EĞİTİMDE AKIL TUTULMASI

EĞİTİMDE AKIL TUTULMASI

EĞİTİMDE AKIL TUTULMASI

Sivas?ta eğitim adına yaşanan akıl tutulmaları maalesef devam ediyor. Dershanelere olan ilgi bunun bir göstergesidir. Dershaneye ve etüt merkezlerine giden öğrencilerin, daha da alt sınıflara doğru indiğini görmek insanı gerçekten üzüyor.

İlkokul ikinci ve üçüncü sınıfa giden öğrencilerin bile etüt merkezlerine akın etmeleri hakikaten şehrimiz adına üzüntü verici.

İnsanlar, ekmeklerinden keserek dershane ve etüt merkezlerine çocuklarını gönderiyorsa, oturup düşünmek lazım.

Proje ve performansa dayalı, yapılandırıcı bir program takip edilmesi gerekirken, hâlâ öğrenci bilgisini ölçmeye yönelik çalışmaların devam etmesini, anlayabilmiş değilim. Daha ilkokulun ilk basamağında, hangi bilgiyi ölçeceğiz? Kişilikleri yeni şekillenmeye başlayan bu mini minnacık çocukları, şıkların cenderesine sokmak ne denli doğru?

Ama gelin görün ki, modern bir eğitim ruhu, hâlâ tam manasıyla anlaşılabilmiş değil. Zaten anlaşılsa, etüt merkezleri ve dershanelerin bu kadar artması beklenemez.

Sivas?ta hâlâ eski eğitim anlayışının devam ettiği bir gerçek. Hâlâ eski düzen ve öğretmen merkezli bir kadük yürüyüş.

Öğretmen anlatacak, öğrenci dinleyecek ve ders bitecek o kadar. Tamamen otuz, kırk yıl önceki eğitim metodu.

Sivas?ta eğitim adına o kadar büyük garabetler yaşanıyor ki anlatamam. Mesela ilköğretim birinci sınıftan itibaren, sanki çocuklar bu yaz LYS?ye gireceklermiş gibi teste tabi tutuluyorlar. Çocuklar, daha okumayı yeni söker sökmez, ellerine yaprak test tutuşturuluyor ve bilgileri ölçülmeye çalışılıyor.

Ve böylece bir neslin düşünmesi törpülenmiş oluyor. Çok acı gerçekten. Acı olmanın da ötesinde, bu bir akıl tutulması eğitim adına. Hatta ve hatta bir şehrin atılım yapamamasının en temel nedenlerinden biri.

O pırıl pırıl çocukların, nasıl oluyor da zamanla, birçoğunun eğitimden uzaklaşıp, toplum dışı davranışların içinde olduklarını görüyoruz.

Testle bu denli haşır neşir olan veli ve öğrenciler, bir müddet sonra okulların yetersiz olduğu düşüncesiyle, etüt merkezleri ve dershanelere yöneliyorlar. Avuç dolusu paralar, böylece heba oluyor.

Bu paralar ailelerde kalsa da, okulların işleyişine destek sağlansa ve bu ortak gayretten diğer öğrenciler de faydalansa güzel olmaz mı?

Mutlaka ama mutlaka, öğrencilerin araştırmalarına yönelik bir içerikle eğitime bakılmalı. İlkokul öğrencileri, test sarmalından mutlaka kurtarılmalı. Bu, hayatlarını ve ruhsal durumlarını olumsuz etkileyecek ve sanatsal bakış açılarını zedeleyecek bir durum.

Test ile çocukların hayal dünyalarını sınırlandırılıyor, sonra da rehberlik merkezleri veya değişik şekillerle çözümler aranıyor. Kendilerini ifade edip, hayatla uyumu yakalayıp, kişiliklerinin tam rayına oturacağı bir dönemde, onları dört şıkkın içine hapsetmek ne acı doğrusu.

Oysa düşünmeye sevk edilmeliler. Bir öykü kahramanının, karakter tahlilini yapmalılar. Bir şiirde soluklanmalı, kendi başlarına bir şey üretmenin uğraşını vermeliler. Ruhlarını renklerin cümbüşü ile temizleyip, hayata rengârenk bakmayı bilmeliler. Kitaba dokunmalılar ve kendilerinden istenen her şeyi sorgulamalılar?

Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Sivas?ta yaşanan bu garabete mutlaka el atmalı. Okullarda, özellikle ilkokulda uygulanan test furyasına mutlaka dur demeli. Proje ve performans gerektiren, Bakanlığın programı dikkatle uygulanmalı.

Hayatın sadece şıklardan ibaret olduğu ve kesin doğru ve kesin yanlışın bulunduğu, yorumu ve araştırmayı ortadan kaldıran test keşmekeşi, bu pırıl pırıl çocukları, korkarım ki, eğitimden uzaklaştırmaktadır.                                                                  



Anahtar Kelimeler: 0