracan tabi el emaa bu yuhh.

            Bir mağazadayız şimdide mal siparişi veriliyor ürün beğeniliyor her şey tamam. Ürünün gelmesi bekleniyor hep haftaya erteleniyor ve aradan tam bir yıl geçiyor. Hala ürün gelecek ama ürün gelmiş ancak mağaza elemanlarının birbirinden haberi olmayınca satılmış yuhh.

            Yoldayız bir vatandaş otobüsten iniyor. Şoföre Allah belanı versin diye bağıra bağıra iniyor hayrola hanımefendi? Kayseri?deN geldim bunlar ne biçim insanlar diyor. Bunlar insan mı diyor tek kelime diyoruz yuhh.

            Resmi kurumlardan biri, bir proje araştırması var. Gelenlere kurumun müdür yardımcısı daha konuşmaya başlamadan basıyor fırçayı ama beyefendi bi dinleyin, biz sizin gibileri çok gördük diyor yuhh.

            Bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. İstediğiniz kadar çoğaltın. Esnafından memuruna şehirde bir çoğu maalesef ki böyle kabul edelim. Peki sorun ne?

            Eğer bir ilde kültür programı yoksa, Eğitim konusunda sıkıntılar eksik olmuyorsa, çalışması gerekenler koltuklarıyla halvet oluyorsa, kendi işimizin hakkını veremeden gelecek hayalleri kurup cep hesabı yapılıyorsa, Basını yalaka, bürokratı tembel, esnafı bencil ise bu durumların yaşanması doğaldır değil mi?

Tabi birde nemelazımcı biz vatandaşları da unutmamak lazım?



Anahtar Kelimeler: 0