BEN KUDRET SİMSARIYIM

Melekelerinizin farkındayım ve yetenekleriniz heyecan veriyor bana.

Ulaşmak istediğiniz yere ulaşmanız için müktesebiniz yeterli ancak benim katkım olmadan yapacağınız çok fazla bir şey yok.

Elimden tutan olmadı demeyin elinden tuttuklarımın sayısını hatırlamıyorum bile.

Bu eller aşağıdan aldıklarını yukarıya taşımanın heyecanını taşıdı oldum olası.

Giderken emeklerinizi serdiğiniz bu yollardan dönerken başarılarınızı toplayacaksınız. Ama bunu tek başına yapamayacağınızı biliyorsunuz.

Sihirli bir dokunuşum sizi hayal etmediğiniz yerlere ulaştırabilir.

Uyun bana ve uygun olduğunuz yere sizi ben götüreyim.

Zaten başka gidecek kapınız da yok.

Elimde sihirli bir dokunuş olduğunu farkına varmamdan beri elinden tutarak yükselttiğim sayısını hatırlamıyorum.

Ben kudret simsarıyım.

Sadakatiniz ve munisliğinizdir ilk dikkatimi çeken.

Her şeye hayır diyeni hiç sevmem bilirsiniz.

İtaatkâr ruhunuzdur beni huzura gark eden.

Hiçbir şeye hayır demeyen yönünüzü severim en fazla..

Kayıtsız ve şartsız itaat isterim bu yüzden. İtaat ve uyumluluk olmadık yerlere çıkarırız sizi.

Başınızın dönme ihtimaline karşı da ek tedbirlerim var ancak bu hususu özel olarak söylemem lazım.

Hayır, olmaz, yanlış, karşıyım gibi söylemleri bırakın acaba, ama fakat gibi ifadeler bile çok canımı sıkar.

Her şeyin iyisini ben bilirim ve nerde ne yapmanız gerektiğini söylerim size eğer sorarsanız.

Eğer kendi kendinizi ulaşmak istediğiniz yere ulaşabiliyorsanız ve bana ihtiyacınız yoksa benim de sizinle işim yok.

Ben yönünü bulamayanlara yön çizerim ve yükseğe çıkmak için yeterince destek bulmayanları kaldırırım en olmadık yerlere.

Kişisel ve bireysel olmak en hoşlanmadığım durumdur. Arkadan gelmek, peşine düşmek elinden tutmaktır beğendiğim ve hoşlandığım yaklaşım.

Herkes yürüyeceği yolu kendisi belirler ve gideceği yere de kendisi gidebilir derseniz yolu da yeri de bilmediğinizi söylerim size.

Ben kudret simsarıyım.

Çalışmak başarmak hak etmek mi dediniz? Bu ifadeler kutsal metinlerde güzel durur ve hamasetle de okunur bildiğim.

Ancak realite kavramı çıktıktan sonra ben bu sözcüklere bakarak duygulanmayı tercih ettim.

Bu metinler duygulanmak için gelmedi ki derseniz beni anlamadığınız düşünürüm ve benim sizinle işim yok derim.

Var edenin ?Başkasının hakkı ile gelmeyin.? Dediğini bende biliyorum ancak ne yazık ki bunun başka çıkar yolu yok.

Var edenin affeden olduğunu da görmezden gelmeyin derim.

Bende yaptığım işin bazı metinlerle çatıştığını biliyorum realitenin daha ağır bastığını da bir daha söylemem gerekiyor.

Yukarıdakilerle işlerimi nasıl hoş ettiğimi sormayın bu sır meselesi. Az zamanda olacak bir kazanım değil benimkisi.

Ben kudret simsarıyım.

Siz yapabildiklerinizi yaptıktan sonra gerisini bana bırakın.

Girilmesi gereken yollar, çalınması gereken kapılar benim işim. Ben ne zaman nerelere dokunulması gerektiğini iyi bilirim, işim bu.

Bu yüzden durduğum yer stratejik bir yer.

Buraya nasıl geldiğimi sormayın bunun stratejik bir görev olduğunu söyleyebilirim sadece.

Nice kenarda köşede kalmışların ahını yüreğimde hissetimde buralara geldim.

Birinin gönlünü hoş ederken başkasının yüreğine ateş düşerse bana ne. Vereden de bunu böyle yapmamış mı?

Beş parmak ta aynı uzunlukta değil zaten.

Benim yapığım biraz kısa olanı uzatmak sadece.

Eşyanın tabiatı diye bir şey duymadınız mı siz hiç?

Kimsesizlerin kimsesi olmak davası da diyebilirsiniz buna.

Kıyı da köşe de kalmışların feryadını kim duyardı ben olmasam.

Ama bu işten ne çıkarın oluyor? Diye sorduğunuzu duyar gibi oluyorum.

Bu soruyla beni anlamadığınızı anlamış bulunmaktayım.

Misyonum insanların bulunması gerektiği yerlere taşımak olduğunu bir daha anlatayım da bu soruyu bir daha sormayın.

Siz çabanızı ve iyiliklerinizi artırmanın çabasında olun. İyilikler ve çabalar yan yana gelince güzel şeyler çıkacak ortaya.

Sanmayın ki sizin biriktirdiklerinizi görmüyor ve duymuyorum.

Âlemşümul bir kayıt mekanizmam var benim. Olanlarla olması gerekenler arasındakini çözmeye çalışıyorum. Gözümden kaçanların olma ihtimali de olmakla birlikte isabet oranımın yüksek olduğunu söylemeliyim.

Bu yüzden kolektif aklı temsil ediyorum ben. Ben olmasam yerler çok karışık olur ve içinden çıkılmaz hale gelir.

Daha açık söylemem gerekirse ben kudret simsarıyım ve bütün kudretleri ben dağıtıyorum.