BAŞKAN ÜRGÜP NEDEN YALNIZ?

Sivas?ta, belki de hiçbir yerde olmayan garip bir sarmal hakim. Bu sarmalın berhava edilmesi noktasında ileri bir düşünce iklimine girilememesinden dolayı, siyasi cenahta etkin bir yol alımının da, söz konusu olmadığı aşikâr.

Şehir yöneticilerinin veya şehirden çıkmış siyaset adamlarının, geneline yakınında bir benlik anlayışının mukim olması nasıl izah edilebilir.

Geçtiğimiz yıllarda, şehir siyasetinde etkin olan başta Abdüllatif ŞENER ve Temel KARAMOLLAOĞLU olmak üzere bir çok siyasetçi iyi bir ekip sınavı veremediler.

Bireysel başarılarının olduğunu kimse yabana atamaz lakin, bu bireysel başarılarının belli süreler sonrasında kaybolmasının, bu analizinin yapılmasını elzem kılmaktadır.

İyi bir dönemde, iyi bir siyasi yükseliş içinde olan Abdüllatif Şener?in danışman kadrosunda kimin olduğu hep gündemde oldu. Zamanla görüldü ki, esaslı bir danışman kadrosundan yoksun olduğu anlaşıldı.

Hatta, bu iddialar öyle yükseldi ki Şener?in, Sivas?ta bir tane danışmanı olduğu ve onla irtibatlı olarak, Sivas işlerini yönlendirdiği hep konuşuldu.

Birçok siyasinin danışmanı, bugün ülkenin gündemine yön veren bir etkinlikte iken,  bizim siyasilerimizin danışmanlarından, parlak bir siyasi yapı içerisinde olandan bahsedebilir miyiz?

Elbette ki bu tür bir açmazın temelinde, Sivaslı siyasetçilerin, derin benlik açmazına kendilerini kurban etmeleri yatmaktadır.

Her şeyi ben bilirim anlayışının, kendilerine zarar verdiği gibi, şehrin geleceğine de zarar verdiği aşikâr.

Burada işi belki de yakın siyasilere getirmek icap eder. Geçtiğimiz dönem Belediye Başkanı Sami AYDIN?ın da, her ne kadar ben ekibim ile iş yaptım dese de, son söz ve son noktanın kendisinde olduğunu herkes bilirdi.

Ekip çalışması ve ekibin ortak aklından yararlanamama gibi şark usulü siyasi anlayışın, hatalar çıtasını da epey yükselttiği, ayan beyan ortadadır.

Yeni dönem Belediye Başkanı Doğan ÜRGÜP?ün de, aynı görüş içinde olduğunu söylememiz gerekir. Aslında Başkan ÜRGÜP, iyi bir danışman kadrosu kurarak şehrin beyin fırtınasını Belediye?ye çekebilir ve geleceğin şehir vizyonu, Belediye kaynaklı olarak şehrin tamamına sirayet ettirebilirdi...

Böyle, modern bir yönetim yaklaşımını bir türlü Başkan ÜRGÜP?te gerçekleştiremedi. Belediyeye seçilir seçilmez, bir ekip havası verme yerine, genelde ben bilirim mantığı içerisinde hareket edip, zor ve uzun bir süreci suluhiyete erdiremedi.

Sivas?ın, kendisinden çok şey beklediğini bildiği halde, belli aralıklarla sivil toplum ve sair toplantılarda düşüncelerini açıklayarak, belli bir yol maalesef alamadı.

Bu kendinin de hoşuna gitti. Tek olmak ve her şeyi ben bilirim ve benim öngördüğüm bir şehir vücuda gelmeli düşüncesi, ileri bir devasa yenilik hamlesini maalesef engelledi.

Yukarda bahsettiğim Sivaslı siyasilerdeki şark usulü düşünme mantığının, Başkan ÜRGÜP?te de olduğu kanaatindeyim.

Batı toplumlarındaki yönetim erkini analiz ettiğimizde, tamamen Ar-Ge düşüncesi çerçevesinde ve ekip ruhunun verdiği modern ortak akıl ile, muhteşem bir gelecek felsefesi oluşturduklarını görmekteyiz.

İlk göreve başladığında Ürgüp?ten ümitliydim. Hayalimde, iyi bir danışma ekibi kurup, Sivas?ın çekim merkezini Sivas Belediyesinde toplayabilirdi.

Başkan Yardımcısı veya partiden olmayan nezih bir düşünce ekibi ile iyi analizler yapıp, Sivas?ın modern bir şehir olması yolunda entelektüel bir şehir bilinci oluşturulabilirdi.

Görünen o ki, Başkan ÜRGÜP?ün de, modern bir ekip sıkıntısı hep ortada oldu. Bir çok projeyi dile getirmekle birlikte, bu projelerin felsefi alt yapısını analiz edip, içini dolduracak bir ekibi maalesef olmadı.

Başkan?ın göreve geldiği günden bu yana, tek olarak ortada olmasının bir yalnızlık nişanesi olarak algılandığı bir gerçek. Belki de kendi yönetim yalnızlığını, bir ekip kurarak bertaraf edebilirdi. Kurmadı, kurmak istemedi veya ekip oluşturamadı?

Bu aslında Sivas?ın sorunu. Nedense bizim kadim şehrimiz siyasetçilerinin ekiple çalışmama gibi bir açmazları mevcut. Ben bilirim, ben yaparım, ben en iyisini anlarım mantığı, hangi siyasi gelenekten gelirse gelsin herkeste var.

Keşke, ben yerine biz diyebilsek. ?Bizim benden güçlü olduğunu? bu şehir keşke çözebilse.