DURUP DURURKEN?

DURUP DURURKEN?

DURUP DURURKEN?

Bazen beynim uyuşuyor, durup dururken hiç sebepsiz yere sonra bu şehri terketme dürtüsü ağır basmaya başlıyor? Gitsem mi, kalsam mı ikilemleri arasında gidip geliyorum. Daha çok Sivas?tan büyük şehirlere gidip döndüğüm zaman oluyor bu nevrotik sanrılar?

Nefes alamıyor, nefes nefese uyanıyorum rüyalarımdan. Dank diye kafama vuruyor şu merkezdeki yığılmışlık, trafik çilesi, park sorunu, toplumdaki anlayışsızlık almış başını gitmiş. Kimsenin kimseye tahammülü yok, bir yanda kadın cinayetleri, bir yanda terör, bir yanda insanların üç otuz paraya 14 saat köleleştirilmesi ve dindar muhafazakar geçinip devrin putlarını ilah edenler, edinenler?

Birden istasyon caddesinde olduğumu hatırlıyor, büyük şehirlerde gördüklerim, gezdiklerim aklıma geliyor; kıskanıyorum, niye bizde yok, niye bizim şehirde bunlar yapılmaz, niye üç beş seçilmişin, seçkinin etrafında döner her şey anlamış değilim. Birde ben merkeziyetçilik kavramını sanki almış, elbise gibi üstüne giymiş, onun nimetlerinin ardında köle olanları gördükçe, tiksiniyorum.

Ya ileriyi görme yetisi; nasıl, diyeceksiniz şimdi bana, bundan elli yıl önce kent meydanını, Atatürk caddesini, Kepenek caddesini dizayn edenler ileriyi görebilselerdi bu keşmekeşi biz torunları yaşamazdık. Bu günde öyle biz ileriyi göremeyenlerin dizayn edeceği şehir yaşam alanları yarın torunlarımıza şimdikinden daha beter bir Sivas?ta yaşama zemini hazırlayacaktır.

Bırakın eski Sivas yerinde dursun, yeni ve modern Sivas?ı oluşturun ama mümkünse eski Sivas?tan uzak olsun kurulacak yeni Sivas? Gerek estetik, gerek eskilik yönünden yıkılması gereken yer varsa eğer yıkın ama buraları şehrin içinde şehrin nefes alacağı yeşil alanlar olarak tahsis edin.

Ben sizden önce demiştim, e demişsen ne olmuş madem siz bizi düşündünüz dediniz zamanında, şimdiye kadar o konuda hiçbir şey yapılmamış, şimdi de ben demişim ne olmuş?

Sonra sık sık diyorsunuz ki, bunlar bizim karşımızda, karşı tarafta, birilerinin yanında, kesin bir çıkarları vardır, olmazsa orda olmazlar? Vallahi billahi senin karşı tarafta durmanla kendine sağladığın çıkarın milyonda birini kendime sağladığımı ispat edecek olanın alnını karışlarım? Madem ben birilerinin yanında duruyorum çıkarım var senin mantığınla bakalım olaya, senin yanında durduklarının sana sağladığı çıkarlar neler?

İnsan yaşlandıkça beyin hücreleri de yaşlanıyor bu nedenle sağlıklı düşünemiyor artık, işte bu yüzden yaşlandığımda; Sivas?ın üzerinden elimi çekme zamanım geldiğinde, bıyıklarımı bura bura hala mangalda kül bırakmamaya başlarsam, siz genç dostlarım bi zahmet benim gibi dinozorların artık köşemize çekilmesi gerektiğini hatırlatın lütfen.

Unutmadan bir şey daha eklemek istiyorum, her ne kadar Şehir, kültür ve sanat adına yapılsa da, Devlet eliyle yapılan herhangi bir kültür sanat programına katılmayı tercih etmiyorum. Teknik ve lojistik desteğe eyvallah ama ne olursa olsun o program bir Resmiyet kazanıyor, oysa kültür ve sanat kendi içinde bağımsız olmalıdır, Devlet?ten bile?

Haftaya görüşmek üzere?

o_karahan@hotmail.com



Anahtar Kelimeler: 0