KALE, KALE, YİNE KALE

Bir kışı daha geride bırakıp, yeni bir mevsime girdiğimiz şu günlerde, şehrin temel varlıklarının nasıl değerlendirilmesi gerektiği hususundaki beyin fırtınalarını, elden bırakmamamız lazım.

Zira, Sivas?ın yeni bir gelecek felsefesine girmesi noktasında, ufukta hali hazırda önemli bir adımlar birlikteliği görülmüyor.

**

Sevgili okurlar, Sivas için iki önemli adım var. Birincisi Sivas?ın Kızılelması olan Kızılırmak, ikincisi ise Kale Projesi.

Kızılırmak ve Kale Projesi, bu şehrin bir yüzyıl öteye taşınması demektir.

Kale ile ilgili düşünce birlikteliği, sadece ama sadece surların açığa çıkarılmasına kilitlenmiş bir durumda.

Elbette Kale surları çok önemli lakin, bu kalenin bitirici adımlarından en zayıfı.

Daha derli toplu bir düşünce birlikteliğine Kale?nin sokulması iktiza ederken, mevcut yöneticilerin ben bilirim ısrarlarını anlayabilene aşk olsun.

Sivas Kalesi, bugün ki yöneticilerin hayalindeki gibi bir şekle dönüşürse, çok kadük bir çalışma olur.

Kale Sivas?ın incisi, Türkiye?nin de önemli film merkezlerinden biri olabilir.

Zira artık Film Sektörüne, devlet destekleri de gündemde iken, Sivas Kalesi?nde doğal bir film platosu oluşturmak hayal olmasa gerek.

Eski Sivas evlerinin yeniden ikame edileceği, Sivas kültüründen öznel nişanelerin oluşturulacağı ve aynı zamanda, doğal film platosunun kurulacağı bir Kale, Sivas?ın imajına imaj üstüne imaj katacaktır.

Şehrin en yüksek yerlerinden birinde oluşturulacak Kale Evleri ve Film Platosu, Türkiye?deki sinema sektörünün de dikkatini çekip, film yönetmenlerinin burada çokça güzel işler çıkarmasını sağlayacaktır.

Hatta ve hatta, Kale?nin en tepesine Selçuklu modeli bir taş yapıdan, doğal dokuyu koruyan ve doğal dokuya uyum içinde bir GÖKEVİ?nin de inşa edilip, teleskoplarla şehrin ve uzayın gözetlenmesi sağlanarak, modern bir gelecek ve geçmiş harmanlaması yapılabilir.

Kale?nin etrafı da, uzak görüşlü bir yöneticinin dâhili ile temizlenip, ta oradan Ulu Cami?ye kadar tarihi bir alan oluşturulup Türkiye?de, parmakla gösterilen muhteşem bir endam oluşturulabilir.

Kale, Gök Medrese ve Ulu Cami üçlüsü, bu kadim şehrin, yeniden dirilmesinin en önemli köşe taşlarıdır.

Bunlar etrafında mukim kılınacak bir medeniyet aşkı, hem geleceği imar edecek, hem de geçmişin nazenin seyrangahından izler taşıyacaktır.

Yukarıda Kent Meydanı içinde bulunan Buruciye Medresesi, Çifte Minare ve Şifaiye Medresesi, alt başta Kale, Gök Medrese ve Ulu Cami?

Açık hava müzesi olan ve bir türlü değerlendirilemeyen kıymetlerin, yeni bir ufukla geleceğe kilitlenme aşkı?

**

Bu yazılanlar bir hayal değil sevgili okurlar.

Bu satırları yazanın abartısı, hiç değil.

Bir gün Sivas?ın yeniden dirilişini görmek için can atan nice insanın, bir gönül dileğidir aslında.

Bu gönül dileklerinden ilki Kızılırmak, ikincisi ise Kaledir.

Kale, ihtirasa ve benliğe kurban edilmemeli.

Üstün körü yaptım oldu mantığı ile, bu güzide alan heder edilmemeli.

Ortak akıl ile, bu şehri gelecek yüz yıla hazırlayacak anlamlar projesinden biri olan Kale?yi, yeniden ele almak zorundayız. Kazanç bu şehrin kazancı ve aşkı olacaktır.

Betonlaşıp ruhu gaspedilen bu kadim şehrin, yeniden medeniyet rüyası aşkı, hayal olmasa gerek.