Heyt Be!..

Heyt Be!..

Heyt Be!..

Şahların Etik Şahı

Padişahların Etik Padişahı Sultanların Etik Sultanı Başkanların Etik Başkanı Osssmannnn Yıldırım!   Şehrin en muhterem zatlarının başında olan büyük! İcraatların insanı? Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Etik Oossman Yıldırım... Beyazıt Öztürk gibi giriş yapabildim mi? Ne büyük, ne muhterem zattt. Yanında da Etik. Büyük dedik ya! Altına imzalar attığı büyük ve etik icraatlara bakın! Hangisinden başlayayım? Hangi birinden yola çıkalım şaşırıyorum doğrusu. Acaba ne yapsam? Yoksa sadece bir kaç kelime ile yani büyük ve muhterem zat ifadeleriyle hiç başlamadan mı bitirsem. Yok be, bu başkanların başkanını 3 kelime bir bağlaç kesmez. Anlatılmaz, anlatılamaz. Hem atalarımıza, hem geleceğimize, hem de günümüze ihanet olur. Şehrimizin 10 yıldır TSO başkanlığı hatta başarılı ve büyük icraatlarından dolayı başkanlar başkanlığındaki görevinde bence en büyük icraatı, sondan başlayarak ilerler isek ABİGEM`i kurması. Bana ve gerçek açılımına göre Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi olan bu merkez, sayın başkanlar başkanı ile daha verimli bir çalışma ağına kavuşturularak etik çerçevede ABİ GELİŞTİRME MERKEZİ olarak kuruldu ve çalışmalarına start verdi. Vekilinin oğlu, Genel Sekreterinin hanımını tüm etikliğiyle iş başı yaptırarak abilerin yolunu açtı. Sonrasında yoğun bir tempo ile şehre her gün ardı arkasına açılan fabrikaların, temelleri atılan yeni sanayi başlangıçlarına sebep olan baba-oğul, karı-koca ilişkileriyle donatılan ve geliştirilen abilerle yapılan yurt dışı seyahatleriyle, katkının tüm etikliğiyle en büyüğü sunulur hale geldi. İcraat ve Yıldırım yan yana ne büyük ikili..... Meşhur icraatlar ve  ...... tüm etikliğiyle En büyüklerden bir tanesi de artık TSO Mutlu.... Basit ama büyük icraat Mutluluk! Mutluluk çubuğu mu dokundu bilinmez ama sihirli bir şekilde oldu. Geçmişteki o karamsarlığı, şehrin sorunlarını, odanın sorunlarını bir anda tersine çeviren icraat. Takdire şaayan. Basit ama etkili. Artık TSO`nun kilitli dolaplarıyla Avrupa Birliğinin gaale alınmayan hesapsız küçücük paraları var. Ve bu arpa... pardon yanlış yazdım para. Üyelerin karşılıksız faturalar keserek insanları MUTLU ettiği, kilitli dolaplarda ki çalışmaların var olmasına yine bu büyük muhterem zaat imza attı. Tüm etikliğiyle Naylon fatura deyimiyle lugata giriş yapan Naylonun, şirketi şehrime kuruldu. Bundan iyi icraat mı olur. Ya o naylon şirketler bir gün, o günlerden birinde artık ben naylon değilim faaliyet göstereceğim derse, Demir satarda, Çelik alırsa. Şehir kalkınacak, ekonomi büyüyecek, bu muhteremin 2023 vizyonundaki kişi başı gelir, ihracat patlaması hepsi birden gerçekleşecek. Muhterem zaat ve icraat, muhteşem ikili... Biter mi... Say say bitmez.... Şişmiş faturalar, iştigal konusu olmayanların verdiği mallar... Ne büyük icraat. İnsanların arpa... Ya bak gene yanlış teleffuz ettim para. Para kazanmasını sağlamak. İşte bu dur yöneticilik. İşte budur başkanların başkanlığını yapmak. 5 liralık mala 10 lira ödemek. Ne büyük iştir. TSO ile MUTLUluk............. Aman aman unutmamak gerekir... ?Yetenek Sizsiniz? adlı günümüz programına katılma fırsatı olsa TSO yine büyük bir başarıya imza atarak ilizyon dalında kesinlikle birinci gelir. Çünkü icraatlar büyük. Kaybedilen kamyon kamyon şişeler...  Boşalan hesaplar.... Yüksek karlarla verilen hizmetler karşılığında edilen zararlar....  Acun bekler hepsi bir arada.... Zor ama yetenek işte bu... Ha birde şehir için her zaman verilen kavgalar... Ben bunları yaşadım. Zamanın birinde çok uzun değil. Neyse ben hatırlatmayayım muhakkak ki hatırlayan olacaktır. Sonu zeminini hazırlayanla, tarafların mangalla biten o büyük kavgaları. Sonuçta TSO mutlu, şehir mutlu, başkan mutlu.... Vizyon, Misyon. Hepsi artık bu 10 yıllık yönetimle yerine oturdu. Kültürde, Sanatta, Sanayide, Ticarette, Sporda, Siyasette......... her yerde, her zaman var olan eli taşın altında değil, taşı kucaklamış bir başarı örneğiyle karşı karşıyayız.... Neyse ben uzatmayayım icraatların ve başarının adamı işte o kadar! Şimdi ne yapmamız lazım. Tüm şehir olarak böyle bir başkanların başkanını bırakamayız; Ayıp bizlere.... Şu an yasanın değişimi için açılan dava sonrası 7 den 77`sine kadınlı çocuklu, hep birlikte o mahkeme duvarlarını ağlama duvarı haline getirip muhterem zatın lehine sonuçlanması sonrasında gözyaşlarımızla birleştirilmiş dualarla destek olmalıyız. (Ben hariç... Niye mi; o gün izinliyim de...) Ya bu arada seçim günü geldi ya hani, kendi gurubumda yer alan geliştirilmiş abi ile aldığı paralarla kendini; karşılıklı karşılıksız kestiği faturalarla kurumunu destekleyen meslektaşım acaba oy için kapımıza gelebilecek mi? Ya ne gerek var; kendilerini yormasınlar. Artık bu kapıda, ?kapıkullarına ve kulluklarıyla? elde ettiklerine artık oy yok.... Aldıkları oylarda yerine getirmedikleri sözlerden dolayı helal değil... Ya bu dünya da, ya da diğerinde elbet bir soran olur....

Anahtar Kelimeler: 0