KIŞ, ŞEHİR VE EFENDİLER

KIŞ, ŞEHİR VE EFENDİLER

KIŞ, ŞEHİR VE EFENDİLER

Sivas?a en çok yakışan renklerden biridir beyaz. Çünkü çorak ve bozkır rengiyle yaşamsal coşkunun azlığını gözlerden kaçırır, ağacı azınlıkta olan dağların da beyaza bürünüp daha estetik görünmesini sağlar. Sivas?a kış çok yakışır çünkü şehrin çaresizliğini, bir türlü gelişememiş ve ilerleyememiş olmasının utancını saklamaya çalışır  ve şehre anlam katmak için çabalar durur. Ve aslında kış seslenir Sivas?a size verilen bu nimeti kullanın diye ama duyan kim? Kar memleketimin dağlarına düştüğünde herkes bilir ki o karların erimesi için güneşin en hararetli dönemlerinin gelmesi gerekir. Yani bizim karları bahar kesmez illa ki yaz gümbür, gümbür geliyorum demelidir. Ülkenin kış turizmine baktığımızda sayılıdır kayak merkezleri ve Sivas?a bakıldığında artık bir şehir efsanesidir Yıldız Dağı projesi. Derler ki Yıldız Dağı kış turizminin ülkede yapılacak en iyi yerlerinden biridir, uygun kayak alanları olduğu gibi, uygun yerleşim bölgelerinin hazırlanmasıyla kısa zamanda nam salar ve şehrin turizmine büyük katkıları olur. Ve yine derler ki Yıldız Dağına ulaşım sağlanması en önemli aşamadır, sonrasında bölgeye yatırımda akar, akın, akın kayakseverde. Sivas medyasına dahil olduğum 1995 yılından beri bu türkü hep söylenir ancak bir türlü atak yapılmaz. Ne kadar zor bir projeymiş ki bir türlü hayata geçirilemiyor ve ne kadar çetrefilli bir yolmuş ki  bir türlü dağ aşılamıyor. Türkiye?nin bir türlü bitmeyen Bolu Tüneli hikayesine dönmeye başladı Yıldız Dağı projesi. Erciyes?in, Palandöken?in şehirlerine katkısını düşündüğümüzde Yıldız Dağının önemi bir kere daha ortaya çıkıyor. Bu projenin hayata geçip tamamlanması için hangi makamın harekete geçmesi lazım? Ve bu projenin bitmesi için kimin masaya vurup ?yeter? demesi lazım? Bazıları ?makam?ı türk müziğinde bir usül olarak algıladığından şehrin feryadı kulaklarına name geliyor.

Gerçi Sivas?ın o kadar çok değeri var, o kadar çok vitrine çıkarılması gereken hazinesi var ki hangisini saysak diğerine haksızlık olur. Bu değerleri gün ışığına çıkarak olan kurum belli, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. Peki bu pek nadide kurum işini yapıyor mu? Cevap zaten ortada. O kurumun koltuğunda oturan zat-ı şahaneleri hiç bir şey yapmamasına rağmen neden hala o koltukta oturmaya devam ediyor, bu sorunun cevabı nedir, bilen yok. Tamam hükümet her daim icraattan yana ama bir türlü icraat yapamayan, bütün illerin katıldığı organizasyonlarda boy gösterilmesini hizmet olarak alglıatan bu kişiyi kim neden koruyor. Her zaman söyledim iyi bir yazar ya da araştırmacı olabilir müdür bey ama iyi bir yönetici değil. Oturduğu kurumun önemini ya bilmiyor ya da birileri ona ?etliye sütlüye karışma? dediği için atm memurluğundan öteye gitmiyor.

Hizmet erbablarının hakkı değil midir makamlar. Siz hiçbir şey yapmayarak kul hakkına girmiyor musunuz? Sadece siz değil aynı zihniyette olan o işgalciler de kul hakkı yemiyor mu? Gubetçi Sivas?lıları bile yerli turist diye rakamlara nakşedip, üst makamlara ?biz çalışıyoruz? hınzırlığını size kim akıl olarak verdi? Şark kurnazlığı yaparak oturduğunuz ve koruduğunuz makamlarınız bir gün altınızdan kaydığında gerçekten ?ben bu makamın hakkını verdim? diyebilecek misiniz. İyi bir insan olmakla, iyi bir çalışan olmak çok farklı değil aslında. Size emanet edilen makam bir kurumun temsiliyetini değil bir şehrin temsiliyetini içeriyorken rica ediyorum göreve geldiğinizden beri yaptığınız işleri bana bildirin ve bende gördüğüm şeyler karşısında utanıp, sıkılayım ve size haksızlık ettiğimi bu satırlardan haykırayım. Siz ve benzerleriniz şehri nasıl kucaklıyorsanız sayenizde şehir oksijensiz kalıp ölüyor. Efendi ve siz diğer efendiler,şapkanızı önünüze koyunda düşünün biraz, başınızı ellerinizin arasına alında vicdanınızın sesini dinleyin biraz, o sesi duyacak kulaklar varsa tabi.

Türkiye?nin en büyük yerleşim yeri olan Sivas?ın, coğrafi olarak çok büyük bir kent olan ilimin değerli ilgisizleri, üzerinizde ki ölü toprağını atında size zahmet biraz kendinize gelin. Bu şehrin gelişmeye, büyümeye ve ekonomik olarak güçlenmeye ihtiyacı var. Çok değil iki şey yapın kafi.

1-Kış mevsiminin nimetlerinden faydalanmak için Yıldız Dağı projesini biran önce hayata geçirin ve tatilciler Sivas?a gelsin, biraz daha gecikirseniz küresel ısınma sayesinde yapay karlarla dağları beyaza bürüyeceksiniz.

2-Sivas?ın tüm tarihi ve kültürel haritasını çıkarın ve Sivas?ın sadece Ulu Cami, Gökmedrese, Buruciye Medresesi ve Balıklı Çermikten ibaret olmadığını gösterin.

Nice tarihi konaklar, kervansaraylar ve köprüler var ama bunları gösterecek materyalleri hazırlamak için ortada bir kurum olması gerekiyor. O kurum bina olarak var ama binanın içinde şehrin kültürünü kendi yazdıklarından ibaret sanan beyzadeler var. Velhasılı kelam işin ehilleri başta olmadığı için hastalanmış ve sürekli kaybeden bir şehir var.Şehri hasta eden bu zatlar  şükretsin ki kış geldi ve o ayaz bütün yüzleri kızarttığından kendi utançlarını gizleyecek çok zamanları var, vesselam?



Anahtar Kelimeler: 0