Merhaba,
Bunca kargaşanın, ölümün, kanın, acının arasında ne kadar iyi olunabilirse umarım o kadar iyisinizdir hepiniz. Biz ne kadar ?Yeter! Dayanamıyoruz!? desek de bitmiyor işte bir şeyler? Doymuyor insan suretinde dünyaya yayılmış vampirler?
Gencecik insanlar, daha çocuk onlar? Ne olduğunu bile bilmedikleri kirli hesaplar uğruna can veriyorlar? Kim olduklarının, hangi tarafta olduklarının hiç önemi yok. Siz birini haklı bulursunuz, öteki diğerini? Kimse de çıkıp ?Yahu olmuyor işte, kanla çözülmüyor hiçbir şey? Boğuluyoruz görmüyor musunuz?? demiyor? İlla herkes bir tarafı seçiyor ve diğerlerine ölüm yağsın istiyor. İstiyor ki sadece ona benzeyenler kalsın dünyada? Yahu insaf! Bu kadar kör bakabilir mi bir insan? Nasıl bir düşüncedir ki böyle mübarek bir günde birinin, hatta kendi gibiler hariç herkesin ölmesi ?öyle normalde değil ha parçalana parçalana ölmesi- için dualar edebilir. O duadan sonra nasıl iftar eder! Lokmalar boğazına dizilmez mi? Hani biz kimin ümmetiydik? Ne oldu nereye gitti o güzeller güzelinin sözleri? Hani O?nun ahlakı? Hani O?nun vicdanı? Hani nerede O?
Kimse kusura bakmasın, gerçekler acıdır. İslam aleminin en büyük problemi, ölümüne inandığı, savunduğu dinini bilmemesi, Peygamberini hakkıyla tanımamasıdır? Elbirliğiyle güzelim dini günah dinine çevirdik. Karşılaştığımız her sıkıntıda bir başkasına gittik; o da aldı eline defteri ?Zinhar! O da günah bu da günah diye kararttı beyinlerimizi?? Oysa Kitabımız vardı bizim? Sadece evimizde bulunması yeterli sandığımız? Hiç onu açıp okumak, onun ışığında farklı kaynakları da araştırmak aklımıza gelmedi. Hem kolayı varken kim uğraşacak canım, nasılsa bizden daha çok biliyordur bilmem nerenin hocası? Ve en acısı da başvurulan kişiler ?çok azı müstesna- hemen cevap verdiler. ?Gel kardeşim birlikte kitabımıza bakalım nedir bunun cevabı.? ya da ?Ben ancak bana gösterilen kadar yardımcı olabilirim; sana tavsiyem kendi şifan için kendin de çabalamalısın, şu şu kaynakları araştırarak başlayabilirsin.? gibi cümleler kurmadılar? Çünkü onlar her şeyin en iyisini bilirler. Öyle sanıyorlar. Suç onlarda değil bizde. Biz onları aldık göklere çıkardık. ?Şimdi o kadar sayfayı kim okuyacak, hem üstelik sadece meali okumakla da olmuyor Tefsirler de var ki aman aman onlar cilt cilt. Vaktimiz yok ki olsa okuruz! Bir taraftan da hazır okumuş biri var karşımızda işte o anlatıversin canım ne var. İşi bu değil mi?? İşte, düşünce yapımız bu.
Her zamanki gibi sözlerimi önce kendime söylüyorum bilesiniz. Hani ben çok çok hakkını vererek dinimi yaşıyorum da size ahkam kesiyorum gibi algılanmasın ?açıklama yapma gereği duyuyorum zira bu algı yapısında azımsanmayacak kadar çok insan var-. Ama en azından çabalıyorum artık. Birine gidip bir soru sorduğumda aldığım cevaba körü körüne bağlanmıyorum. Önce biraz düşünüyorum, sonra araştırıyorum? Yani elimden geleni yapmak için çabalıyorum ve bana bir soru soran olursa da ?Şu şöyle. ? demiyorum. ?Bak ben de bu soruyu sordum vaktiyle ve şu şu cevapları aldım. Bence sen de kendi cevaplarını kovalamalısın.? diyorum. Zira yoldan sapmak yanlıştır ama eksik bilgiyle akıl verip bir diğerini yoldan saptırmak çok çok daha büyük bir yanlıştır. Kimsenin buna hakkı da yetkisi de yoktur? Allah(c.c.) bir tanedir? Yeryüzünde tanrıcılık oynamamanın lüzumu yok? Yazık edersiniz?
Sözü çok uzattım biliyorum, başladığım yere geri dönüyorum. Eğer hakkıyla yaşayabilseydik dinimizi, kimseyi ötekileştirmezdik. Bir olmayı, birlikte insanca yaşamayı becerebilirdik. Sadece Türkiye için konuşmuyorum. Bütün müslüman ülkeler kan revan içinde değil mi? Oysa en düzgün olması gereken topluluklar bizler değil miydik? Hani yahu neden barış içinde oturamıyoruz? Hangi müslüman bebek katledebilir? Hangi müslüman hayatının baharındaki gençleri öldürebilir? Ve hangi ? ?Müslüman demeye bile dilim varmıyor- bu ölümlere sevinebilir? Hocam bu ne rahatlık neyse yolu bize de söyleyiverin. Nasıl oluyor oturduğunuz yerden her yeri yakıp yıkıp, herkesi parçalayıp sonra sofraya oturmak? Nasıl geçiyor o lokmalar boğazınızdan? Ne farkınız kalıyor kahrettiğiniz zalimlerden? Çağdaş firavunlara dönüyorsunuz yazık!
Ayrıca kimse kalkıp ?Vatan, Millet, Sakarya? olaylarına girmesin. Ölüyor insanlar bir hiç uğruna? Oturun oturduğunuz yerde, kimin vatanını kime anlatıyorsunuz? Bizler acımızı Şehit sayısıyla doğru orantılı yaşamıyoruz, sizler gibi 3 Şehide gözyaşı döküp, 8 Şehide çığlık atmıyoruz diye vatansız mı oluyoruz? Hadi be bu hikayelerle üç beş cahili kandırırsınız ancak ama kendinizi kandıramazsınız. Siz de çok iyi bilirsiniz ki hakkıyla yanan yürekten ses çıkmaz? Yeter artık! Yaşadığınız her kötü olayda bayrağı elinize alıp sokağa dökülmekle olmuyor işte? Biraz da aklı başa almak gerekiyor. Aklımızı başımıza alalım da adam akıllı düşünelim artık. Yoksa daha çok canımız yanar.
Kinimizi değil ilmimizi artırabildiğimiz günleri de görebilmek ümidiyle?
Hepimiz için sağlıklı, güzel günler diliyorum. Görüşmek üzere, hoşça kalın?
aysgl-ergin@hotmail.com
