RIZA HOCA NE YAPIYOR?

RIZA HOCA NE YAPIYOR?

RIZA HOCA NE YAPIYOR?

Son haftalarda sıkça devam eden hakem hatalarından biriyle yine mağlubiyetle evimize döndük.

Süper ligde; hem üstte hem altta heyecanın devam etmesi adına sanki gizli eller, daha doğrusu hakemler bu ?Oyunu? çok da cesur vaziyette gözler önünde oynamaktalar.

Tabi ki galibiyette kaybedilen 1 milyon TL para ve onca emekler göz ardı edilerek. Burada ilginç olan; özellikle kendi adımıza, hocamızın maç sonunda ?Mağlubiyet hak ettik? açıklaması kafaları da karıştırmıyor değil.

Şöyle ki; ya oyunun (saha da ki) gidişatını sağlıklı izleyemiyor, ya da oyunun (masada ki) farkında olup bu plana razı oluyor veya razı olmak zorunda kalıyor.

Her iki durumda canımızı acıtıyor.

Önce saha da ki futboldan başlayalım;

Maçın başında öne geçen takımın ikinci yarı 10 kişi kalması, kalibresi bizden çok aşağı Akhisar takımına mahkum oynatmayı izah edemez.

Hücumdaki oyuncuların özellikle Atıf?ın alınıp yerlerine ne oynadığını bilmeyen Sercan?ı yan ve geri toptan başka bilmeyen Adem Koçak, yaşlı ve formsuz dolayısıyla dikkatsiz Hayrettin?i almak mağlubiyetin hazırlayıcısı olmuştur.

Ayrıca; penaltının kurtarılarak sağlanan moral ve kalecinin gününde olmasıyla, eksik kalmanın dezavantajını bertaraf edecek psikolojik ortamda varken?

Gelelim oyunun masa da olanına;

Artistiğiyle öne çıkmasıyla nam salan Fırat Aydınus, ilk yarının ortasında Akhisar?ın etkili oyuncusu Kenan Özer?i Ziya?ya yaptığı faulden kırmızı kartla ihraç etmeyip, aynı oyuncunun eliyle aldığı topu görmezden gelerek malum penaltı ve kırmızı kartla finalini gerçekleştirmiştir.

Bülent Yıldırım, Fırat Aydınus hatta Cüneyt Çakır, MHK ve TFF?nin gözdeleri olarak yukarıda ki planların en iyi algılayanı ve uygulayacaklarıdır.

Sivas açısından bunlara; Abdullah Yılmaz, Barış Şimşek, Kuddusi,  Serkan Çınar gibilerini ekleyince işin vehameti gözler önünde serilmektedir.

Sivas ? BJK maçından önce, MHK Başkanı eski BJK?li Zekeriya Efendi?nin ?BJK?nin hakem hatalarına maruz kaldığını? basına açıklaması ve bu ifadelerden sonra maça verilen çömez, torpilli Mete Kalkavan?nın iki penaltımızı gasp etmesi iddiamızın delilidir.

Karadeniz lobisinin takımı olan İBB?nin maçına verilen Trabzonlu Abdullah Yılmaz, diğer maçına atanan Belediye?de çalışan hakem, bizim mersin maçına verilen, Mersinli Bakan Çağlayan?ın Bakanlığında çalışan Bülent Yıldırım gibi atamalar tesadüf değil bir planın parçasıdır.

Geçen sezon şike dosyalarında ismi geçmeyen hakemler, bundan da cesaret alarak hoyratça maçları idare etmektedirler.

Bu hakemler, kupa finalini FB ?Trabzon arasında oynanmasına zemin hazırlayacaklardır. Yazın buraya!

Tüm bunlar olurken gelelim konumuz olan Rıza Hoca?ya;

Spor kamuoyunca kaliteli özellikle forvet hattında futbolculardan oluştuğu kabul edilen takımımızın, olası başarısızlığının sorgulanacağı düşüncesiyle hocamız ?istediğimiz transferleri yapamadık? diyerek, sanki kendi kariyerini korumak sevdasında?

Bunu yaparken, ? Sivas?a futbolcu gelmiyor diyerek açıkça memleketini kötülüyor, ? istediğim alınmıyor, ben almadım? diyerek örtülü olarak yönetimi taraftarın önüne atıyor.

Son günlerde; internette, taraftar sitelerinde, çarşıda, pazarda bu yönde oluşan düşüncelerin, hocanın bu konuşmalarından sonra attığını da gözlemleyebiliyoruz.

Tesisleşme, denk bütçe gibi somut başarılarından sonra yönetimin sorgulanması gelecek adına en büyük tehlike olacaktır.

Büyük ihtimal; Şota?yla 5 yıl mukavele yapan, hem de 150 milyon euro bütçe planlayan Kasımpaşa?da aklı kalan Rıza Hoca bu sezon formsuzluğunun, gerginliğinin sebebini şehre ve yönetime fatura ederek ateşle oynuyor.

Sayın Hocam; [ Denizli?de başarılı geçirdiğin dönemin ardından bunun karşılığında yıllık ücretin olarak dönemin kulüp başkanından (kendi ticaretini yaptığı) ikinci el iki adet otomobil alarak ayrıldın] Bizden aldığın her kuruş helal olsun.

Fakat; ülkedeki kulüplerin yönetim şeklini görünce, lütfen olumlu taraflarımızı da söyleyelim.

Her gelen futbolcunun, hatta; rakip taraftarın beğendiği bu şehri bu kadar kötülemeyelim.

Her Allah?ın günü 3 uçakla 1 saatte İstanbul?a gitme imkanı olan, yabancıların evliya mertebesinde ilgi gördüğü, paraların hem de lig ortalamasının çok üstünde, gününde ödendiği ortamda bu sözler inandırıcı gelmeyecektir.

Son olarak; mağlubiyete, hakemin tarafgirliğine isyan etmeyen yatık başlı futbolculardan oluşan ekibimizde, az sayıda olan yıldız oyuncuların da kulübeyle gönül bağı kurmadığını da sahada ki vücut dillerinden anlıyoruz.

Sadece kaleci Borjan özellikleriyle doğru kişi olmasına rağmen mevkisi gereği bu ihtiyacı gidermemektedir.

Yönetimler futbolcuların; maddi ? fiziki şartlarını yerine getirirken hocalar; psikolojik ? fizyolojik ? taktiksel olarak hazırlar ve sonuç alırlar.

Sanırım burada da bir problem göze çarpıyor.

Hocam; lütfen biraz dikkat?



Anahtar Kelimeler: 0